Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

aleyhine 7.5.2003 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, karşı dava ile de elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 12.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı (k.davalı) vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava Türk Medeni Kanunun 724. maddesine dayalı Temliken Tescil, karşı dava ise elatmanın önlenmesi istemleri ile açılmıştır....

    -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava dilekçesinde dava değerinin, talep edilen ecrimisil miktarı kadar gösterildiği ve bu değer üzerinden harç yatırıldığı, elatmanın önlenmesi isteği bakımından bir değer gösterilmediği gibi, yargılama sırasında da bu yönden harç ikmali yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 16. maddesinde, elatmanın önlenmesi davalarında elatmanın önlenmesiyle birlikte ecrimisil istendiği takdirde, dava değerinin her iki isteğin toplamından ( 4.3.1953 tarih, 10/2 Sayılı İBK.)ibaret olacağı hükmü öngörülmüştür. Hemen belirtilmelidir ki, elatmanın önlenmesi isteğinin taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin ise kısmen kabulüne dair kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairenin 17.12.2018 tarihli ve 2018/2757 Esas, 2018/20293 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, 13.01.2010 tarihinde müvekkilinin satın aldığı dava konusu taşınmazın davalı tarafından kullanıldığını belirterek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile hükmedilmesi talebinde bulunmuştur. Davalıya dava dilekçesi tebliğ olunmuş süresi içinde cevap dilekçesi sunulmamıştır....

        Dava; elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir. Dosya içerisinde mevcut tapu kayıtlarından anlaşıldığı üzere davaya konu her iki parselde de “ davalı “ şerhi bulunmaktadır. Mahkemece, Kadastro Mahkemesi dava dosyasının akıbetinin araştırılması, kararın kesinleşip kesinleşmediğinin belirlenmesi, Kadastro Mahkemesi davasının derdest olması halinde elatmanın önlenmesi – kal talebinin tefrik edilerek elatmanın önlenmesi davasının Kadastro Mahkemesine gönderilmesi, kal dosyasının bekletici mesele yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüne, usul ve yasaya aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici .... maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına, HUMK'un 440/.... maddesi gereğince ......

          ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, taşınmazda tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi veya fiili bir taksimin olmadığı, davacının kullandığı veya kullanabileceği bir yerin bulunmadığı, taşınmazın tümünün davalı tarafından kullanıldığı, davacının payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda davacının payına denk geldiği belirtilen 1187,50 m2 üzerinden elatmanın önlenmesine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçeleri ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra, dava konusu taşınmazda tarafların pay oranlarının belirlenmesi için dosya Fen bilirkişisine tevdii edilmiş, bilirkişinin davacının taşınmaz üzerindeki payına isabet eden bölümün 339,34 m2 olduğunu bildirmesi üzerine, bilirkişi raporunda belirtilen 339,34 m2 alana davalının yapmış olduğu elatmanın önlenmesine...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 643 parsel sayılı taşınmazın davalılar tarafından hiçbir hakka dayalı olmaksızın kullanıldığını, sözlü uyarılara ve ihtarname keşide edilmesine rağmen davalıların işgale son vermediklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, taşınmazdaki yapıların yıkılmasına ve taşınmazı edindiği tarihten itibaren ecrimisile karar verilmesini istemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemli olup, mahkemece elatmanın önlenmesine ilişkin davada görevsizlik yönünden kısmen kabul kararı verilmiş olup, davalı hem ecrimisil hem de elatmanın önlenmesi yönünden kararı temyiz etmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 1.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi Dava, haksız elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Hakim davayı haksız elatmanın önlenmesi davası olarak nitelendirmiştir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın bu hali ile temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne aittir. Bu nedenle dosyanın incelenmek üzere Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 25.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM,ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..... 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, davalı ve dava dışı kişilerle birlikte 278 parsel sayılı tarla vasıflı taşınmazın paydaşı olduğunu, davalının kendi onayı ve bilgisi olmadan tarlanın tamamını işgal ederek portakal-mandalina fidanları diktiğini ileri sürüp payına isabet eden kısımdaki agaçların sökülmesi suretiyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği ile eldeki davayı açmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu