Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.07.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal eski hale getirme, tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.05.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili davalı aleyhine 26.07.2007 tarihinde verdiği dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi kal ve eski hale getirme bedelinin tahsis tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dava meraya vaki elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

    -KARAR- Dava, taşınmazın bir bölümünün davalılar tarafından yol açmak suretiyle ikiye ayırılıp, bir bölümünün döküm alanı olarak, bir diğer bölümünün havuz olarak kullanılması nedeniyle elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve zarar- ziyan tazminatı istemine ilişkindir. 1- Mahkemece, davalıların taşınmaza el attığı, kum yığdığı ve yol olarak kullanıldığı sabit olarak kabul edilip, yeniden tarım yapılabilir duruma getirilmesi süresinde oluşacak ürün kaybı belirlenerek, elatmanın önlenmesine ve 7.095,92.-TL. tazminatın tahsiline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur....

      Buna göre, davacının dava dilekçesinde talebi taşınmazın binanın statik açıdan riski hale getirildiği iddiasıyla eski hale getirilmesi olup, davanın niteliği itibariyle paya bölünerek eski hale getirme mümkün değildir. Tüm bu açıklamalara göre, mahkemece, davacının eski hale getirme talebine yönelik davalı tarafından taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.11.2016 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 06.06.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından talep edilmiştir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüne, elatmanın önlenmesi talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ve ecrimisil talebinin kabulüne dair verilen kararın davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya ve içerisindeki bütün evrak  incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava; elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davalının müvekkilinin maliki olduğu 20 no’lu bağımsız bölüme tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil talebinde bulunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil, Eski Hale Getirme Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davada, davalı ... ... yönünden ispat edilemeyen davanın reddine, davalı ... hakkındaki elatmanın önlenmesi davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... hakkındaki ecrimisil davasının kabulüne, davalı ... hakkındaki elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, eski hale getirme talebinin reddine dair kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 16.12.2019 tarihli ve 2018/4333 Esas, 2019/11345 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti....

            Dava, meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedeli istemine ilişkindir. Dava konusu mera parselleri üzerine davalılar tarafından fıstık ağacı dikilmek suretiyle tecavüzde bulunulması nedeniyle 3091 sayılı kanun uyarınca Kaymakamlık İdare Kurulu tarafından 22.10.2012 tarihinde men kararı alınmış ve ceza davası açılmıştır. Men kararından sonra davalılar taşınmazın kullanımını bırakmış ise de ceza dosyasında belirlenen eski hale getirme bedeli olan 11.428,00TL'yi eldeki dava açıldıktan sonra 04.11.2013 tarihinde yatırdıkları anlaşılmıştır. Bu durumda davacı Hazine dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olduğundan yargılama gideri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulması doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 09.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.02.2013 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi, eski hale getirme istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın aktif husumet yokluğundan reddine dair verilen 05.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral yola elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı Hazine'nin aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine vekili temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 715 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesi gereğince yollar kamunun yararlanmasına tahsis edilen orta malı niteliğindeki taşınmazlardır....

                Davacıların eski hale getirme bedeli yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacılar, eski hale getirme talebinde bulunmuş ancak bedel olarak talepte bulunmamışlardır, bedel talebi olmadığı halde davacıların hissesine göre eski hale getirme bedeline hükmedilmesi de doğru değildir....

                  Mahkemece, davalı şirketin davacıya ait taşınmaza bir kısmını yol olarak kullanmak ve bir kısmına beton dökmek suretiyle elattığı, taşınmazın tarımsal arazi niteliğinin bozulduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsili isteğinin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteğinin reddine karar verilmiştir....

                    Mera ve yaylaya elatmanın önlenmesini isteme hakkı kural olarak ... ile yararlanan köy veya belediye tüzel kişiliklerine aittir. Meraların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere aittir. Meradan yararlanma hakkı olan köy ve belediyeler yoksun kaldıkları yararlanma nedeniyle haksız elatmanın kaldırılmasını, hayvanlarının yararlanamaması sebebiyle ot bedelini, mülkiyet hakkı sahibi olan ... ise, haksız elatmanın giderilmesi ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun .../... maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir....

                      UYAP Entegrasyonu