"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi KARAR Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 09/02/2018 tarihli ve 2018/1 sayılı kararı ile 21/02/2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay'ın Ceza ve Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin bakmakta olduğu, Taşınmaz mallara ilişkin tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi, yıkım(kal) istemli davalar ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesinin Dairemizin görevine girdiğine ilişkin karar verilmiştir. Eldeki dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve tazminat isteklerine ilişkin olup, yukarıda yazılı dosyaların devri sırasında gönderildiği ve verilen kararın temyiz incelemesinin Dairemizin görevi cümlesinden bulunmadığı anlaşılmakla dosyanın Yargıtay (1.)...
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Dosya kapsamı ve toplanan delillerden davaya konu taşınmazın 19.02.2014 tarihinde davacı adına kat irtifakı tesisi yoluyla tescil edildiği, davalının dava konusu taşınmaz üzerinde kayıttan ya da mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
Buna göre ecrimisil (işgal tazminatı) haksız işgalden dolayı tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimidir. Ecrimisilin en azı kuşkusuz kira geliri karşılığı zarardır. Bu zararın kapsamına taşınmaz malikinin veya somut olayda olduğu gibi zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) da girer. Haksız işgal haksız eylem niteliğindedir. Hal böyle olunca ecrimisil hesabının özel bir yöntemle yapılması gerekir. Şüphesiz ecrimisil hesaplanırken taşınmazın niteliği, taşınmazda bina olup olmaması veya yine somut olayda olduğu gibi taşınmaz kirayla kullanılmakta ise, zilyedin ödediği kira parası gibi verilerden kıyasen yararlanılabilir. Dava konusu olayda ise bilirkişiler ecrimisili sadece davalının işgal ettiği alanın bütün alana göre davacının dava dışı kiralayana ödediği kira parasını oranlamak ve buna da DİE endeksi uygulamak suretiyle bulmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2014 NUMARASI : 2012/47-2014/19 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece, davacılara ait çaplı taşınmaza davalıların haksız olarak elattıkları gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, davalı ...’ten 2.027,21-TL, davalı ...'dan 1.515,23-TL ecrimisilin tahsiline karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık, değerlendirmenin gerekçeleri bilimsel verilere ve 6100 sayılı HMK'nın 266 vd. maddelerine uygun olmalıdır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 683 üncü maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü elatmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür. 2.Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 683 üncü maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü elatmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür. 2.Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....
Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK'nin 25.02.2004 tarihli ve 2004/1-120-96 sayılı kararı). 4. 25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tâbi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. 5. Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hâkimin denetimine açık olmalı ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere uygun şekilde HMK'nın 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir. 3. Değerlendirme 1....
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
Dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1)Dosya muhtevasına dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2)Ecrimisil talebine yönelik temyizine gelince, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK'nın 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir. Dava konusu tecavüz edilen alan bilirkişilerce 481,082 metrekare olarak tespit edilmiş, yine söz konusu tecavüzlü alanın değerinin 851,52 TL olduğu da tespit edilmiştir....