Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ve birleştirilen davacı vekili tarafından, davalı aleyhine ayrı ayrı 13.03.2015 ve 17.04.2014 gününde verilen dilekçeler ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve katılma yoluyla davacılar vekili vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ YRG.GELİŞ TARİHİ: -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, birleşen dava yola elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.5.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki komşuluk hukukuna elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 16/09/2020 gün ve 2016/16436 Esas, 2020/5010 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi kal ve eski hale getirme davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 03.10.2018 gün ve 2016/2775 Esas - 2018/6298 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.03.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan maddi tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili ; davacının ... İli, ......

            Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nun "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. TMK'nın 737. maddesi, taşınmaz maliki ya da kullananı, komşusuna zarar verecek her türlü davranışlardan kaçınmakla yükümlü tutulmuşlardır. Komşuların aralarındaki menfaatleri dengelemek için bazı davranışlardan kaçınma, bazılarına da katlanma ödevleri vardır. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir....

            Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 16.01.2018 gün ve 2017/2356 Esas, 2018/344 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı Hazine vekili, davalının 611 mera parselinin 47900m2'lik kısmını ekip biçmek suretiyle elattığını ileri sürerek elatmanın önlenmesine, 20.932,00TL eski hale getirme bedeli ve ot bedelinin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile elatmanın önlenmesi talebi bakımından dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, 26.009,70TL eski hale getirme ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kapıcı dairesine elatmanın önlenmesi ile tahliye ve burada projeye aykırı olarak yapılan değişikliklerin eski hale getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece tahliye talebi açısından davanın kabulüne, eski hale getirme talebinden vazgeçildiği için feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, davalıların ortak yeri davalı ...'e kiraya verip ortak yerde de bir takım değişiklikler yapması nedeniyle eski hale getirme, elatmanın önlenmesi ve tahliye istemine ilişkindir....

                Ayrıca, HUMK’nun 74. maddesinde de “Kanunu Medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere hakim her iki tarafın iddia ve müdafaalariyle mukayyet olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Tahakkuk edecek hale göre talepten noksan ile hüküm caizdir” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, davacı davalının taşınmazında yaptığı inşaat çalışmaları sırasında toprak almak, demir kazıkları ve tel çitini sökmek yoluyla 6 ve 22 parsel sayılı taşınmazlarına elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesini istemiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesine ve taşınmazın eski hale getirilmesine, aksi halde eski hale getirme bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmiştir. HUMK’nun 74. maddesi uyarınca mahkeme, tarafların istemleri ile bağlı olup, bu istemlerden fazlasına hükmedemez. Davacı, dava dilekçesinde veya ıslah dilekçesi ile eski hale getirme bedelinin tahsilini istememiştir....

                  Yöresel bir örf ve adetin mevcudiyetinden söz edilebilmesi için, o yörenin doğal ve ekonomik koşullarına, toplumun kültür seviyesine, telakkilerine, gelenek ve göreneklerine göre oluşan ve uzun süredir devam eden, pek çok kimse tarafından kabul edilen bir durumun söz konusu olması gerekir. Münferit ve devamlı olmayan olaylar örf ve adetin mevcudiyetini göstermez. Hâkim örf ve adetin tespitinde, yerel bilirkişi ve tanıkların bilgilerinden, gerektiğinde uzman bilirkişi görüş ve raporundan yararlanacak, hak ve nesafet kuralını göz önünde tutacaktır. 6. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hâle getirme ve tazminata hükmedilebilir. 7....

                    UYAP Entegrasyonu