Hukuk Dairesi 2013/8373 E. , 2013/10713 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı idare,kayden 2/8 oranında paydaşı olduğu 430 ada 67 parsel sayılı taşınmazın, davalı tarafından depo olarak kullanılmak suretiyle işgal edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı, çekişmeli taşınmazı paydaşlardan kiraladığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın paydaşlardan kiralandığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin reddine, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne ilişkin karar Dairece "... paylı mülkiyet esaslarına göre kayıtlı taşınmazlarda, kira sözleşmelerinin geçerli kabul edilebilmesi için 4721 Sayılı ......
Hukuk Dairesi 2020/3481 E. , 2020/7295 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil, Eski Hale Getirme Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davada, davalı ... ... yönünden ispat edilemeyen davanın reddine, davalı ... hakkındaki elatmanın önlenmesi davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... hakkındaki ecrimisil davasının kabulüne, davalı ... hakkındaki elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, eski hale getirme talebinin reddine dair kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 16.12.2019 tarihli ve 2018/4333 Esas, 2019/11345 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti....
Hukuk Dairesi 2014/13052 E. , 2015/15011 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...' nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 13 nolu bağımsız bölümü davalının uzun yıllardır haksız olarak kullandığını, yararlanmasına engel olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı 2004 yılından itibaren davacının rızası ile kullandığını, davadan önce bir ihtar yapılmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur....
ye yaptıkları pay satışının açtıkları ön alım davası sonucunda iptal edilmesi ile büyük paydaş haline geldiklerini, ancak davalıların şehir dışından getirdikleri adamlar ile cebir, şiddet ve silah kullanımı sonucunda arazilerini kullanmalarına mani olduklarını, daha önce açtıkları elatmanın önlenmesi davası ile intifadan menin sağlandığını ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve 10.000,00 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesi isteğiyle eldeki davayı açmışlar, yargılama sırasında, ecrimisil taleplerinden, davalılar ... ve ...'e yönelik davalarından ve 16 ile 22 parseller bakımından davadan feragat ettiklerini bildirmişlerdir. Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, dava konusu taşınmazları haricen satın aldıklarını ve icar sözleşmelerine istinaden yerleri kullandıklarını, haksız işgalin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
Mahkemece, tecavüzlü kısmın sınır düzenlemesinin yapılarak yeniden tapuya tescil edilmesi nedeniyle konusuz kalan elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleri bakımından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimsil isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava dilekçesinde sadece ecrimisil isteği yönünden değer bildirildiği, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği yönünden ise bir değer bildirilmediği gibi, çekişmeli taşınmazın ve yapının keşfen belirlenen değeri üzerinden de harç ikmal ettirilmediği, davacının ıslah yoluyla ecrimisil tutarını artırdığı ve artırılan ecrimisil tutarı üzerinden harç alınmış ise de, taşınmazın ve yapının değeri üzerinden keza harç yatırılmadığı, bu durumda, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği yönünden harç alınmaksızın neticeye gidildiği anlaşılmaktadır....
İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 09.10.2012 tarihli cevabından davaya konu yapının kaçak olduğu ve imar mevzuatına aykırı bu tür yapılar için ifraz – tevhid işlemlerinin yapılamayacağı belirtildikten sonra 26.07.2012 tarihli bilirkişi raporuna göre de tecavüzlü yapının yıkımı halinde ekonomik ve statik bakımdan fahiş bir zarar doğurmayacağı da belirtilmiştir. Hâl böyle olunca; Mahkemece verilen elatmanın önlenmesi ve yıkım kararı isabetli görüldüğünden Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 24.02.2016 tarihli ve 2014/14482 Esas, 2016/2164 Karar sayılı bozma ilamının elatmanın önlenmesi ve yıkıma ilişkin kısmının maddi hataya dayalı olduğu bu sefer yapılan incelemede anlaşıldığından, davacı vekilinin elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine yönelik karar düzeltme isteğinin kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Hukuk Dairesi 2008/4848 E. , 2008/5683 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.07.2005 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal, tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza yersiz elatmanın kal suretiyle önlenmesi ve tazminat istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Dava konusu yapılan ağaçlar için, uygulama imkanı bulunan TMK’nun 740. maddesi, başkasının mülküne geçip zarar veren dal ve köklerin, zarar gören mülk sahibi tarafından kesilebileceği hükmünü içermektedir....
Hukuk Dairesi 2015/17451 E. , 2016/10283 K."İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 29.03.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir....
Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....