Yapılacak inceleme ve araştırma sonucu dava konusu taşınmazın bütün paydaşlarının katılması suretiyle kullanma taksimine tabi tutulduğu ve bilirkişilerin rapor ve krokilerinde belirledikleri alanın davacıya veya onun murislerine bırakıldığı saptanırsa, davalının taksimen davacıya bırakılan taşınmaza elatması haksız olacağından elatmanın önlenmesi kararı verilmeli, aksi halde payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddolunmalıdır. Somut olayda; tarafların müşterek malik oldukları dava konusu taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir yer olduğundan, davacının payına vaki el atmanın önlenmesi davası dinlenemez. Sorunun elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülmesi gerektiğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapulu taşınmazda mülkiyet hakkına dayanılarak açılan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ (Asıl Dava):Tapulu Taşınmazda Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil (Bir. Dava): Tapulu Taşınmazda Elatmanın Önlenmesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Anamur 2. Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Anamur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.04.2018 tarihli ve 2016/102 Esas, 2018/149 Karar sayılı kararıyla asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı kabulüne karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davalı ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1....
Yapılacak inceleme ve araştırma sonucu dava konusu taşınmazın bütün paydaşlarının katılması suretiyle kullanma taksimine tabi tutulduğu ve bilirkişilerin rapor ve krokilerinde belirledikleri alanın davacıya veya onun murislerine bırakıldığı saptanırsa, davalının taksimen davacıya bırakılan taşınmaza elatması haksız olacağından elatmanın önlenmesi kararı verilmeli, aksi halde payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddolunmalıdır. Eldeki davada dava konusu 108 ada 95 parsel sayılı taşınmazda taraflar dışında ... isminde bir kişinin daha paydaş olduğu, bu paydaşın da katılımı ile belirlenen bir kullanım biçiminin veya paylaşımın söz konusu olup olmadığı araştırılmamıştır. Yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın elatmanın önlenmesi isteği eksik inceleme ve araştırmayla kabul edildiğinden karar bozulmalıdır....
Yapılacak inceleme ve araştırma sonucu dava konusu taşınmazın bütün paydaşlarının katılması suretiyle kullanma taksimine tabi tutulduğu ve bilirkişilerin rapor ve krokilerinde belirledikleri alanın davacıya veya onun murislerine bırakıldığı saptanırsa, davalının taksimen davacıya bırakılan taşınmaza elatması haksız olacağından elatmanın önlenmesi kararı verilmeli, aksi halde payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddolunmalıdır. Yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın elatmanın önlenmesi isteği eksik inceleme ve araştırmayla kabul edildiğinden karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 28.05.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda dava konusu taşınmazda taraflar dava dışı kişilerle birlikte paylı maliktirler. Davacı taraf dava dilekçesi ile iddia ettiği miras payının taksimine ilişkin yazılı bir delil sunamamıştır. Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi kararı verilebilmesi için davacının dava konusu taşınmazda kullandığı herhangi bir yerin olmaması gerekir. Mahkemece davacının dava konusu taşınmazda kullandığı yerin olup olmadığı araştırılarak davacının taşınmazda kullandığı yer bulunmadığı anlaşılırsa davacının payına elatmanın önlenmesine karar verilmelidir. Açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 31.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapulu taşınmazda mülkiyet hakkına dayanılarak açılan elatmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesi, olmadığı takdirde bedelinin tazmini isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi Uyuşmazlık ve hüküm tapulu taşınmazda el atmanın önlenmesine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Somut uyuşmazlıkta; davacının dava konusu edilen taşınmazda payına karşılık belli bir kısmı kullandığı sabittir. Davacının iddiası payından daha az yer kullandığı istemine ilişkin olduğundan, sorunun elatmanın önlenmesi davası yerine kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülmesi gerekmektedir....
Yapılacak inceleme ve araştırma sonucu dava konusu taşınmazın bütün paydaşlarının katılması suretiyle kullanma taksimine tabi tutulduğu ve bilirkişilerin rapor ve krokilerinde belirledikleri alanın davacıya veya onun murislerine bırakıldığı saptanırsa, davalının taksimen davacıya bırakılan taşınmaza elatması haksız olacağından elatmanın önlenmesi kararı verilmeli, aksi halde payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddolunmalıdır. Yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ve araştırmayla elatmanın önlenmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.04.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....