Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz. Ne var ki, taşınmazın kullanma biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşmayla belirlenmiş ya da fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre de paydaşlar bu durumu benimsemişlerse; kayıtta paylı, eylemli olarak bağımsız bu oluşumun resmi taksim yapılana veya ortaklığın giderilmesine kadar “ahde vefa” (söze sadakat) kuralı doğrultusunda korunması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi Uyuşmazlık, tapulu taşınmazda elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Bafra 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/85 esas, 2021/265 karar sayılı dava dosyasında verilen elatmanın önlenmesi (tapulu taşınmazda) talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; elatmanın önlenmesi (tapulu taşınmazda) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davanın REDDİNE;" karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından süresinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilir; Yine; HMK'nun 357....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/40 ESAS - 2019/273 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Tapulu Taşınmazda Yararlanma Anlaşmasına Aykırılık Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraf vekilleri tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiş olmakla Dairemizce HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının İstanbul İli Arnavutköy İlçesi Boğazköy Mah. 4901 Ada 5 parsel sayılı taşınmaz 16.06.2018 tarihinde 8712 yevmiye numaralı resmi senet ile Demirci Eğitim Vakfına şartlı olarak bağışladığını ve bağışladığı tarihten itibaren 3 yıl içinde Üniversite Resmi Gazete’de yayınlanarak tüzel kişilik kazanıp kurulmadığı takdirde bağışlanan taşınmazın hiçbir ihtara gerek kalmaksızın bağışlayan kişiye teslim edileceğinin belirlendiğinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi (Tapulu taşınmazda) K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi (Tapulu taşınmazda) K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemenin, men’i müdahale davası yönünden davacının davasından vazgeçmesi nedeniyle esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacılar ...’ın dava tarihinde tapuda hissedar olmadıkları anlaşıldığından ecrimisil davalarının reddine, davacı ... ...’nin ecrimisil davasının kabulüne karar vermesi üzerine; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, paydaşlar arasında çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil taleplerine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki, dava konu taşınmazda taraflar paydaştırlar. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil isteyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir....
Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şuyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz....
Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şuyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz....
Davacının da kullandığı bir miktar yer var ise payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddedilmelidir. Yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın elatmanın önlenmesi isteği eksik inceleme ve araştırmayla reddedildiğinden karar bozulmalıdır. SONUÇ; Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine 16.11.2011 tarihinde oybirlii ile karar verildi....