Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, dava konusu 19/10/1977 tarih, 13 sıra nolu tapulu taşınmazda davalı ile müştereken malik olduklarını, davalının Türkcell İletişim A.Ş. ve Avea İletişim Hizmetleri A.Ş. ile bilgi ve rızaları olmaksızın baz istasyonu kurulması konusunda kira sözleşmesi yaptığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, baz istasyonlarının yıkımına, dava tarihinden itibaren ödenecek kira sözleşmesinin payları oranında dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 11.04.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Davacılar, maliki oldukları binalarının önüne davalı ... Büyükşehir Belediyesinin Atatürk Bulvarı Sıhhiye köprülü U dönüşü kavşağı içinde bulunan mavi masa isimli yapının üzerine çelik konstrüksiyon inşa ettiğini, bundan zarar gördüklerini belirterek davalı belediyenin el atmasının önlenmesini ve adı geçen yapının kal’ini talep etmişlerdir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Komşuluk Hukukundan Kaynaklanan Elatmanın Önlenmesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şuyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz. Ne var ki, taşınmazın kullanma biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşmayla belirlenmiş ya da fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, ... süre de paydaşlar bu durumu benimsemişlerse; kayıtta paylı, eylemli olarak bağımsız bu oluşumun resmi taksim yapılana veya ortaklığın giderilmesine kadar “ahde vefa” (söze sadakat) kuralı doğrultusunda korunması gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 1/2'şer paylı müşterek malik bulundukları 60 parsel sayılı taşınmazda bulunan armut ağaçlarının, kendilerine sınır olan ve davalı ... Manyar'a ait 53 parseldeki kavak ağaçları ve yabani çalılıkların bulunmasından dolayı zarar gördüğünü ileri sürerek, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuşlardır. Davalı (karşı davacı), davanın reddini savunmuş; davalı-karşı davacının parselinde bulunan ağaçların sürülmesi, budanması ve ilaçlanmasını engellediğini ileri sürerek, 1500.-TL tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller neticesinde sübuta ermeyen dava ve karşı davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davalı ve davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ......ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat ve elatmanın önlenmesi KARAR Davacı vekili, dava dilekçesinde açıkça davalı şirketin vekil edeninin tapulu taşınmazına haksız olarak müdahale ederek zarar verdiğini açıklayarak, elatmanın önlenmesi, eski hale iade ve tazminat isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, dava tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat isteğine ilişkin olarak nitelendirildikten sonra, tapulu yere elatmanın önlenmesi isteği bakımından, davanın ispat edilemediği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın isteği, yapılan nitelendirme ve temyiz edenin sıfatı gözetilerek, temyiz incelemesinin Yüksek Yargıtay 1. Hukuk Dairesince yapılması gerekirken, 03.05.2012 tarih ve 2012/1838 Esas, 2012/5030 Karar sayılı kararıyla dosyanın Yüksek 8. Hukuk Dairesine görevsizlikle gönderilmesi yerinde değildir. O halde Yüksek 1....

              Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz. Ne var ki, taşınmazın kullanma biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşmayla belirlenmiş ya da, fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre de paydaşlar bu durumu benimsemişlerse; kayıtta paylı, eylemli olarak bağımsız bu oluşumun resmi taksim yapılana veya ortaklığın giderilmesine kadar “ahde vefa” (söze sadakat) kuralı doğrultusunda korunması gerekir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar bir kısım davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden paydaşı olduğu 88 parsel sayılı taşınmazda kullandığı alanın bir kısmına davalılar tarafından çit çekilmek suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuştur. Davalı ..., savunma getirmemiş, diğer davalılar, davacının taşınmazda çekişmesiz olarak kullandığı yer bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır....

                  Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz. Ne var ki, taşınmazın kullanma biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşmayla belirlenmiş ya da fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre de paydaşlar bu durumu benimsemişlerse; kayıtta paylı, eylemli olarak bağımsız bu oluşumun resmi taksim yapılana veya ortaklığın giderilmesine kadar “ahde vefa” (söze sadakat) kuralı doğrultusunda korunması gerekir....

                    Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 18.08.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14.03.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacılar 101 parsel sayılı taşınmazına komşu olan taşınmazda davalının tütün işleme tesisinin yarattığı gürültü, toz, duman, sarsıntı ve kokunun katlanılamayacak boyutta olduğunu ileri sürerek komşuluk hukukuna aykırı davranışlarının giderilmesi ve davacılar için ayrı ayrı 50.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınmasını istemişlerdir....

                      UYAP Entegrasyonu