Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 01/06/2015 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı el atmanın önlenmesi ve yıkım talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/04/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna dayalı el atmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir....

    Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.04.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir....

        Hükmü, davacı temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, tüm dosya içeriğine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir Somut olayda, davacının ağaçlarının kuruması nedeniyle uğradığı zarara ve taşınmazın eski hale getirme masraflarına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; dava konusu 142 parsel sayılı taşınmazda davacının tapu kaydında 16/72 payı bulunduğu, diğer paydaşların muvafakatı ile tamamının davacı tarafından kullanıldığı tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

          Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davlarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava komşuluk hukukundan kaynaklanan yıkım istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. Taşınmazın zarar gördüğünde bahisle açılan elatmanın önlenmesi davalarında, davacının taşınmazının mülkiyeti ihtilaflı olup açılmış bir itiraz veya iptal davası varsa, o dava ön mesele sayılmalı, davacının malik olduğunun sabit olması halinde 737. maddenin koşulları aranmalı, aksi halde sıfat yokluğundan dava reddedilmelidir. Mülkiyet hakkının aşırı, taşkın, sorumsuz kullanılmasından zarar gören her taşınmaz maliki veya o taşınmaz üzerinde ayni yahut şahsi hakkı nedeniyle fiili hakimiyeti bulunan şahıslar komşu sayıldığından, elatmanın önlenmesi davası açabilirler....

              Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davası kişiye zarar verecek nitelikte ise kişinin o taşınmazda fiili hakimiyetinin bulunmasının gerektiği görüşü kabul edilmektedir. Bu fiili hakimiyetin, mülkiyet hakkına, sınırlı aynî hakka, (intifa, sükna, irtifak gibi) veya kişisel bir hakka (kiracılık, ortaklık gibi) dayanması gerekmektedir. O halde bir kimsenin komşu sıfatıyla bir dava açabilmesi için, ayni veya şahsi bir hakka dayanması, başka bir anlatımla komşuluk sıfatıyla zarar görmesi gerekmektedir. Öte yandan, apartman ve site yönetimlerinin görev ve yetkileri 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 35. maddesinde açıklanmıştır. Yönetici, sadece ana gayrimenkulün korunması ve bakımı için kat maliklerinin yararına olan hususlarda onlar adına gerekli tedbirleri alabilir....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/10/2022 NUMARASI : 2022/101 ESAS, 2022/291 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi, Kal (Komşuluk Hukukuna Dayalı) KARAR : Sinop 1....

                Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal isteklerine ilişkindir. Somut olayda, davacılar halk sağlığı ve güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istenmiştir. Dolayısıyla anılan istek yönünden uyuşmazlığın çözümüne Türk Medeni Kanunun 737 ve devamı maddelerindeki komşuluk hukuku hükümlerinin uygulanması gerektiği 6100 sayılı HMK'nın 2 ve 5235 sayılı Kanunun 6/2 maddesi gereğince de, görevli mahkemenin genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu açıktır. Hal böyle olunca davanın esasının incelenmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Komşuluk Hukukundan Kaynaklanan Elatmanın Önlenmesi Ve Yıkım K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nin 737 ve devamı maddeleri kapsamında komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu