Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Kemalpaşa Asliye Hukuk ile Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 23.12.1998 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açılan tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, 1401 parsel sayılı tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi davası açıldığı, bu parselin 1976 yılında tapulamadan oluştuğu, daha sonra 2859 Sayılı Yasa uyarınca pafta yenileme işlemi yapıldığı ve 152 ada 27 parsel sayılı tutanak düzenlendiği ve asliye hukuk mahkemesince dava nedeniyle tutanağın 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesine göre kadastro mahkemesine aktarıldığı anlaşılmaktadır....

    Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesin davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemiyle davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiç bir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını ekilemez (Yargıtay 14.Hukuk Dairesi'nin 04.03.2013 tarih 2013/1523 Esas 3070 Karar sayılı ilamı)....

    Mahkemece, fen bilirkişisi Adem Uçar'ın 03/02/2014 tarihli raporunun ekindeki 2 nolu krokide A harfi ile gösterilen 19,18 m2 bölüme elatmanın önlenmesi ile bu kısımdaki yapının kaline, fazlaya yönelik taleplerin reddine, karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, elatmanın önlenmesi, kal ve yapı çekme mesafesinin komşuluk hukukuna göre düzenlenmesi isteklerine ilişkindir. 1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2....

      Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden 47 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, komşu 81 parsel maliki olan davalının kat karşılığı bedelsiz bina yapımı işini ihale ile dava dışı şirkete verdiğini yapılan binanın komşuluk hukukuna aykırı olacak şekilde taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... ,'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 14.07.2006 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, davalının kendi taşınmazı üzerine yaptığı binanın deniz manzaralarını kapattığını, komşuluk hukukuna aykırı olduğunu ileri sürerek davalının elatmasının önlenmesini ve yapılan inşaatın kal’ini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, gerekli izinler alınarak plan ve projesine uygun bina yaptığını bildirip davanın reddini savunmuştur....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/3 KARAR NO : 2018/25 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : FEKE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/09/2017 NUMARASI : 2016/138 ESAS, 2017/148 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Tapulu Taşınmazda Komşuluk Hukukuna KARAR : Feke Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/138 Esas 2017/148 Karar sayılı dosyasında verilen 13/09/2017 tarihli karara karşı davalı vekilinin 04/12/2017 tarihli istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Saimbeyli İlçesi, İslam Mahallesi 69 ada 36 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalının ise bu parselle aynı yer olan 38 parselin maliki olduğunu, davalının müvekkilinin malik olduğu taşınmazın 2.kattaki balkonunda içeri alarak camekan yaptırdığını, bu...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPULU TAŞINMAZDA KOMŞULUK HUKUKUNA AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, yola vaki müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.9.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.04.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın ve karşı davanın reddine dair verilen 29.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 4416 parsel maliki davalının imara aykırı olarak yaptığı binanın davacı parseline bakan cephesine pencere açması nedeniyle mahremiyetine elatıldığını ve binanın olması gerekenden yüksek inşa edilmesi nedeniyle davacının evinin ışığına ve güneşine engel olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir....

              Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

                Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

                  UYAP Entegrasyonu