Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan hüküm uyarınca bir şeye malik olan kimse malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir. Davacı, 23 parsel sayılı taşınmazın maliki olmadığından yasanın mülkiyet hakkı sahibine tanıdığı yetkileri kullanmada dava ehliyetine sahip değildir. Dolayısı ile mahkemenin davacının 23 parsele ilişkin haksız elatmanın giderilmesi istemi ile açılan davayı reddetmesinde yasaya aykırılık yoktur. Davacının bu hususu amaçlayan temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davadaki ikinci istek, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun taşınmazda mülkiyet hakkının kısıtlamalarını düzenleyen “Komşu hakkı” bölümünde “kullanım biçimi” başlığı altında yer alan 737. maddesi “Herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkilerini kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken, komşuların etkileyecek taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KOMŞULUK HUKUKUNA AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava komşuluk hukukuna aykırı elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 04.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 22.5.2006 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi ve komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; müdahalenin önlenmesi talebinin kabulüne, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi talebinin reddine dair verilen 22.5.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza kavak ağacı dikmek suretiyle oluşan elatmanın önlenmesi ve komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi istemine ilişkindir. Davalı davanın reddini savunmuştur....

        Diğer taraftan, bir taşınmaz kamuya ait bir taşınmaza sınır ise ve bu yerde hizmetin ifası esnasında aşırı davranılarak komşu taşınmaza zarar verilmekte ise oluşan elatmanın önlenmesi de komşuluk hukukuna dayanılarak Adli Yargı yerinde açılacak davada dava konusu yapılabilir. Bu gibi uyuşmazlıklarda da çekişmenin Türk Medeni Kanunun 737. ve devamı maddelerinde düzenlenen komşuluk hakkına ilişkin hükümler doğrultusunda giderilmesi gerekir. Somut olayda; kamu hizmetinin görülmesi sırasında taşkınlık yapıldığı iddia edildiğinden kayıt sahibinin meydana gelen zararının giderilmesi için açtığı dava Adli Yargı yerinde görülmelidir. Mahkemece mevcut davadaki çekişmenin esası hakkında bir hükme ulaşılması yerine, davanın İdari Yargı yerinde halli gerekeceğinden sözedilip görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle yıkım isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (7.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.06.2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.04.2013 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne 41 parsel sayılı taşınmazın 4. katında pencere açmak suretiyle yapılan müdahalenin men'ine, davalı tarafından açılan pencerenin kapatılmasına karar verilmiştir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/171 ESAS, 2021/159 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi-Kal (Komşuluk Hukukuna Dayalı) KARAR : Amasya 1....

              Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK'nın "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun....

                Yukarıda yapılan açıklamalara göre, komşuluk hukukuna dayalı olarak elatmanın önlenmesi ve kal davası açılabilmesi için zararın doğmuş olması gerekir. Henüz doğmuş olmayan, ileride doğması muhtemel zarar için dava açılamayacağından ve bu tür bir isteğe dayalı olarak kabul kararı verilemeyeceğinden hükmün bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; davacı tarafından dava dilekçesinde muarazanın giderilmesi istendiği halde talep aşılarak elatmanın önlenmesine karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.01.2019 tarihinde or birliğiyle karar verildi....

                  Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nin "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz....

                    UYAP Entegrasyonu