"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 26.7.2007 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 6.2.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiş, davalının davacı taşınmazına olan müdahalesinin önlenmesine, fen bilirkişi krokisinde 10142 parsele bitişik olan davalıya ait ahırın taban döşemesindeki davacı evine doğru olan meyilin ters yöne doğru davalı tarafça yeniden yapılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. Bu davalarda davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağının bulunması yeterlidir. Davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir. Davacının subjektif ve aşırı duyarlılığı ile değil, objektif her nomal insanın duyarlılığına göre elatmaya katlanıp katlanamayacağı araştırılmalı; sonuçta katlanılabilir, hoşgörü sınırlarını aşan bir zarar veya elatmanın varlığı tespit edildiği takdirde mülkiyet hakkının taşkın olarak kullanıldığı sonucuna varılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.4.2006 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırı olarak yapılan elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 4.4.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışların giderilmesi istemiyle açılıştır. Davalı uyuşmazlık konusu duvarın koruma amacı ile yapıldığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece dava kabul edilmiş, taraflara ait yapıların sınırını belirleyen ön ve arka bahçe duvarlarının yıkılarak eski hale getirilmesine karar verilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.02.2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırı davranış nedeniyle elatmanın önlenmesi ve yıkım istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/01/2019 NUMARASI : 2016/33 ESAS - 2019/24 KARAR DAVA KONUSU : escili KARAR : Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı)|Elatmanın Önlenmesi (Tapulu Taşınmazda Komşuluk Hukukuna Aykırılığın Giderilmesi) davasının dairemizde yapılan İstinaf incelemesi sonunda, tüm dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yapılan ön inceleme sonucunda; Erzincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/33 E. 2019/24 K. sayılı kararına karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Dava, Kadastro sırasında tespit öncesi nedenlere dayalı kadastro işleminin iptali ve taşınmazın tescili davasıdır. Hakimler ve Savcılar Kurulu 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 19.01.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 07.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Asıl ve birleştirilen davalar, komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istemiyle açılmıştır. Davalılar dava konusu binaların belediyeden alınan ruhsata uygun yapıldığını, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir. Dava 19.01.2009 tarihinde 5.000 TL değer gösterilmek suretiyle sulh hukuk mahkemesinde açılmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.12.2015 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Davacı, 2503 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalı ...'ın kuzey komşusu, diğer davalı ......
Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davlarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; dosya içerisindeki bilirkişi raporları, kroki ve tapu kayıtlarına göre 563 parsel no'lu taşınmazın maliki davalının inşa ettiği duvarın tamamen kendi parseli içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır. Yine dosya içerisindeki bilirkişi raporlarına göre, davalının inşa ettiği duvarın 2 metre yükseklikte olduğu ve bu yüksekliğin imar mevzuatına aykırılık teşkil ettiği belirtilmekte ise de TMK m. 683' deki "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2013 NUMARASI : 2011/7-2013/539 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, irtifak hakkı tesisi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava imar parseline ve komşuluk hukukuna aykırılığa dayalı elatmanın önlenmesi, yıkım; karşı dava temliken tescil yada irtifak hakkı tesisi isteklerine ilişkin olup, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine ilişkin olarak karar verilen Dairece 7.10.2010 tarihinde noksan soruşturma ile sonuca gidildiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir....