Mahkemece, ecrimisil isteminin reddine, elatmanın önlenmesi ve kal ile muhdesatı davalılar kendiliğinden kaldırmadığında yıkım masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmiştir. Hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir. Dava, çapa bağlı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Hükme esas alınan 26.02.2007 tarihli fen bilirkişi raporunda, davacıya ait 2178 parsel sayılı taşınmazın kırmızı ile boyalı (C) ile işaretli 62,53m², (D) ile işaretli 2,70m², (E) ile işaretli 1,49m² kısımlarına elatıldığı belirlenmiştir. Mahkeme, bilirkişi krokisinde gösterilen bu yerlere elatmanın önlenmesi, muhdesatın yıkılması ve muhdesat kendiliğinden kaldırmadığında, toplam 2.090,54YTL yıkım masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar vermiştir....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın, sadece ecrimisil alacağı yönünden 1.000,00 TL, elatmanın önlenmesi talebi için 100.000 TL harca esas değer üzerinden harç ödenmek suretiyle açıldığı ancak talep edilen elatmanın önlenmesi ve kal talepleri yönünden harç yatırılmadığı, Mahkemece elatmanın önlenmesi talebi ve kal talebi yönünden taşınmazın ve kal talep edilen yapıların keşfen değeri belirlendiği fakat harç ikmalinin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanunu, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlemiş ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngörmüştür....
Davacının elatmanın önlenmesi ve yıkım konusundaki temyiz itirazına gelince, her ne kadar kullanımın muvafakate dayalı olması söz konusuysa da davacı, dava açarak onayını geri almıştır, bu sebeple mülkiyet hakkına üstünlük tanınarak elatmanın önlenmesi ve kal yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle elatmanın önlenmesi ve yıkım taleplerinin reddi doğru değildir. Davacının temyiz itirazı bu yönüyle yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ... .... açtığı elatmanın önlenmesi davasının husumet nedeni ile reddine, diğer davacıların açtığı elatmanın önlenmesi ve kal davasının ağaç bedelleri ödenmek kaydı ile kabulüne, ecrimisil ve zeytin ağaçlarının kali isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım isteklerine ilişkindir....
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, 04.07.2013 tarihli 25 nolu celsede davacılar vekilinin; yıkım ve elatmanın önlenmesi isteklerine yönelik davadan feragat ettiklerini, ecrimisil isteğine yönelik davada ise; davalılardan ..., ... ve ...’ye yönelik davadan feragat ettiklerini, ancak diğer davalılar ... ve ...’ye yönelik ecrimisil istekli davalarına devam ettiklerini belirttiği anlaşılmaktadır. O halde, yıkım ve elatmanın önlenmesi isteklerine yönelik dava ile davalılardan ..., ... ve ...’ye yönelik ecrimisil istekli dava bakımından feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen elatmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne dair kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 25.09.2018 tarihli ve 2018/1971 Esas, 2018/16197 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davalı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2013 NUMARASI : 2011/646-2013/644 Taraflar arasında görülen davada; Davacı, satın alma yoluyla 13.7.2011'de edindiği 35 ada 11 parsel sayılı taşınmazın bir kısmını davalının tel çit ile çevirmek, giriş kapısı yapmak v.s. kullanmak suretiyle işgal ettiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, yıkım ve yıkım masraflarının tahsili ve ecrimisil istemiştir. Davalı, 1971'den beri taşınmazları aynı sınırlarla kullandığını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım masrafları talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. .... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Yıkım Ve Ecrimisil K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi kal ve ecrimisil istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (7.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Ne var ki, dava dilekçesinde sadece ecrimisil isteği yönünden değer bildirildiği, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği yönünden ise bir değer bildirilmediği gibi, çekişmeli taşınmazın ve yapının keşfen belirlenen değeri üzerinden de harç ikmal ettirilmediği, davacının ıslah yoluyla ecrimisil tutarını artırdığı ve artırılan ecrimisil tutarı üzerinden harç alınmış ise de, taşınmazın ve yapının değeri üzerinden keza harç yatırılmadığı, bu durumda, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği yönünden harç alınmaksızın neticeye gidildiği anlaşılmaktadır...öncelikle yukarıda açıklanan usüli işlemlerin tamamlanması ondan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne ilişkin karar Dairece “... yıkım isteği bakımından harç ikmâl edilmeden, bu yöndeki usulî işlemler tekemmül ettirilmeden neticeye gidilmiş olması doğru değildir....
-KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım isteklerine ilişkin olup, mahkemece yapılan araştırma ve inceleme neticesinde kayden davacıya ait yere davalının haklı ve geçerli bir neden bulunmaksızın yapılanmak suretiyle elattığı belirlenerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının, tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davacı ... İdaresinin temyizine gelince; mahkemece, mutlak yıkıma karar verilmesi gerekirken infazı takyit eder nitelikte davalıya süre tanınarak infazın sağlanması yönünden kurulan hüküm yerinde değil ise de anılan bu husus yargılamanın yenilenmesini gerektirmediğinden hüküm fıkrasında;"...müdahalenin menine ve bu evin kal'ine..." cümlesinden sonra gelen "... kal için davalıya 60 gün süre verilmesine..."...