Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebinin feragat nedeniyle reddine, ecrimisil talebinin kabulü ile 24.109,67 TL ecrimisilin 13.000 TL’sinin 31.12.2013, kalanının dava tarihinden itibaren faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. 1....

    Bu durumda, davacının elatmanın önlenmesi ve kal talebi yönünden 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun Ek.1 maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu da kuşkusuzdur. Hâl böyle olunca, davacının elatmanın önlenmesi ve kal talebi yönünden, 634 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesi kapsamında kaldığı gözetilerek, elatmanın önlenmesi ve kal talebinin tefrik edilerek, bu iki talep hakkında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olması sebebiyle görevsizlik kararı verilmesi, ecrimisil talebi yönünden ise elatmanın önlenmesi ve kal davası bekletici mesele yapılmak suretiyle sonucunun beklenmesi, bu davanın sonucuna göre ecrimisil talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir."...

    Mahkemece elatmanın önlenmesi ve kal davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından ve davacı vekili tarafından katılma yoluyla temyiz edilmiştir. Dava; elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1. İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına yönelik olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 120/1. (1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 413.) ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yer (kısım), kal'i istenen yapının değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından ibaret olacağı kuşkusuzdur (4.3.1953 tarihli ve 10/2 sayılı İBK)....

      Ancak; bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....

        "Ecrimisil" ya da diğer bir deyişle "haksız işgal tazminatı", zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisilin, haksız eylem niteliğinde olan haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı, kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....

          Dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davalı vekilinin, elatmanın önlenmesi ve kal yönündeki temyiz itirazlarına gelince; Somut olayda; davacı vekili tarafından ibraz edilen 14.05.2015 tarihli dilekçeyle, davacının, dava konusu taşınmazı, yargılama sırasında sattığı belirtilerek müdahalenin men'i hususundaki davasının konusuz kaldığı, ancak davacının malik olduğu döneme ilişkin olarak ecrimisil taleplerinin devam ettiği bildirildiğinden, 17.07.2015 tarihli 2014/15 Esas, 2015/286 Karar ile mahkemece, elatmanın önlenmesi bakımından davacının aktif dava ehliyeti kalmadığından davasının usulden reddine, ecrimisil bakımından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. 17.07.2015 tarihli...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar- davalılar vekili tarafından, davalılar- davacılar aleyhine 16.09.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat, birleştirme kararı verilen dava ile de elatmanın önlenmesi, kal, ecrimisil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil ile tazminat isteminin reddine, elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, ecrimisil talebinin açılmamış sayılmasına dair verilen 11.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar- davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 18.09.2012 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden gelmedi. Karşı taraftan davalılar- davacılar vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

              Bilindiği gibi, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere, ecrimisil; (diğer bir deyişle işgal tazminatı) hak sahibinin kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında “...fuzuli işgalin kiraya benzetilemeyeceği, haksız bir eylem sayılması gerektiği....bir zarar meydana gelirse bunun tazmin ettirileceği,...Medeni Kanunun (eski) 908.maddesi anlamında zilyedin faydalanmasından doğan bir istem olduğu...” vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri, en çoğu ise tam gelir yoksunluğu karşılığı zarardır. Davalının ecrimisil talep edilen dönemlerde dava konusu taşınmazları kullandığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım,ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, tel örgülerin kal'ine, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'...

                  UYAP Entegrasyonu