İLK DERECE MAHKEMESİ : Akçakoca Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15/05/2015 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davacının men'i müdahale, kal ve eski hale getirme taleplerinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne ve davalı tarafın temliken tescil talebinin reddine dair verilen 24/11/2020 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esestan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ESKİ HALE GETİRME-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 11106 ada, 3 parsel sayılı taşınmaza davalıların camekan ve sera yapmak, 11108 ada, 4 parselden de haklı ve geçerli bir neden olmaksızın “sulama arkı” geçirmek suretiyle müdahale ettiklerini, taşınmaz değerinin düşmesine yol açtıklarını, sözlü uyarılardan sonuç alamadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım, eski hale getirme ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, tecavüzlü durumun imar uygulaması ile oluştuğunu, 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca kaim bedel ödenmeksizin elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme talebinin dinlenemeyeceğini, ecrimisile karar verilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.11.2013 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedeli talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı Hazine vekili, davalıların 130 sayılı mera parseline ev, duvar yapmak ve ekip biçmek suretiyle elattıklarını ileri sürerek müdahalenin meni, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsilini istemiştir. Bir kısım davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili ve davalılardan ..., ... temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, kal, eski hale getirme bedeli ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare ile dahili davalı ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava elatmanın önlenmesi, kal, eski hale getirme bedeli ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacılar ve dahili davalı ... vekillerince temyiz edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.09.2008 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi kal ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; bozmaya uyularak elatmanın önlenmesi muhdesat kal'ine eski hale getirme bedelinin tahsili hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 10.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 07.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ESKİ HALE GETİRME, TAZMİNAT, ECRİMİSİL -KARAR- Dava, kamulaştırmasız elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, tazminat, ecrimisil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 5.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme, Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, elatmanın önlenmesine yönelik talebin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, kal ve ecrimisile yönelik talebin reddine karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekili; müvekkilinin, .... Mahallesi 158 ada 1 parsel sayılı taşınmazın hissedarı olduğunu, müvekkilinin hissedar olduğu bu taşınmaz üzerine davalı tarafça hiçbir haklı nedene dayanmaksızın iş yeri açtığını, müvekkilinin davalı tarafın haksız eylemini sonlandırması için Alanya 4....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, eldeki davanın 1.500 TL dava değeri üzerinden açıldığı, ecrimisil talebi yönünden 4.446,89 TL’ye ıslah edildiği ancak ıslah harcının yatırılmadığı, yine elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme talebi açısından dava değeri belirlenmediği ve hükümle birlikte de harcın tahsiline karar verilmediği, mahkemece elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme taleplerinin kabulüne ve ecrimisil talebinin ise reddine karar verildiği, taraflarca istinaf kanun yoluna baş vurulduğu; bölge adliye mahkemesince yatırılması gerekli peşin harçlar yatırılmaksızın eldeki davanın görülmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle usulüne göre açılmış bir müdahalenin men’i davası olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin davacının istinaf dilekçesinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 241/2 ve 352/1 maddeleri gereğince aynı Kanun'un usulden reddine, davalılar vekillerinin istinaf taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil, tazminat davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil, tazminat istemlerine ilişkindir. Davacılar, 899 ve 900 parsel sayılı taşınmazlarda fiili kullanma biçiminin oluştuğunu ve kullanımlarına bırakılan alana davalı tarafından müdahale edildiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve tazminat istemişlerdir. Mahkemece intifadan men koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 20/04/2016 tarih ve 2016/837 Esas - 2016/4845 Karar sayılı ilamı) Ne var ki, eski hale getirme bedeli infaz aşamasında gözetilecek bir husus olup, üstelik davacının öncelikli isteğinin eski hale getirme olduğu da göz önüne alınarak mahkemece el atmanın önlenmesi ile birlikte eski hale getirilmesi yönünde karar verilmesi gerekirken infaz aşamasında belli olacak eski hale getirme bedelinin hüküm altına alınmış olması doğru değildir. (Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 2016/837 Esas - 2016/4845Karar) Somut olayda, mahkemece dava konusu taşınmazın eski hale getirme bedeli olan 307.342,19 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş ise de, bu hususun doğru olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Şöyle ki, bu husus 2004 s....