Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

    Bu şekilde belirlenen ecrimisil istemine ilişkin ihtarnamenin muhataba tebliğ edildiği 18.12.2008 tarihinden itibaren davanın açıldığı 23.06.2010 tarihine kadar hesaplanacak haksız işgal bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazıl şekilde, davalı taşınmazın satın alındığı 04.06.2008 tarihinden dava tarihine kadar olan haksız işgal tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru olmadığından usul ve yasaya aykırı kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin hükmün esasına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile elatmanın önlenmesi yönünden hüküm kısmının ONANMASINA, 2 nolu bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ecrimisil yönünden hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, mülkiyeti şirkete ait bulunan 4 katlı taşınmazın 2.katını davalı ...'nin, 4.katını davalı ...'nin haksız ve kötüniyetli olarak işgal ettiklerini, bağ evi olarak kullandıklarını ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiştir. Davalılar, binanın halen inşaat halinde olup yaşam sürdürmeye müsait olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. Elatmanın önlenmesi davalarının kabulüne, ecrimisil davalarının ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "davalı ...'nin taşınmazı kullandığına dair hükme elverişli olacak nitelikte bir delil ve emare bulunmadığı, ... hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davalı ... hakkındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, müvekkilinin kayden maliki olduğu 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan 34 no’lu dubleks konuta davalının haklı ve geçerli bir nedeni bulunmaksızın kullanmak suretiyle elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

          Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

            O halde, Mahkemece, mevcut delil durumu itibariyle dava tarihinde dava konusu taşınmaza davalıların müdahalesinin olduğu ispatlanamadığından müdahalenin önlenmesi talebinin reddine karar verilmesi gerekir. 2. Davalılar vekilinin ecrimisile yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden maliki bulundukları 1554 parsel sayılı taşınmazı davalının haksız olarak işgal ettiğini, fabrikasından çıkan moloz ve attıkları döktüğünü ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır. Davalı, davacılar ve murisleri ile taşınmazda bulunan kuyunun kullanımı için kira sözleşmesi yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazda bulunan kuyu dışındaki kısımların davalı tarafından haksız olarak kullanıldığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesine, eski hale getirilmesine ve ecrimisil talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

                DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar, kayden malik oldukları 597 parsel sayılı taşınmazı komşu parsel maliki davalıların haksız olarak işgal ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteminde bulunmuşlardır. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, birleşen davalarında kayden malik oldukları 587 parsel sayılı taşınmazı komşu parsel maliki davalıların haksız olarak kullandıklarını belirterek, elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı ve dahili davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                  Mülkiyet hakkının içeriği başlıklı TMK’nin 683/2. maddesi gereğince “Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.” Malvarlığına ilişkin davalarda asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu HMK’nin 2. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Elatmanın önlenmesine ilişkin davalar da taşınmazın aynına yönelik bulunduğundan dava asliye hukuk mahkemesinde görülür. Davacı, dava konusu taşınmazın dava dışı maliki ile 01.06.2006 günü düzenledikleri kira sözleşmesine dayanarak taşınmazı işgal eden üçüncü kişi konumundaki davalıların elatmasının önlenmesini istemiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi HMK’nin 4. maddesinin 1/a bendi uyarınca, kiralayan ile kiracı arasındaki uyuşmazlıklarda görevlidir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.08.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi haksız işgal tazminatı ve haksız fiil nedeni ile tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, 08.07.2007 tarihli dava dilekçesi ile davalı ...’ın 1319 parsel sayılı taşınmazı 2000 yılından itibaren rızası dışında kullandığını belirterek elatmanın önlenmesini ve toplam 350YTL haksız işgal tazminatının davalıdan tahsilini ve ayrıca davalılar ..., ... ve sulama kooperatifi’nin sulama yaparken 1335 parsel sayılı taşınmazda ekili olan mahsulüne zarar vermesi nedeniyle 307.41 YTL tazminatın davalılardan tahsilini...

                      UYAP Entegrasyonu