-TL'nın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, ortak yere elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme ile zararın tazmini istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, mahkemece davalının ortak alana haksız müdahalesinin bulunmadığı ve zararın davalı eyleminden kaynaklanmadığı belirlenerek davanın reddine karar verildiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 05/06/2018 günü oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu dava konusu 5035 parsel sayılı taşınmazından davalı tarafça toprak ve ponza madeni almak suretiyle haksız müdahalede bulunulduğunu, taşınmazdaki bağ çubuğu ve ağacın söküldüğünü ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Davanın kısmen kabulüne ilişkin mahkeme kararı Dairece; davacının taleplerinden biri olan elatmanın önlenmesi isteği bakımından gerekçe bölümünde değinilmesine rağmen hüküm kısmında bir karar verilmediğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak haksız müdahalenin önlenmesine ve eski hale getirme ile ürün kaybı yönünden tazminata karar verilmiştir. Karar, davalı ... Ltd. Şti. tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı....
Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir. Davacının sübjektif ve aşırı duyarlılığı ile değil, objektif her normal insanın duyarlılığına göre elatmaya katlanıp katlanamayacağı araştırılmalı; sonuçta katlanılabilir, hoşgörü sınırlarını aşan bir zarar veya elatmanın varlığı tespit edildiği takdirde mülkiyet hakkının taşkın olarak kullanıldığı sonucuna varılmalıdır....
(Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'nin 2017/2575 Esas 2017/3598 Karar sayılı ve 19/06/2017 tarihli ilamı) "...Ancak, eski hale getirme bedeli infaz aşamasında gözetilecek bir husus olup, mahkemece el atmanın önlenmesi ve yıkım kararı ile yetinilmesi gerekirken infaz aşamasında belli olacak eski hale getirme bedelinin hüküm altına alınmış olması doğru değildir..." (Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'nin 2014/6320 Esas 2015/6681 Karar sayılı ve 05/05/2015 tarihli ilamı) Somut olayda, dava elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve yıkım isteklerine ilişkin olup, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava değeri tespit edilmemiş ve mahkemece alınan harcın yeterli olup olmadığının değerlendirilmemiş olması da doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.10.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.10.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 133 ada 84 parsel 8 numaralı depolu dükkanın maliki olduğunu, davalının deponun bir kısmına mimari projesine aykırı olarak duvar örmek suretiyle müdahalede bulunduğunu belirterek elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemiştir. Davalı, önceki kiracılar tarafından yapılan duvarın ortak alan üzerinde bulunduğunu, davalıya ait olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Davacı, mülkiyeti Hazineye ait dava konusu yerin özel orman alanı olarak ağaçlandırılmak üzere 49 yıllığına Belediyeye tahsis edildiğini, davalı şirketin bu taşınmazın kuzeyinde IR-7023 ruhsat nolu mermer ocağı bulunduğunu, davalı şirket yöneticisi olan davalıların mermer ocağından çıkardığı toprak ve taşları belediyenin diktiği her biri 8-10 metre büyüklüğündeki ağaçlar üzerine dökmek suretiyle binlerce ağacın toprak altında kaldığını ve yine binlerce ağacı kökünden sökerek yol açmak suretiyle haksız elattığını, davalının haksız tecavüzünün önlenmesi ve eski hale getirilmesini, eski hale getirme masraflarını ve toprak, taş ve moloz altında kalan ağaçların ve yol olarak açılan yerden sökülen ağaçların yetiştirilmesi için yapılan masraflar ile ve ileride elde edilebilecek yararlardan yoksun kalınmasının bedelinin tazmini için şimdilik 11.000,00TL'sinin faiziyle tahsilini istemiştir. 19.08.2013 tarihli dava dilekçesi incelendiğinde davalı ... ve ..., ......
Somut olayda; davacının 22 nolu bağımsız bölüm maliki olduğu,davalının ise 23 nolu bağımsız bölüm maliki olup bu iki taşınmazın aralarında daha önceden bulunan duvarın kiracı tarafından yıkılıp taşınmazın bir bütün haline getirilip kullanıldığı, davalı tarafından taşınmazın bu şekilde kullanılması sebebiyle davacıya karşı elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil talepli açılan davaların kabulüne karar verildiği,davacı tarafından mahkemece duvar yapılmak suretiyle eski hale getirme için hükmedilen bedelin icra yoluyla davalıya ödendiği, ancak geçen sürede duvarın yapılmadığı belirtilerek müdahalenin meni, ecrimisil ve duvar yapılması için ödenen bedelin iadesi talepli dava açılmış ise de; dosya kapsamında dinlenen tanık beyanları ve toplanan tüm delillere göre mahkemece yapılan araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir....
Bu nedenle davalının eski hale getirme bedelinden sorumlu tutulması gerekir. Kiralama işlemi davacı hazineyi bağlamaz. Mahkemece eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerekirken reddi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent gereği hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 17.04.2007 günü oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ESKİ HALE GETİRME Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, davacılardan Helime’nin kayden paydaşı olduğu 18 parsel sayılı taşınmaza davalıların yol açmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ile eski hale getirilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.11.2013 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedeli talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı Hazine vekili, davalıların 130 sayılı mera parseline ev, duvar yapmak ve ekip biçmek suretiyle elattıklarını ileri sürerek müdahalenin meni, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsilini istemiştir. Bir kısım davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili ve davalılardan ..., ... temyiz etmiştir....