Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla ayrı ayrı açılmış olan davalar arasında bağlantı bulunduğunda davaların birleştirilmesine karar verilebilir. Davaların aynı nedenden doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde bağlantının varlığı kabul edilir. Somut olayda davacı, taşkın inşaat nedeniyle elatmanın önlenmesi, taşkın kısmın yıkılması ve ecrimisil istemlerinde bulunmuştur. Davalı, yargılamanın devamı sırasında 07.10.2008 tarihli dilekçesi ile savunma yoluyla taşkın kısmın adına tescilini istemiş, eldeki davada hüküm verilmesinden sonra 20.10.2008 tarihinde temliken tescil istemli dava açmıştır. Davalının Mustafakemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/1258 esas numarasında açtığı tescil istemli davanın sonucu eldeki dava sonucunu etkileyecek niteliktedir....

    HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ - KAL - ESKİ HALE GETİRME -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarih ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 29/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı; dava tarihinden bir kaç gün önce taşınmazında aplikasyon yaptırdığını ve davalının taşınmazına taşkın inşaat yaptığını farkettiğini beyanla davalı tarafında yapılan elatmanın önlenmesi ve kal ile 2. kademede fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıya 10.000,00TL tazminat isteminde bulunmuş, 18.02.2014 tarihli duruşmada alınan beyanlarında ise binanın tamamının yıkılması halinde mülk sahipleri zarara uğrayacağından elatmanın önlenmesi ve kal taleplerinden vazgeçtiğini sadece arsanın gerçek değerinin ödenmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında; davacının rızası doğrultusunda anılan taşınmazın yapıldığını, 1 yıldır davacının yapılan binadan haberdar olduğunu, 15 günlük süre içerisinde itiraz etmediğini, bu nedenle haksız davanın reddi ile taşkın kısmın tapusunun iptali ve davalı adına tescili veya irtfak hakkı tesisi isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne 133 ada 52 parsel üzerinde davalıya ait ... İli, ......

        Ancak, zarar henüz doğmadığı halde, zararın doğacağı muhakkak ve pek muhtemel ise veya beklenen taşkın kullanma ile ileride telafisi mümkün olmayacak zarar meydana gelecekse, davalının alacağı önlemlerle zararı önleme ihtimali yoksa, zarar verme tehlikesi taşıyan eylem ve işlemler hakkında davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.06.2012 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme tazminatının tahsili istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.07.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme tazminatı istenmesi üzerine bozma ilmına uyularak yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal hususunda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, eski hale getirme tazminatının kabulüne dair verilen 23.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, meraya elatmanın önlenmesi kal ve eski hale getirme bedelinin tahsis tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne dair hüküm Dairemizin 05.10.2009 tarihli ve 2009/9454-10322 sayılı ilamı ile bozulmuştur....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/02/2023 NUMARASI : 2021/382 ESAS, 2023/44 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme) KARAR : KARAR GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Yukarıda esas ve karar numarası yazılı Kırklareli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yolu başvurusu yapılmış olmakla HMK.nun 352/1. maddesi gereğince yapılan ön inceleme sonunda; Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının davacıya ait parselin içerisine girerek duvar yapmak, ağaç dikmek, inşaat nedeniyle davacıya ait toprak yapısını bozmak suretiyle müdahale ettiğini belirterek haksız yere müdahale edilerek yapılan duvarın kaldırılmasını inşaat nedeniyle müvekkiline ait arsadaki kot farkının eski hale getirilmesini haksız olarak dikilen ağaçların sökülmesini ya da fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.12.2004 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17.06.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya davalının elatmasının önlenmesi ile eski hale getirme ve ot bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin reddine, ot bedeli ile eski hale getirme bedelinin tahsiline karar verilmiştir....

                KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 11 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kamulaştırmasız elatılan taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi, kal, eski hale getirme ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın görev yönünden reddine dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız elatılan taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi, kal, eski hale getirme ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Kamulaştırmasız elkoyma nedeniyle müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil favasında görev, dava olunan şeyin dava tarihindeki değerine göre belirlenir....

                  Ancak, zarar henüz doğmadığı halde, zararın doğacağı muhakkak ve pek muhtemel ise veya beklenen taşkın kullanma ile ileride telafisi mümkün olmayacak zarar meydana gelecekse, davalının alacağı önlemlerle zararı önleme ihtimali yoksa, zarar verme tehlikesi taşıyan eylem ve işlemler hakkında davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

                    UYAP Entegrasyonu