Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmazın davalı idarece el atılan bölümünün bedeli ile eski hale getirme masraflarının yer bedelinden fazla olması halinde, el konulan kısmın zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tesciline, yer bedelinin fazla olması halinde ise eski hale getirme bedeli ile el atıldığı zaman taşınmaz üzerinde ürün var ise bu ürünün bedeline hükmedilmesi gerekmektedir. (Yargıtay, 5HD, 04/12/2019 tarih, 2019/505 E., 2019/19689 K.,) Yargıtay'ın yukarıda belirtilen yerleşmiş içtihadı doğrultusunda somut olayda mahkemece irtifak ve pilon yeri bedeli ile eski hale getirme bedeli ayrı ayrı tespit ettirilmiş olup, irtifak ve pilon yeri bedelinin eski hale getirme masraflarından fazla olması sebebi ile müdahalenin önlenmesine, enerji nakil hattının kaldırılmasına ve dava konusu taşınmazın eski hale getirilmesinekarar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır....

Her ne kadar davacı vekili dava dilekçesinde eski hale getirme bedeli istemiş ise de, davacının asıl talebinin dava dilekçesinde de belirtildiği üzere, elatılmak sureti ile toprak yapısı bozulmuş olan taşınmazın eski hale getirilmesi olduğu gözönüne alındığında Mahkemece elatmanın önlenmesi ile birlikte eski hâle getirilmesi kararı ile yetinilmesi gerekirken dava konusu taşınmaz bedelini aşan ve infaz aşamasında belli olacak eski hâle getirme bedelinin hüküm altına alınması doğru görülmediğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. (T.C. YARGITAY 8. Hukuk Dairesi ESAS NO:2018/6782 KARAR NO: 2020/6082) Davacı hazine vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf itirazı yönünde yapılan değerlendirmede; 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16.maddesi gereğince müdahalenin men'i ve kal istemli taşınmazın aynına taalluk eden davalarda taşınmazın zemin değeri ve kali istenen yapının(üstün) bedeli nazara alınarak dava değeri belirlenir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ESKİ HALE GETİRME Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteklerine ilişkindir. Mahkemece, tapuya işlenmiş olan 14.03.1996 tarih ve 1/33 sayılı projeye göre davalının davacıya ait dava konusu 1 nolu bağımsız bölüme müdahalesinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    Meradan yararlanma hakkı olan köy ve belediyeler yoksun kaldıkları yararlanma nedeniyle haksız elatmanın kaldırılmasını, hayvanlarının yararlanamaması sebebiyle ot bedelini, mülkiyet hakkı sahibi olan Hazine ise, haksız elatmanın giderilmesi ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir. Başka bir ifade ile köy ve belediyelerin eski hale getirme masraflarını, Hazinenin de ot bedelinin tahsilini talep etmesine olanak yoktur. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece "davanın kabulü ile davalının dava konusu ... İli, ... İlçesi, ......

      Vekili 113 ada 184 sayılı mera parseli için davalı şirketin ruhsat sahaları içerisinde bulunan mera alanının tahsis değişikliğinin, ilgilisi tarafından 20 yıllık ot bedeli, teminat, geri dönüşüm sözleşmesi ve ifraz dosyalarının ibraz edilmemesi nedeniyle Valilik makamının olurları ile iptal edildiğini, Yozgat İl Mera Komisyonununca yapılan tespitte dava konusu mera parselinde tahribat olduğu ve mera dokusunun bozulduğunun belirtildiği, toplamda 32.718,96 m² lik alana haksız müdahalenin men'ine, eski hale getirme ve taş toprak bedeli olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı şirketten 10.000,00-TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedeli istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.01.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal ile eski hale getirme bedelinin alınması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, tazminatın kısmen kabulüne dair verilen 12.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanunun 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 08.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.08.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme, karşı dava ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 24.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı/k.davacı Levent Koç vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 23.09.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ESKİ HALE GETİRME BEDELİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava konusu 329 nolu parselin maliki olduğunu, komşu parsel maliki davalının yaptığı inşaat çalışmaları sırasında taşınmazının altındaki kayaların oyulması suretiyle parseline müdahale ettiğini ve zarar verildiğini, Koruma Bölge Kurulu'na şikayette bulunulduğu halde davalının tecavüzü sürdürdüğünü ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, 20.000.-TL eski hale getirme bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı, 9458 parselin maliki olduğunu, haksız müdahalesinin bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 329 parsel numaralı taşınmazı davalının müdahalesinin önlenmesine 10.718.39.-TL eski hale getirme bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmetmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL, YIKIM, ESKİ HALE GETİRME, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil, yıkım, eski hale getirme, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi, ecrimisil, yıkım, eski hale getirme ve tazminat isteklerine ilişkindir....

                İNCELEME VE KANAAT: Dava, kamulaştırmasız el atılan kısma müdahalenin önlenmesi-kal-eski hale getirme ve eski hale getirme masraflarının tahsili istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre davaya konu taşınmazın bir kısmından kamulaştırmasız olarak yol geçirildiği, yolun halen kullanıldığı, mahkemece fen bilirkişisi raporu doğrultusunda taşınmazın yol olarak kullanılan kısmına müdahalenin önlenmesi, eski hale getirilmesi ile eski hale getirme masraflarının tahsiline karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, Ancak; 5286 sayılı Kanun ile değişik 3202 sayılı Köye Yönelik Hizmetler Hakkındaki Kanunun 2/d maddesi uyarınca, köy ve bağlı yerleşim birimlerinin yol yapım ve bakım görevi T4ne ait olmasına göre davalı T8 aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi isabetsiz bulunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu