Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.12.200 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukan aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 1.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, davalılara ait 18 parsel sayılı taşınmaza yapılan seraların 16 parsel sayılı taşınmazın sınırına ve komşuluk hukukuna aykırı olarak yapıldığını seradan akan yağmur sularının taşınmazlarına zarar verdiğini ileri sürerek, komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmek suretiyle elatmanın önlenmesini ve yıkım istemiştir....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve muhdesatın komşuluk hukukuna uygun hale getirilmesi isteklerine ilişkin olup, mahkemece, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin kabulüne; muhdesatın komşuluk hukukuna uygun hale getirilmesi isteğinin reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 19.09.2018 gün ve 2016/9921 Esas, 2018/5809 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalılar vekilince temyizi üzerine Dairemizin 19.09.2018 tarih, 2016/9921 Esas- 2018/5809 Karar sayılı ilamı ile ilamda yazılı gerekçeyle hüküm bozulmuştur. Bozma ilamına karşı davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Davacı asil, 23.01.2019 havale tarihli kimliği onaylı dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir....
Mahkemece, komşuluk hukukuna aykırılık bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. TMK'nın 737. maddesi gereğince komşuluk hukukunun ihlal edildiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. Bir kimsenin kendi mülkiyet alanında yaptığı yapının da tasarrufun komşu taşınmaz malikine zarar vermediği durumlarda ise bu halin çekişme olarak giderilmesi istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerini ilgilendiren bir husustur....
Somut olayda davacı, yola elatmanın önlenmesi ve kal, komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi ayrıca suya vaki elatmanın önlenmesi talebinde bulunmuştur. Davanın reddine karar verilmiş ise de bu konuda yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Bu nedenle taraflar arasındaki çekişmenin tam olarak belirlenebilmesi için mahallinde keşif yapılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.01.2009 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırı davranış nedeniyle elatmanın önlenmesi, kal, maddi ve manevi tazminatın tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranış nedeniyle elatmanın önlenmesi, maddi ve manevi tazminatın tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı şirketin aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06/12/2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 30/03/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece, Yargıtay 14....
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 3 ve 9 parsellere komşu 13 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından yapılan binanın imar mevzuatına uygun olmadığını, komşuluk hukukna aykırı olarak taşınmazına bakan bölümlere pencereler yapıldığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve pencerelerin yıkımı isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı taşınmaza fiili elatma kalmadığı, slat imara aykırılığın komşuluk hukukuna da aykırılık teşkil etmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....