Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.07.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, kal isteminin reddine dair verilen 01.10.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, paydaşı olduğu 32 parsel sayılı taşınmaza davalının ev ve ahır yapmak yoluyla elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve binaların kal’ini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, kal isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir....

    -KARAR- Dava bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki, çekişme konusu taşınmazda üçüncü kişi konumundaki davalının muvafakate dayalı olarak oturduğu, dava açılmakla muvafakatin geri alındığı saptanarak elatmanın önlenmesi isteğinin kabul edilmiş olması doğrudur. Her ne kadar, mutlak olarak elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken miras payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmesi doğru değil ise de bu yön temyize getirilmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır. Davacı vekilinin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 11.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini isteyebilir. Mahkemece her ne kadar davalı tarafça davaya konu taşınmazların davacı yanca kullanılması isteğinin engellendiğine dair dosyaya delil yansımadığından bahisle elatmanın önlenmesi talebinin reddine karar verilmişse de, paydaşlar arası ecrimisil ve elatmanın önlenmesi davasında ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmişken, elatmanın önlenmesi talebinin reddi doğru olmayıp, bizatihi dava açılmasıyla elatmanın önlenmesi talebinde bulunulmuştur. Bu durumda mahkemece, elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda; yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalılar vekili tarafından, yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava dilekçesinde dava değerinin, talep edilen ecrimisil miktarı kadar gösterildiği ve bu değer üzerinden harç yatırıldığı, elatmanın önlenmesi isteği bakımından bir değer gösterilmediği gibi, yargılama sırasında da bu yönden harç ikmali yapılmadığı ve elatmanın önlenmesi davası yönünden kararla birlikte de harç alınmadığı anlaşılmaktadır....

          Ancak, asıl dava paydaşlararasında elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup paya vaki elatmanın önlenmesi istenildiğine göre "taşınmazın tamamına elatmanın önlenmesine" şeklinde hüküm kurulması doğru değil ise de anılan bu husus yeniden yargılamayı gerekli kılmadığından hükmün 2.fıkrasındaki; "Davacı ...'in davalılar ..., ..., ..., ... ve ... ...'e karşı açmış olduğu davanın kabulü ile davacı adına tesciline karar verilen taşınmaza elatmanın önlenmesine" tümcesinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine, "Davacı ...'in davalılar ..., ..., ..., ..., ... 'e karşı açmış olduğu davanın kabulü ile davacı adına tesciline karar verilen 48 parseldeki 1/3 paya vaki elatmanın önlenmesine" ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekliyle 6100 sayılı H.M.K.'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, ecrimisil istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir, Hükmü davalı temyiz etmiştir. Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Dava konusu 1000 metrekare yüzölçümlü 2341 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından, davacı ve davalının 6/40 ar pay maliki oldukları anlaşılmıştır. Dosya içeriğine göre taşınmaz kayda göre "tarla" niteliğinde olup, paydaşlar arasında 2341 parsel sayılı taşınmazın tüm paydaşlarının katılımı ile bir kullanma taksiminin yapıldığı anlaşılmamaktadır. Kuşkusuz, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş engel olan diğer paydaş veya paydaşlara karşı payına oluşan elatmanın önlenmesini her zaman isteyebilir. Fakat, o paydaşın taşınmazda payına karşı kullanmakta olduğu çekişmesiz bir yeri varsa açtığı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur....

              (HUMK.13-1) Elatmanın önlenmesi davası da taşınmazın aynına ilişkin bir dava olduğundan HUMK.'nun 13.maddesinde öngörülen mahkemede açılmalıdır. Mahkemenin yetkili olabilmesi için, taşınmazın mahkemenin bulunduğu ilçe sınırının (adli sınırın) içerisinde olması gerekir. Elatmanın önlenmesi ile birlikte ecrimisil de istenmişse esas davayı elatmanın önlenmesi teşkil ettiğinden diğer istekler hakkında da elatmanın önlenmesi davası gibi kesin yetki kuralına göre taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde karar verilir. Somut olayda da dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan ilkeler benimsenmek suretiyle yetkisizlik kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının, temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.55.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 17.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne ecrimisil ve yıkım isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacılar, kayden maliki bulundukları 4769 ada 5 sayılı imar parseline davalıya ait yapıların tecavüzlü olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemişler, yargılama sırasında oturumlardaki beyanlarında yıkıma da karar verilmesini istemişlerdir....

                  Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. 1.Davacı vekilinin ecrimisile ilişkin karar düzeltme itirazlarının incelenmesinde; Dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan ve HUMK'un 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE, 2.Davacı vekilinin elatmanın önlenmesine ilişkin karar düzeltme itirazlarına gelince; Yerel Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebi hakkında verilen "karar verilmesine yer olmadığına" ilişkin kararın, elatmanın davanın açılmasından sonra sona erdirilmesi nedeniyle yerinde olduğu, Dairemizce maddi hata sonucu elatmanın önlenmesi talebi hakkında davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin belirtildiği ve dolayısıyla hükmün ilgili kısmının yukarıda açıklanan nedenlerle onanması gerekirken bozulduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin bu yöndeki karar düzeltme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir....

                    Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece "Hal böyle olunca, kal davası tefrik edilerek Asliye Hukuk Mahkemesinde bekletilmesi, elatmanın önlenmesi ve tescil davası konusunda görevsizlik kararı verilip dosyanın anılan mahkemeye (Kadastro Mahkemesi) devredilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu tespitten sonra davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiğinden bahisle mülkiyet uyuşmazlığı hakkında da karar verilip davanın reddedilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş olup, mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi istekleri tefrik edilip görevsizlik kararı verilmiş, yıkım istemli eldeki davada ise mahkemece, görevsizlik kararı sonucu Kadastro mahkemesinde görülen ve bekletici mesele yapılan davada elatmanın olup olmadığı yönünden bir inceleme yapılmadığı, elatmanın önlenmesi istemi bakımından bir karar verilmediği, davanın şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine...

                      UYAP Entegrasyonu