Bilirkişilerin bir taşınmaza kimin tarafından elatıldığına ilişkin beyanda bulunma yetkileri yoktur. Bir taşınmaza hukuka aykırı elatma maddi bir olay olduğundan elatmanın varlığını ispat yükü Türk Medeni Kanununun 6. maddesi hükmü gereğince bu iddiada bulunan davacıya düşer ve bu iddia tanık sözleri ile ispatlanabilir. Davalının komşu taşınmazın maliklerinden biri olması komşu taşınmaza elattığı anlamına gelmez. Davacı dava dilekçesinde tanık deliline dayanmıştır. Mahkemece davacıdan bu konudaki delilleri istenmeli, tanık listesi verilirse bunlar HUMK'nun 258. maddesine uygun yöntemle taşınmaz başında dinlenerek dava konusu yerin kim tarafından kullanıldığı, elatmanın kimler tarafından yapıldığı tanıklara sorularak kesin olarak saptanmalıdır. Mahkemece, açıklanan hususlar gözardı edilerek elatmanın varlığı yöntemince kanıtlanmış gibi istemin hüküm altına alınması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından” başlıklı 995 inci maddesi ve “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Davalı-birleştirilen dava davacısı vekili, dava konusu taşınmaza müvekkilinin 30 yılı aşkın bir süredir zilyet olduğunu ve taşlık ve kayalık olan alanı kullanılır hale getirdiğini, bina yaptığını ileri sürerek taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacı-birleştirilen dava davalısının davasının kabulüne, bilirkişi raporunda 6 numara ile gösterilen 2.041,49 metrekarelik alana müdahalenin men’ine, bu alanın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, yıkım talebinin reddine; davalı-birleştirilen dava davacısının davasının reddine karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir . Asıl dava tapuya tescil, elatmanın önlenmesi ve kal; birleştirilen dava ise TMK 713/1 anlamında tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, birleştirilen dosyada ecrimisil talebi ile davalı karşı davacının bedel tazminine ilişkin davasının ispat edilemediğinden ayrı ayrı redlerine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava elatmanın önlenmesi, ve birleştirilen dava ecrimisil, karşı dava ise tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, paydaşı olduğu 109 ada 45 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından müdahale edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, keşfen bir müdahalenin saptanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Şti.’ye karşı açılan elatmanı önlenmesi davasının kabulüne karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Ltd. Şti. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davalı ... Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin diğer davalı ile yapılan sözleşme gereğince kiracı olduğunu, dava konusu taşınmaza arsa değerinin çok üzerinde masraflar yaptığını, bu masraflar ödenmeksizin müdahalenin önlenmesine karar verilmeyeceğini, davanın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın kayden maliki olan davacının mülkiyet hakkı karşısında, davalı ... Makina Ltd....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının binasının davacının taşınmazına yapmış olduğu 1.22 metrekarelik elatmanın önlenmesine, yıkım isteğinin reddine, yola elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı asil tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, taşınmaza ve yola yapılan eltamanın önlenmesi ve taşınmaza yapılan tecavüzlü kısmın kal’ine ilişkindir. Somut olayda; dava konusu yer çaplı taşınmazdır. Çaplı taşınmaza elatılması durumunda iyiniyet iddiası dinlenemez. Davalının çaplı taşınmaza ölçüm yaptırarak kendi sınırları içinde bina ve eklentilerini yapması gerekir. Davacının daha önce yaptırmış olduğu ölçümlerde, davalının kullandığı alanın fazla olduğu iddiası da değerlendirilerek elatmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde kal isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir....
Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüne, elatmanın önlenmesi talebi yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebi yönünden davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine 24.11.2021 tarihli ek kararla temyiz talebinin süresinde olmadığından temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilmiş, ek karara karşı davalı vekilince temyiz talebinde bulunulmuş, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Davacı vekili, davalının müvekkiline ait taşınmaza tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinde bulunmuştur. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
İyiniyetli zilyet, elatmanın önlenmesi (geri verme) davası sırasında def’i (savunma) yoluyla zorunlu ve yararlı giderler ile harici satış bedelinin ödenmesini isteyebileceği gibi, taşınmazın geri verilmesinden sonra; taşınmazı geri verirken açıkça veya örtülü olarak vazgeçmemiş (feragat etmemiş) olduğu hallerde, faydalı ve zorunlu giderler ile satış bedelini sonradan ve ayrı bir dava ile istemesine engel yoktur. (Y.4.H.D 03.06.1958 tarihli ve 3265/3847 sayılı kararı, Prof. Dr. Jale G. Akipek, Prof. Dr. Turgut Akıntürk, Eşya Hukuku 214,215 sayfa, Prof. Dr. Turhan Esener, Prof. Dr. Kudret Güven, Eşya Hukuku sayfa 100) Harici satın alma, satın alan davalı bakımından satış bedeli üzerinden kişisel hak sağlar ve Türk Medeni Kanunu'nun 994/1. maddesi uyarınca iyiniyetli zilyet yapılanması nedeniyle faydalı ve zorunlu giderlerini isteyebileceği gibi anılan bu giderler ile satış bedeli üzerinden alıkoyma hakkı tanınmasını da defi ( savunma ) yoluyla isteyebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Çaplı Taşınmaza Elatmanın Önlenmesi istemine ilişkindir. Somut olayda; davacının, dava konusu Ceyhan ilçesi Gaziosmanpaşa Mahallesi 409 ada 51 parselin maliki olduğunu, komşu parsel maliki olan davalıların 140 m² kadar yerine tecavüz ettikleri iddiasıyla davalıların müdahalesinin mennine karar verilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı Hüseyin tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. ** Taraflar arasındaki dava, Tapulu ve Çaplı Taşınmaza Elatmanın Önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay kararlarında da belirtildiği şekilde; elatmanın önlenmesi davası, mülkiyet hakkına dayanan ve kaynağını TMK’nın 683. maddesinden alan bir dava türüdür. Müdahalenin men’i davasında amaç, mülkiyet hakkına olan saldırının veya müdahalenin ortadan kaldırılmasıdır....