Ancak, zarar henüz doğmadığı halde, zararın doğacağı muhakkak ve pek muhtemel ise veya beklenen taşkın kullanma ile ileride telafisi mümkün olmayacak zarar meydana gelecekse, davalının alacağı önlemlerle zararı önleme ihtimali yoksa, zarar verme tehlikesi taşıyan eylem ve işlemler hakkında davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.07.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi ve tazminat isteklerine ilişkindir....
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 20.12.2016 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, çaplı taşınmazda paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2020 NUMARASI : 2019/404 ESAS, 2020/228 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Tapulu Taşınmazda) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.07.2008 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkına elatmanın önlenmesi, kal ve muarazanın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 17.10.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ... San. ve Tic. A.Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, bayilik sözleşmesinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve muarazanın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacı şirketin 251 ada 104 parsel sayılı taşınmazda intifa hakkı sahibi olduğunu ve bu yerde davalı ... Ltd. Şti.ne verdiği bayilik yoluyla bu hakkını kullandığını, bayisinin de ... ... San. ve Tic....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi; elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeterki, davalının eylemi ile davacının zararı arasındaki illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Davaya konu olayda davacı, davalı taşınmazında yapılan iş makinesiyle eğimin düzeltilmesi işlemi sırasında zeminin kazılması ve oyulması nedeniyle kendi taşınmazına elatıldığını ve zarar verildiğini ileri sürerek bu elatmanın önlenmesini ve zararın giderilmesini istemiştir. TMK'nun 738. maddesiyle 737 maddeye benzer daha özel bir düzenleme getirilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2021 NUMARASI : 2020/22 ESAS - 2021/93 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Tapulu Taşınmazda) KARAR : Mahalli mahkemesinden verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle: İstanbul ili, Çatalca ilçesi, İzzettin Mah. 129 ada 296 Parsel sayılı içinde ev ve müştemilatı bulunan taşınmazda müvekkillerinin müşterek malik olduğunu, davalıların Kuzey Marmara Otoyolu çalışmaları sırasında dava konusu taşınmaza fiilen girip demir döşediklerini, beton döktüklerini, davacılara ait taşınmazda kamulaştırma kararı bulunmayıp, davalıların hukuksuz inşaat çalışması yaptıkları taşınmazda sınır çitlerini de yıktıklarını, davalıların haksız işgaline son verilerek el atmanın önlenmesini, davalıların taşınmazdan tahliye edilerek müvekkiline teslimine, ihtiyati tedbir kararı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.09.2012 gününde verilen dilekçe ile paylı mülkiyette paydaş tarafından diğer paydaşa açılan müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma talebinin miktar itibariyle reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir....
Davacı, maliki olduğu taşınmazda bulunan binasına komşu parselin tecavüzlü olduğunu, kendine ait binanın duvarına demir çubuklar çakarak zarar verdiğini, ileri sürerek davalıların kaçak binasının yıktırılmasına karar verilmesini istemiştir.Davacının talebi İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesi anlamında idari yargının görevi alanına giren bir işlemin iptali niteliğinde olmadığından davanın görülme yeri adli yargıdır. 2. Somut olayda; dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, 6100 sayılı HMK’nin yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra (24.09.2014 tarihinde) açıldığından, davanın 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi uyarınca genel yetkili asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir. 3. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir....