"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL,YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, çekişmeli 151 ada, 50 parsel sayılı taşınmazın kayden maliki olduğunu, komşu 51 parsel maliki olan davalının taşkın yapılaştığını, imar planına uygun çekme payı bırakılmadığını, binanın bir cephesinin kapandığını ve değerde düşmeye yol açtığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, tecavüzlü kısmın yıkımına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla tecavüzlü kısmın bedeli ile taşınmazda meydana gelen değer kabına karşılık 10.000.-TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalı tarafından yapılan binanın kendi parseli içinde kaldığı, tecavüzün olmadığı, imar planına uygun olduğu, komşuluk payının da bırakıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.05.2007 gününde verilen dilekçe ile tapulu taşınmaza müdahalenin önlenmesi, kal ve zararın tazmini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 18.05.2007 tarihli dilekçesi ile maliki olduğu 665 sayılı parseline sınır komşusu 2423 ve 2592 sayılı parsellerin maliki olan davalının 2006/64 sayılı tespit dosyasında belirlenen 1.52 m2 tuğla duvarı ve 0.32 m2 tel çit ve duvarın davacı taşınmazına müdahalesinin önlenmesi ve kal'ini, ayrıca komşuluk hukukuna aykırı ruhsatsız binasının verdiği zararın kal suretiyle önlenmesi ayrıca davacı parselin sınırlarını belirleyen beton direklere vermiş olduğu...
Yukarıda belirtildiği üzere dava mülkiyet aktarımından kaynaklanan elatmanın önlenmesinden değil komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesine ilişkindir. HUMK'nun 74. maddesi gereğince hakim her iki tarafın iddia ve savunmalarıyla bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Yasanın 75. maddesi gereğince de hakim kanunun koyduğu ayrıcalıklar dışında iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya iddia sebeplerini kendiliğinden nazara alamaz....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Ünye 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/308 esas, 2021/288 karar sayılı dava dosyasında verilen elatmanın önlenmesi (Komşuluk Hukukundan Kaynaklı) talebinin reddine karşı, davacı- birleşen dosya davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; elatmanın önlenmesi (Komşuluk Hukukundan Kaynaklı) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Mahkememiz 2017/308 esas sayılı dosyasında davacı T1 davalı T3'a açmış olduğu el atmanın önlenmesi davasının reddine, -Birleşen Ünye 2....
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 20.12.2016 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, çaplı taşınmazda paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; Davacının zararına neden olan eylemin davalı ... tarafından gerçekleştirildiği hususu ispatlanamamıştır. Kaldı ki, gerek davacı gerekse dinlenen tanıklar davacının zararının davalı müteveffa ...'...
Mahkemece, adı geçen davalılar bakımından çekişmeli taşınmazda paydaş olmaları sebebiyle elatmalarının önlenmesi isteğinin reddine karar verilmiş olması doğru ise de dava tarihinde kayıttan veya mülkiyetten kaynaklı bir haklarının bulunmadığı gözetilerek haklarında tespit edilecek ecrimisile karar verilmesi gerekirken ecrimisil isteğinin de reddine karar verilmesi isabetsizdir. 2- Bilindiği üzere; elatma olgusu haksız bir eylem olup, TMK.’nin 683. maddesi hükmünden kaynaklanan elatmanın önlenmesi davaları, haksız fiil kimin tarafından gerçekleştirilmiş ise, ona karşı açılacağı, başka bir ifade ile husumetin eylemi yapan kişiye yöneltilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Davalılardan ... ve ...... haricindeki diğer davalıların taşınmazda pay sahibi olmadıkları açıktır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28.3.2005 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın konusuz kalması nedeniyle reddine dair verilen 18.7.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, oturdukları binanın havalandırma boşluğuna davalı tarafından fırın bacası yapıldığını, bunun duman, is ve kokuya neden olacağını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve bacanın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davacıların davacılık sıfatlarının bulunmadığını, kendisinin taşınmazda malik olduğunu savunmuştur....
Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....