Hükmü, davacı vekili ve davalı temyiz etmiştir. 1- Dava, çapa bağlı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Malik ya da zilyet olunan taşınmaza haksız elatma halinde taşınmazın korunması istemi yargı önüne taşınabilir. Mülkiyet hakkının içeriği başlıklı TMK. 683.maddesinde “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda; davacı maliki olduğu 943 parsel sayılı taşınmazına davalı taşınmazındaki balkon ve direklerin 1,65 m2 taşkın bulunduğundan elatmanın önlenmesi ile kal’ini istemiştir. Mahkemece yargılama aşamasında keşif yapılmamış, daha önce yapılan tespitte alınan bilirkişi raporları hükme esas alınmıştır. ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/22 D....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden Hazine'ye ait 230 ada 2 parsel ile bu parsele sınır 2/B lik tescil harici taşınmaza davalının taşkın inşaat yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kayden davacıya ait 230 ada 2 parselin 28.85 m² lik bölümü ile yargılama aşamasında Hazine adına hükmen tescil edilen taşınmazın 31.88 m² lik kısmına davalının taşkın bina yapmak suretiyle elattığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ESKİ HALE İADE Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 2503 ada 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazların 1/2'şer pay maliki olduklarını, komşu 5 sayılı parsel maliki davalıların taşkın bina yapmak suretiyle taşınmazlarını işgal ettiklerini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale iade istemişlerdir. Davalılar, inşaata başlamadan önce maliki oldukları parselin Kadastro Müdürlüğünden harita örneğini hazırlatıp fenni sorumlular tarafından yer gösterilip yapı ruhsatı alınarak inşaata başlandığını bildirip, davanın reddini savunarak taşkınlık olması halinde irtifak hakkı tesisi veya temliken tescil istemişlerdir. Mahkemece, zemindeki yapılaşmanın kadastro parseli üzerine yapıldığı, iyiniyetten sözedilemeyeceği, ... Medeni Kanununun 725. maddesinin şartları oluşmadığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi, yıkım davasının kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM,ECRİMİSİL,TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 520 parsel sayılı taşınmazına komşu 5 parsel maliki davalıların taşkın inşaat nedeniyle müdahale ettiklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ya da davalılar adına temliken tescil ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, binanın belediyeden ruhsat alınarak inşaa edildiğini, oturma iznininde bulunduğunu, kötüniyetli olmadıklarını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalıların iyiniyetli oldukları gerekçesi ile temliken tescil isteğinin kabulüne, ecrimisil isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...’nın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....
ın 10/03/2014 tarihli raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen 18.42 m2'lik kısmına tecavüzlü olduğu tespit edildiğinden 18.42 m2'lik kısma davalılar tarafından yapılan müdahalenin men'ine, 12/03/2014 tarihli inşaat bilirkişisi ...'in raporundan fen bilirkişisi ...'ın 10/03/2014 tarihli raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen 18.42 m2'lik kısmının yıkımının mümkün olmadığı anlaşıldığından dava konusu 150 ada 106 parsel numaralı taşınmaz üzerindeki yapının yıkımına (kal'ine), birleştirilen davanın ise reddine karar verilmiştir. Hükmü; davalılar-birleştirilen davacılar vekili temyiz etmiştir. Elatmanın önlenmesi ve kal talebi yönünden davanın kabulüne karar verilebilmesi için, elatmanın mülkiyet hakkının aşırı ve taşkın kullanılması niteliğini taşıması gerekir. Elatma, objektif ölçütlere göre hoşgörü ve tahammül sınırları içerisinde kalmakta ise elatmanın önlenmesine karar verilemez....
Bu durumda, elatmanın önlenmesi istemi yönünden 8.800,00TL üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmelidir." şeklindeki bozma gerekçemizde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
(Objektif koşul) c)Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı vekili, davacı şirketin kayden malik olduğu 1305 (928 kadastral parsel) parsel sayılı taşınmazına, komşu 1864 (927 kadastral parsel) parsel maliki davalının taşkın yapılanmak suretiyle elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine ve yıkıma karar verilmesini istemiştir. Davalı, keşiften sonra yapılan 05/05/2011 tarihli celsede binasının davacıya ait parsele taşkın olduğunu, ancak dava tarihine kadar bu konuda bir ihtilaf çıkarılmadığını, taşkın kısmın yıkımı halinde fahiş zarar doğacağını belirterek davanın reddini istemiş, savunma yoluyla temliken tescil talebinde bulunmuştur....