Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

mirasçılarının bir kısmı tarafından davalıya kiraya verildiğini, ancak kira sözleşmesinde imzası bulunmadığından geçerli olmadığını, davalının 17.09.2011 tarihinden bu yana taşınmazı kullandığını ileri sürerek davalının elatmasının önlenmesine ve işgal tarihinden dava tarihine kadarki dönem için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.000 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, 2011 yılından bu yana kiracı olduğunu, kira sözleşmesine göre yalnızca zemin katını kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasında geçerli bir kira sözleşmesi bulunmadığından elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

    Kayyım, karşı davasında çekişme konusu bağımsız bölümün davacı (karşı davalı) tarafından haksız olarak kullanılmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, bağımsız bölüme davacının (karşı davalı) haklı ve geçerli bir neden bulunmaksızın kullanmak suretiyle müdahale ettiği saptanarak elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ne varki, mahkemece, ecrimisil yönünden hüküm kurmaya yeterli araştırma yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın elatmanın önlenmesi yönünden reddine ve ecrimisil yönünden kabulüne karar verilmiş olup hükmün taraflarca ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacılar vekili; tarafların ortak muristen intikal eden dava konusu taşınmazlarda müşterek malik olup, tüm kullanımın davalılarda olduğundan bahisle elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili; kullanımın murisin sağlığında yapılan taksime göre olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece elatmanın önlenmesi isteminin reddine, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, birleşen dava ise mirastan feragat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkin olup, mahkemenin vasıflandırmasına göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait olduğundan, dosyanın anılan daire başkanlığına gönderilmesine, 28.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Davalı vekili, kira sözleşmesinden kaynaklanan davalarda Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğunu, ortada kira sözleşmesine dayalı bir kullanım bulunduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin istinaf başvurusu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince esastan reddedilmiş, hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Her ne kadar Mahkemece, dava konusu 5 numaralı bağımsız bölümün kira sözleşmesine dahil olmadığı gerekçesi ile kabul kararı verilmiş ise de Mahkemenin bu gerekçesine katılma imkanı bulunmamaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.11.2013 Salı günü saat 11.08'de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/400 Esas sayılı dosyası ile elatmanın önlenmesi davası açtığı, mahkemece, davalının taşınmazda malik olmadığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verdiği kararın henüz kesinleşmediği ancak eldeki birleştirilen davada davalı ... bakımından elatmanın önlenmesi istenmeyip eski hale getirme, tazminat ve ecrimisil istendiği, bu bakımdan derdestlikten söz edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Bilindiği gibi, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....

                  Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 691. maddesi hükmü ile 6.5.1955 tarih 12/19 sayılı İnançları Birleştirme Kararında öngörüldüğü üzere paylı mülkiyete tabi taşınmazlar bakımından geçerli bir kira sözleşmesinin varlığı pay ve paydaş çoğunluğunun bulunması koşuluna bağlıdır. Dava konusu taşınmazlarda kurulan kira ilişkisi yönünden pay ve paydaş çoğunluğunun bulunmadığı açıktır. Öyle ise, sözleşmenin kurulduğu tarih itibariyle geçerli bir kira ilişkisinin varlığından söz edilemez. Somut olayda, pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmadan düzenlenen kira sözleşmesine itibar edilerek davanın konusuz kaldığına karar verilmesi doğru olmadığı gibi, taşınmazları davalıların kullanıp kullanmadıkları, kullanıyorsa kimin kullandığı yönünde de yeterli araştırma yapılmadan yazılı şekilde karar verilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, kira sözleşmesine dayanan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 17.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu