Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : YIKIM VE ECRİMİSİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, asıl dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil, karşı dava ise temliken tescil isteğine ilişkin olup, öncelikle temliken tescil isteğinin çözümlenmesi gerekmektedir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,15.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : YIKIM VE ECRİMİSİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil karşı dava TMK.724.maddesine dayalı temliken tescil isteğine ilişkin olup taraflar arasındaki asıl uyuşmazlık temliken tescil isteğinden kaynaklanmaktadır. Mahkemece asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm temliken tescil isteğinde bulunan davalı karşı davacılar tarafından temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-birleştirilen davada davalı vekili tarafından, davalı-birleştirilen davada davacı aleyhine 24.06.2011 gününde verilen dilekçe ile asıl dava ile müdahalenin men'i, kâl ve ecrimisil birleştirilen davada ise tecavüz edilen kısmın temliken tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 30.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi asıl davanın davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım, birleştirilen dava ise TMK'nın 725. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.04.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal, birleşen dosyada geçit hakkı tesisi ve temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, geçit hakkı tesisi talebinin feragat nedeniyle temliken tescil talebinin husumet nedeniyle reddine dair verilen 21.11.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 18.03.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.2011 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil veya bina değerinin tahsili, karşı dava ile müdahalenin önlenmesi, kal, ecrimisil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tescil talebi hakkında hüküm tesisine yer olmadığına, bina değerinin tazmini talebinin kabulüne, karşı dava yönünden binanın kal'ine, ecrimisil talebinin feragat nedeniyle reddine dair verilen 05.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı- karşı davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 22.03.2016 günü için yapılan tebligata rağmen taraflardan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.11.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, karşı dava temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal davasının kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 20.08.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı/k.davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 09.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalı-karşı davacı ve davalılar aleyhine 08.08.2006 ve ....08.2006 gününde verilen dilekçeler ile elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava elatmanın önlenmesi ve temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen ........2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 29.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Yargılama devam ederken davacı tarafından dava konusu yer ile ilgili olarak davalıya karşı TMK’nun 725. maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemesinde 2010/307 esasta temliken tescil davası açılmıştır. Davacı bu davanın sonucunun beklenmesini istemiş ise de mahkemece eldeki davanın sonucunu etkilemiyeceği gerekçesi ile esas hakkında karar verilmiştir.Temliken tescil davası ile mülkiyet durumunun değişikliğe uğrama olasılığı bulunduğundan ve eldeki elatmanın önlenmesi davasını etkileyebileceğinden bu davanın sonucu beklenerek, kesinleşen mülkiyet durumu ve komşuluk hukuku ilkeleri de dikkate alınarak bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davacı-karşı davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine 9.3.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı- karşı davalı vekili tarafından, davalı- karşı davacı aleyhine 07.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, davalı- karşı davacı ... tarafından davacı- karşı davalı ... aleyhine 14.02.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine dair verilen 21.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı- karşı davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil, karşı dava elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Davalı karşı davacı ... vekili, asıl davanın reddini savunmuştur....

                    Somut olayda; Gülşehir Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı savunma yoluyla tescil istemiştir. Gerçekten Türk Medeni Kanununun 725. maddesi hükmü gereğince taşkın yapıyı iyiniyetle yapan kimse uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için irtifak hakkı kurulmasını isteyebilir. Ancak bunun mahkemeden savunma yoluyla değil, dava açarak talep edilmesi gerekir. Açılacak davanın da yargı harcına tabi olacağı kuşkusuzdur. Bu saptama ışığında davacının daha evvel temliken tescil istemli bir dava açtığı kabul edilemez. Buna göre, Gülşehir Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/225 E. 2006/123 K. dosyası ile açılan davada davalı elatmanın önlenmesi ve kal istemiş,; eldeki davada ise, o davada kal'ine karar verilen balkon ve merdivenin değerinin arzın değerinden fazla olması nedeniyle temliken tescil isteminde bulunmuştur. Kesin hüküm olgusunda aranması gereken dava sebepleri (dayanılan vakıalar) ilk dava ile sonradan açılan bu davada farklı olduğundan, kesin hüküm söz konusu değildir....

                      UYAP Entegrasyonu