Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden paydaşı olduğu 18 ve 19 parsel sayılı taşınmazdaki kendisine ait yere davalıların haksız olarak müdahale ettiklerini ileri sürerek el atmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davacı iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının dava konusu taşınmazlarda bir miktarı kullandığı, taraflar arasında paylı mülkiyetin söz konusu olmasından dolayı paydaşlardan birinin veya bir kısmının taşınmazdaki kullanım alanının az olduğundan bahisle müdahalenin önlenmesi davası açma imkanının olmadığı, bu hususta böyle bir dava açmakta hukuki yararının da bulunmadığı ancak ortaklığın giderilmesi suretiyle ihtilafın çözüme kavuşturulabileceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara el atmanın önlenmesi kal ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara el atmanın önlenmesi kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, el atmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne, ecrimisil isteminin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....

      Hal böyle olunca, her ne kadar Mahkemece tüm kayıt maliklerini kapsayan taksim sözleşmesi ve fiili paylaşım durumunun oluşmadığı gerekçeleriyle elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne karar verilmiş ise de, az yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda dava konusu taşınmazda davacının çekişmesiz olarak payına karşılık kullandığı ya da kullanabileceği alan bulunduğu gözetilerek davacı tarafın el atmanın önlenmesi ve kal talebinin de reddi gerekirken bu istem bakımından davanın kabul edilmesi doğru görülmemiştir....

        Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür. Bunlardan bazılarını; malikin, malik olduğu taşınmaza karşı yapılan el atmanın önlenmesi için açılan dava, malikin sahip olduğu malı haksız olarak elinde bulunduran ya da ona saldıran kişiye karşı açılan el atmanın önlenmesi davası, malikin maliki olduğu şeyin doğal ürünlerine karşı yapılmış olan el atmanın önlenmesine karşı açılan dava, malikin karşılaşabileceği sınır tecavüzlerine karşı açabileceği el atmanın önlenmesi davası, malikin arazi kayması nedeniyle vaki el atmalara karşı açabileceği dava, malikin zilyetliğe saldırı olması nedeniyle açabileceği dava ve malikin geçit hakkı sebebiyle el atmalara karşı açabileceği dava, şekilde sıralayabiliriz. Davaların isimleri farklı olsa da hepsinin açılmasının ortak nedeni haksız el atmanın ve tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır ve böylece malikin mülkiyet hakkının muhafaza edilmesidir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın el atmanın önlenmesi talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin ise reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, el atmanın önlenmesi talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

          GEREKÇE: Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesine dair kesinleşmiş ilama dayalı takipte taşınmazın tahliyesinin istenip istenemeyeceği, üçüncü kişilerin tahliye edilip edilemeyeceği ve borçlunun taşınmazı tahliye edip etmediği hususlarında toplanmaktadır. Dosyanın tetkikinde, davalı alacaklı tarafından şikayetçilerden T2 karşı el atmanın önlenmesi davası açıldığı, mahkemece davanın kabulüne ve el atmanın önlenmesine karar verildiği, kararın kesinleştiği, bu karara dayalı olarak alacaklı tarafından borçlu T2 karşı takip başlatıldığı ve borçlunun tahliyesinin istendiği görülmektedir. Taşınmazlarda el atmanın önlenmesine ilişkin dava, taşınmaza müdahalenin sonlandırılması ve taşınmazın hak sahibine teslimi amaçlı olup, taşınmazın işgalci tarafından tahliyesi ve hak sahibine teslimi için mahkemece el atmanın önlenmesine yönelik hüküm dışında ayrıca malın hak sahibine teslimine veya tahliyeye ilişkin bir hüküm kurulmasına gerek bulunmamaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : El atmanın önlenmesi-Kal-Ecrimisil-Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı el atmanın önlenmesi, kal, ecrimisil ve tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, el atmanın önlenmesi, kal, ecrimisil ve tazminat istemine ilişkindir. Yargılama sırasında ecrimisil ve tazminat istemleri atiye terk edilmiştir. Mahkemece el atmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, ecrimisil ve tazminat istemi atiye terkedilmiş olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından el atmanın önlenmesi ve kal hükmüne yönelik olarak temyiz edilmiştir....

            El atmanın davacı hazine tarafından kiraya veya bir sözleşme ile başkasının kullanımına verilmemiş olması, el atmanın davalı tarafça gerçekleştirilmediği, dolayısıyla müdahalenin meni, ecrimisil ve kal taleplerinin davalıdan istenemeyeceği anlaşılmakla davanın husumetten reddi" kararı verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı tarafın istinaf sebeplerinin yerinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Dosya içeriğine, davanın niteliğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre; ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Salihli 2....

            Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür. Bunlardan bazılarını; malikin, malik olduğu taşınmaza karşı yapılan el atmanın önlenmesi için açılan dava, malikin sahip olduğu malı haksız olarak elinde bulunduran ya da ona saldıran kişiye karşı açılan el atmanın önlenmesi davası, malikin maliki olduğu şeyin doğal ürünlerine karşı yapılmış olan el atmanın önlenmesine karşı açılan dava, malikin karşılaşabileceği sınır tecavüzlerine karşı açabileceği el atmanın önlenmesi davası, malikin arazi kayması nedeniyle vaki el atmalara karşı açabileceği dava, malikin zilyetliğe saldırı olması nedeniyle açabileceği dava ve malikin geçit hakkı sebebiyle el atmalara karşı açabileceği dava, şekilde sıralayabiliriz....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, davalı kurumca taşınmazların kamulaştırmasız el atılmasından kaynaklanan el atmanın önlenmesi davasıdır. Mahallinde yapılan keşif, akabinde fen bilirkişisince düzenlenen bilirkişi raporu, keşifte dinlenilen mahalli bilirkişi beyanları dikkate alındığında davalının davaya konu taşınmaza yol yapmak suretiyle kamulaştırmasız olarak el attığı, el atmanın 04/11/1983 tarihinden sonra gerçekleştiği anlaşılmakla uzlaşma hükümlerine tabi olmadığı, zamanaşımının da söz konusu olmadığı anlaşılmakla mahkemece dahili davalı aleyhine dava konusu taşınmaza el atmanın önlenmesi yönünde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, Buna göre dahili davalı vekilinin istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı istinaf başvurusunun HMK'nun 353(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            UYAP Entegrasyonu