Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aksi bir yorumun kabulü, üst düzey teknoloji ile gerçekleştirilen eser sözleşmesi ilişkilerinin dahi 4077 sayılı yasa kapsamında kalmasını ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklara da Tüketici Mahkemelerinde bakılmasını gerektirir ki, bunun yasanın amacına aykırı olduğu açıktır. Buna göre istisna sözleşmesinden doğan ilişkileri de 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanması hukuken olanaklı değildir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.2.2003 gün ve 2003/15-127 E., 2003/102 K. sayılı kararında bu husus belirtilmiştir. Somut olayda taraflar arasındaki hukuki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklandığından, davacıya yatırması gereken harç yatırtılarak davaya Sulh Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, davanın Tüketiciyi Koruma Kanunu’ndan kaynaklandığı kabul edilerek davanın sonuçlandırılması ve davanın mahiyeti gereği harç alınmasına yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

    Mahkememizce öncelikle birleştirme talebi incelenmiş olup, mahkememizin ---aleyhine yapmış olduğu işin bedeli olarak faturaya dayalı icra takibi yaptığı, davalı tarafın takibe itiraz ettiği, davacı tarafından açılan itirazın iptali davasının --- Esasımızda görüldüğü, takip konusu faturadan kaynaklandığı iddia edilen alacağın --- olduğu belirlenmiş; bu dosya ile --- Esas sayılı dosyasının birleştirildiği, birleşen dosyada--- şirketinden bu olaydan dolayı alacaklarını temlik alan --- haklı sebep olmadan inşaat alanını terk etmesinden kaynaklanan gecikme cezası ve üçüncü kişilere yaptırılan işler nedeniyle ödenen farkın talep edildiği görülmüştür.Taraflar arasındaki ilişki tek bir eser sözleşmesinden kaynaklı olup, alt yüklenici konumundaki --- Esas sayılı dosyamızda faturaya dayalı bedelini bu dosyamızda ise,---verilen teminat mektubunun haksız yere bozdurulmasından kaynaklanan alacak talep ettiği; taleplerin birlikte incelenmesinde hem usul ekonomisi bakımından fayda bulunduğu hem de...

      Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın hizmet sözleşmesinden kaynaklandığı belirtilip, davacının tüketici, davalının ise satıcı konumunda olduğu uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi ise, uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında olmadığını belirterek, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davacının yüzünün güzelleştirilmesi ve vakumla bir beden zayıflatılması hususunda davacı ile davalının eser sözleşmesi yaptıkları, bu sözleşmeden sonra işi yapacak olan ve medyada reklamı yapılan güzellik uzmanının işine son verilmesi nedeniyle davalıya ödenen bedelin tahsili istenmektedir. Eser sözleşmesi genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiğinden, 4077 Sayılı Kanun kapsamında değildir. Bu durumda uyuşmazlığın Fatih 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir....

        Davalı vekili, davacı yüklenici ile aralarında bulunan sözlü eser sözleşmesi kapsamında, davacı yüklenicinin edimini sözleşmeye uygun olarak yerine getirerek teslim etmediğini, eserde ayıp ve eksikliklerin bulunduğunu, davacı tarafa 5.000,00 TL ödeme yapıldığını, eksikliklerin 3 günü içinde giderilmemesi halinde sözleşmenin feshedilerek şirkete ödenen 5.000,00 TL'nin iade edilmesi için ihtarname gönderilmesine rağmen, eksikliklerin giderilmediğini ve ödenen 5.000,00 TL'nin de iade edilmediğini, kararlaştırılan bedelin üzerinde fatura düzenlendiğini savunarak davanın reddine ve tazminata karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi, davanın, eser sözleşmesine dayalı olarak alacağın tahsili istemiyle faturaya dayalı itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, 2/01/2020 tarihli ek rapor gereği, davanın kısmen kabul, kısmen reddine, buna göre Antalya 9....

          Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 31.03.2009 gün ve 2007/349-2009/151 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık hatalı seramik satışı sebebiyle ödenen bedelin istirdadı ve fayansların sökülüp yeniden montesi için gerekli giderin tahsili isteminden kaynaklanmıştır. Dosyada mevcut fatura, fayans satımına ilişkindir. İşin montajı davalılar tarafından yapılmamış, başkasına yaptırılmıştır. Dolayısıyla satıcı ve imalâtçı durumunda bulunan davalılar ile davacı arasındaki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklanmadığından ve davacının diğer davalı imalâtçıya özel olarak yaptırdığı bir imalât da sözkonusu olmadığından hükme yönelik temyiz itirazları Yüksek 13. Hukuk Dairesi tarafından incelenmelidir....

            HUKUK DAİRESİ Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan, fatura alacağına dair bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 15. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 15. Hukuk Dairesine gönderilmesine 06/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı tarafından açılan davada davalı tarafından davacıya ait araca takılan LPG tankı ve kitinin arızalı olması nedeniyle ABS fren sisteminin bozulduğu belirtilerek uğranılan zararlar karşılığı şimdilik 10.000,00 TL’nin tahsili istenilmiş mahkemece davalıya imalât bedeli olarak...

                DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 07/04/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 08/04/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında yapılan gereğince müvekkilinin davalı şirkete aksesuar da dahil olmak üzere ... doğrama ve klasik ısı cam yapma hizmeti sağladığını, müvekkilinin yapmış olduğu işlerin karşılığında faturalar düzenlemiş olduğunu, ancak davalı şirket tarafından söz konusu faturalara ilişkin alacaklarının ödenmediğini, söz konusu faturalardan kaynaklanan alacakların tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün.... sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibe kısmi itirazda bulunduğunu, takibin...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak talebine ilişkin davada Ayvalık Sulh Hukuk ve Ayvalık Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacının, davalı ile yaptığı PVC doğrama işinin zamanında yapılmaması nedeniyle ödediği bedelin iadesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın, davalının PVC pencere siparişinin istenen zamanda yapılmadığı iddiasından kaynaklandığı belirtilerek, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin eser sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                    Türk Borçlar Kanunu'nun 470'nci maddesine göre; eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Buna göre yüklenicinin temel borcu, yükümlendiği işi sözleşmeye, amacına uygun tamamlayarak teslim etmek, sahibinin temel borcu bedel ödemektir. Tarafların eser sözleşmesi kurulması konusunda mutabık kalmalarına rağmen, bedelini kararlaştırmış olmaları halinde bedelinin sözleşmedeki esaslara göre belirlenmesi gerekirken, sözleşmede bedelin açık olarak belirlenmemiş olması halinde TBK'nın 481'inci maddesi gereğince bedelin, işin yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine göre belirlenmesi gerekmektedir. Yargıtay 15....

                      UYAP Entegrasyonu