Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki, mahkemece vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası bakımından bir değerlendirme yapılmadan sadece ehliyetsizlik iddiası yönünden karar verilmiştir.Hâl böyle olunca; vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası bakımından yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca inceleme ve değerlendirme yapılarak elde edilecek olguların neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş,bozmaya uyularak tamamlanan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir....

    Dava imzası inkar edilmeyen kambiyo senedinin hile yoluyla alındığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Hile her türlü delille kanıtlanabilir ise de dinlenen tanık beyanları ve davacı iddiası soyut ifadelerden ibaret olup hile kanıtlanamamıştır. Ayrıca üçüncü kişinin fiilini taahhüt kapsamında açığa senet düzenlenmesi mümkün olup senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğunu veya bedelsiz olduğunu borçlu aynı kuvvette delillerle kanıtlamakla yükümlüdür. Davalı alacaklının bononun üçüncü kişinin borcuna karşılık verildiği yolundaki savunması ispat külfetinin davacıya ait olduğu hususunu değiştirmez. Hal böyle olunca kanıtlanamayan davanın reddi gerekirken yorum yoluyla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde davalıya iadesine, 25/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Yukarıda yazılı ilkeler doğrultusunda davacının mirasçılar adına tescil talebi olduğu gözetilerek diğer mirasçıların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığıyla yargılamanın sürdürülmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesi doğru değildir. (2) - Davacı, dava dilekçesinde murisin yaşlı ve akli melekelerinin yerinde olmamasından faydalanarak devirlerin yapıldığını ileri sürdüğüne göre davacının ehliyetsizlik hukuksal nedenine de dayandığı gözetilmeden ve taraflar arasında daha önceden feragat ile sonuçlanan Iğdır 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/ 236E - 2018/ 7K sayılı dosyasında ehliyetsizlik iddiası ileri sürülmemiş olduğundan iddianın üzerinde durulmadan ve gerekli inceleme ve araştırma yapılmadan kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi de isabetsizdir. (3) - Bilindiği üzere; davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğurur....

      Belli günde davacı asil ile vek.Av.... ile davalı vek.Av....'nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların ve asilin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Dava, icra takibine konu edilen senedin davalının hile ve hata ile elinde bulundurduğu iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı vekili, hile ve bedelsizlik iddiasının doğru olmayıp tanık ile ispatın da mümkün olmadığını, senedin sebepten mücerret borç ikrarını içeren bir belge olması nedeni ile ileri sürülen iddiaları da bu mahiyette belge ile ispat edilmesi gerektiğini savunmuştur....

        "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı Gemlik Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 05.05.2011 gün ve 422-323 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ehliyetsizlik ve hile hukuki sebebine dayalı paylaşım sözleşmesinin iptali istemine istemine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 23.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Ne var ki dava dilekçesinin içeriğinden ve iddianın ileri sürülüş biçiminden davada ehliyetsizlik iddiası yanı sıra hile ve inançlı işlem hukuksal nedenlerine de dayanıldığı görülmektedir. Bu durumda 2659 sayılı Kanun'un 7. ve 16. maddesi hükümleri uyarınca Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesinden alınan rapor ile davacının ehliyetli olduğu saptandığına göre davada dayanılan diğer hukuksal nedenler bakımından da gerekli inceleme ve araştırma yapılarak elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken ehliyetsizlik iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiş olması doğru değildir.” gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve dosyanın yeniden mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. 3....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2019/7 ESAS, 2020/522 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (3.kişiye Karşı Açılan Ehliyetsizlik ve Vekalet Görevinin Kötüye Kullanılması Hukuksal Nedenine Dayalı) KARAR : KONYA 4....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, hukuki ehliyetsizlik sebebine dayalı olarak açılan tapu iptali tescil isteğine ilişkin olup, hükümde Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 24.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, ehliyetsizlik hukuki sebebine dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup hükümde asliye hukuk mahkemesince verildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 21.04.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, hukuki ehliyetsizlik sebebine dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, hükümde Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 14.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu