V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Anayasanın 123. maddesine göre; kamu tüzelkişiliği, ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “tanımlar” başlıklı 3’üncü maddesinde kamu idarelerinin tanımı yapılmış olup “ 21) Kamu idaresi: 10.12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen kamu idareleri ve kamu iktisadi teşebbüsleri ile bunların bağlı idare, ortaklık, müessese ve işletmeleri ve yukarıda belirtilenlerin ödenmiş sermayesinin % 50’sinden fazlasına sahip oldukları ortaklık ve işletmelerden Türk Ticaret Kanununa tabi olmayanlarla özel kanunlarına göre personel çalıştıran diğer kamu kurumlarını,” ifade ettiği belirtilmiştir. Kamu idaresi kavramının belirlenmesinde; kamu hukuku ve özellikle de idare hukuku kurallarının irdelenmesi gerekmektedir....
Aynı kamu hizmetini yerine getiren akademik personelin, mesleki güvenceleri yönünden, bir kısmının üniversite ile ilişkilerinde kamu hukukuna, bir kısmının özel hukuka tabi olmalarına olanak sağlayan bir hüküm gerek Anayasa'da, gerekse 2547 sayılı Kanun'da bulunmamaktadır. Kamu hizmeti, Devlet ya da diğer kamu tüzelkişileri tarafından ortak gereksinimleri karşılamak ve kamu yararını sağlamak için topluma sunulan sürekli ve düzenli hizmetler olarak tanımlanabilir. Toplumsal yaşamın zorunlu gereksinimlerinden olan, düzenlilik ve süreklilik isteyen yükseköğretim hizmeti de niteliği gereği kamu hizmetidir. Vakıf yükseköğretim kurumlarında niteliği belirtilen kamu hizmetinin yürütülmesi için istihdam edilen akademik personel ile vakıf yükseköğretim kurumu arasında akdedilecek sözleşmenin "idari hizmet sözleşmesi" niteliğinde bulunduğunun kabulü zorunludur....
Ancak; 5580 sayılı ...Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda Yargıtay Hukuk Daireleri arasındaki içtihat uyuşmazlığının giderilmesi amacı ile içtihatların birleştirilmesi gündeme gelmiş, konu Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunda değerlendirilmiş ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu'nun 23.02.2018 tarih, 2017/1 Esas - 2018/2 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararında da "5580 sayılı ...Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş sözleşmelerinin üst üste yenilense dahi yasadan kaynaklandığı ve belirli süreli iş sözleşmesi olması özelliğini koruduğu, belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacaklarına" karar verilmiştir. Yargıtay Kanunu'nun 45/5. maddesi "İçtihadı birleştirme kararlarının benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, Dairelerine ve Adliye Mahkemelerini bağlayacağı" hükmünü içermektedir....
Ancak; 5580 sayılı...Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda Yargıtay Hukuk Daireleri arasındaki içtihat uyuşmazlığının giderilmesi amacı ile içtihatların birleştirilmesi gündeme gelmiş, konu Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunda değerlendirilmiş ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu' nun 23.02.2018 tarih, 2017/1 Esas - 2018/2 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararında da " 5580 sayılı...Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş sözleşmelerinin üst üste yenilense dahi yasadan kaynaklandığı ve belirli süreli iş sözleşmesi olması özelliğini koruduğu, belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacaklarına" karar verilmiştir. Yargıtay Kanunu' nun 45/5. maddesi "İçtihadı birleştirme kararlarının benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, Dairelerine ve Adliye Mahkemelerini bağlayacağı" hükmünü içermektedir....
yürürlüğe giren Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik gereğince Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'nin 67/A maddesinin 1. fıkrasının yürürlükten kaldırıldığı, somut olayda idari yaptırım karar tutanağının tarihinin 25/01/2021 olduğu nazara alındığında, muteriz kuruma söz konusu aykırılığın denetleme sonrasına kadar giderilmesi için kanunda öngörülen süre verilmeksizin idari yaptırım kararı uygulandığı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; A) Kanun yararına bozma ihbarnamesinin (2) numaralı maddesine yönelik olarak; Her ne kadar, 19.02.2020 tarihine kadar yürürlükte bulunan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin 67/A maddesinin birinci...
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; taşınmazın bulunduğu alanda davacının payının 5250/133120 payına karşılık 18,73 m² olduğunu, söz konusu yer için istenen bedelin çok fahiş olduğunu, dava konusu yer tek başına kiraya verilemeyeceğinden ecrimisile konu olamayacağını, taşınmazda birden çok paydaş bulunduğundan tek bir paydaşın diğer paydaşların onayı olmaksızın tek başına işgal tazminatı isteyemeyeceğini, dava konusu ecrimisil ihtarnamesinde Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkındaki Yönetmeliğin 84., 85. ve 86. Maddelerinde belirtilen hükümlere uyulmadığını, ecrimisil ihbarnamesi düzenlenen taşınmazla ilgili daha önce de ecrimisil ihbarnamesi düzenlendiği ve iptal edildiğini, davacının temsilci sıfatı ile yönettiği mallar için ecrimisil ihbarnamesi düzenleyerek ecrimisil istenemeyeceğini, ecrimisil haksız işgal ve kullanma olduğuna göre düzenlenen ecrimisil ihbarnamesinde 365 günün esas alınamayacağını belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir....
Ne var ki, 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde; “Genel bütçeye dahil daireler ile katma bütçeli idareler, bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan fonlar, kefalet sandıkları, sosyal güvenlik kuruluşları, genel ve katma bütçelerin transfer tertiplerinden yardım alan kuruluşlar, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile müesseseleri, il özel idareleri ve belediyeler ile bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, özel bütçeli kuruluşlar, özelleştirme işlemleri tamamlanıncaya kadar, 24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanuna tabi kuruluşlar ve özel hukuk hükümlerine tabi, kamunun çoğunluk hissesine sahip olduğu kuruluşlar, kamu banka ve kuruluşları ile bunlara bağlı iş yerleri ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca üretilen mal ve hizmet bedellerinde işletmecilik gereği yapılması gereken ticari indirimler hariç herhangi bir kişi veya kuruma...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, Banka adına kayıtlı 2802 ada 11 parsel sayılı taşınmazı davalı tarafın 1999 yılından itibaren otopark olarak kullanmak suretiyle işgal ettiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiştir. Davalı, 11 ve 12 nolu parsellerin otopark olarak kullanılmak üzere Valilikçe, kamu yararına çalışan Derneğe teslim edildiğini, husumetin Derneğe değil İl Turizm Müdürlüğü ve İzmir Valiliği'ne yöneltilmesi gerektiğini, taşınmaz üzerinde davacı bankanın da araçlarını park ettiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur....
Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 3üncü maddesinde belirtilenlerin işlemleri ise söz konusu maddedeki usule göre yapılır, g) Bir bakanlığı bağlı, ilgili veya ilişkili olmayan diğer kurumlarda her türlü kadro, pozisyon ve statüde (işçi dahil) istihdam edilen personel, birim amirinin teklifi üzerine atamaya yetkili amirin onayıyla kamu görevinden çıkarılır.”, 4/2 maddesinde; “ Birinci fıkra uyarınca görevine son verilenler bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemez, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemezler;…” hükmü yer almaktadır. Bu durumda, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğünce hazırlanan 21/07/2016 tarihli yazıda daha sonra 6749 sayılı Kanunla kanunlaşan 667 sayılı KHK ye aykırılık görülmemiştir....
döneme ilişkin (fındık hasadı 2019 Ağustos-Eylül ayı) ecrimisil alacağının (belirsiz alacak davası çerçevesinde - harca esas değer olarak 100,00 TL) dönem sonu olan 15.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 15.07.2019- 15.07.2018 arasındaki döneme ilişkin (fındık hasadı 2018 Ağustos-Eylül ayı) ecrimisil alacağının (belirsiz alacak davası çerçevesinde - harca esas değer olarak 100,00 TL) dönem sonu olan 15.07.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 15.07.2018- 15.07.2017 arasındaki döneme ilişkin (fındık hasadı 2017 Ağustos-Eylül ayı) ecrimisil alacağının (belirsiz alacak davası çerçevesinde - harca esas değer olarak 100,00 TL) dönem sonu olan 15.07.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 15.07.2017- 15.07.2016 arasındaki döneme ilişkin (fındık hasadı 2016 Ağustos-Eylül Ayı) ecrimisil alacağının (belirsiz alacak davası çerçevesinde - harca esas değer olarak 100,00 TL) dönem sonu olan 15.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek...