Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin, TMK’nun 1009. maddesi uyarınca tapunun beyanlar hanesine şerhi mümkündür. Böylece, sözleşme alacaklısı sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakkını kuvvetlendirmiş olur ve üçüncü kişilere karşı ileri sürme olanağı kazanır. Tapu Kanununun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh beş yıl için geçerli olup beş yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra beş yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz....

    Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin düzenlendiği tarihte dava konusu taşınmaz davalı Serkan Demirdağ adına kayıtlıdır. Davalılar arasında davalı Aslı Kurtoğlu'nun yüklenici, davalı Serkan Demirdağ'ın arsa sahibi olarak 16/06/2017 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi akdedilmiş olup, sözleşmeye göre dava konusu taşınmaz davalı Aslı Kurtoğlu'na bırakılmıştır. Davacı ile davalı Aslı Kurtoğlu arasında Vezirköprü Noterliği'nin 23/11/2018 tarih ve 13403 yevmiye nolu evrakı ile düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi düzenlenmiş olup, bu sözleşmede dava konusu taşınmazın davacıya satışının vaad edildiği, satış bedeli olarak 130.000,00'nin davacıdan alındığı hususları yazılıdır. Düzenlenen bu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi noterde düzenleme şeklinde yapıldığından ve yazılı olduğundan Yargıtay'ın kökleşmiş içtihatlarına göre TBK'nın 183 ve devamı maddeleri uyarınca alacağın temliki hükmünde olup geçerlidir. Ancak, yukarıda alıntılanan İstanbul BAM 3. HD.'...

    Davalılar Müyesser Akkaya, Deniz Akkaya ve Mine Şahın vekili, müvekkillerinin İbrahim Akkaya'nın mirasçıları olduklarını, murisleri ile yapılmış satış vaadi sözleşmesinin 1991 tarihli olduğunu ve tapuya şerh edilmediğini, ayrıca bu şekilde satış vaadi sözleşmesinin üçüncü kişilerin iktisaplarına sirayet etmeyeceğini, satış vaadi sözleşmesinin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalı Osman Akkaya vekili davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kaynağını sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanununun 22. maddesinden(TBK 29.madde) alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda, davalı yan satış bedelinin ödenmediğini ve hakkın zaman aşımına uğradığını savunmuştur....

    Mahallesi 3634 ada 10 parselde 1 numaralı mesken ile 3 numaralı asma katlı işyeri ile ilgili olarak az yukarıda açıklanan satış vaadi şerhi ve sözleşmesine dayalı olarak tapuda herhangi bir işlem gerçekleşip gerçekleşmediğinin, gerçekleşmiş ise bu işlemlere ilişkin belge ve bilgilerin ve taşınmazlara ait son durumlarını gösterir tedavüllü tapu kayıtlarının ilgili Tapu Sicil Müdürlüğünden, Satış vaadi şerhi ve sözleşmesine dayalı gerek taraflar gerekse taraflardan birisi ... olan herhangi bir dava görülüp görülmediği, görülmüş ise bu dava dosyalarının (derdest olduklarının anlaşılması halinde kesinleşmelerinin beklenmesi) ilgili Mahkemelerinden, açıklanan hususlarla ilgili sunacakları bilgi ve belgelerin ise taraf ve vekillerinden istenerek getirtilecek tüm belgelerin dosyaya eklenmesi, Yerel Mahkeme Hakimi tarafından eksikliğin tam olarak yerine getirilmesi hususunda gerekli denetim de yapıldıktan ve eksiklik tam olarak yerine getirildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere...

      Noterliğinde Düzenleme şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi düzenlediği, dava konusu taşınmazın tapuda İstanbul Belediyesi adına kayıtlı olduğu, İsa Garip'in Beyoğlu 7. Noterliğinin 17/11/1995 tarihli Düzenleme şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile 1 parseldeki hak ve hisselerini Hayrettin Sansar'a devrettiği, Hayrettin Sansar'ın da Beyoğlu 7. Noterliğinin 27/07/2005 tarihli Düzenleme şeklinde Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmesi ile T3'a devrettiği, davalıların T3 mirasçıları oldukları, Mevlüde Garip'in dava konusu 1 parseldeki hak ve hisselerini Beyoğlu 3. Noterliğinin 13/06/2000 tarihli Düzenleme şeklinde Satış Vaadi Sözleşmesi ile davacıya satmayı vaade ettiği, dosya kapsamındaki sözleşme örnekleri ile sabittir. Dosya içerisine delil olarak alınan İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20/12/2012 tarihli 2010/240 Esas, 2012/466 Karar sayılı kararı Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği görülmüştür....

      Noterliğin 04/10/2016 tarih 021593 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine, karar verilmiştir....

      Blokta yer alan .... adet “İşyeri” ile .... adet “Mesken” niteliğindeki toplam 221 adet bağımsız bölümü, Satış Vaadi Sözleşmesi'nde yazılı koşullarla satın almayı ve satış vaadi bedellerini ödemeyi vaad ve kabul ettiğini, satıcı sıfatıyla hereket eden ... Limited Şirketinin de (Eski Ünvan: ... Limited Şirketi) belirtilen ... Bloktaki toplam .... Adet bağımsız bölümü, Satış Vaadi Sözleşmesi'nde yazılı olan şart ve bedeller karışlığında satmayı ve inşaatı tamamlayarak “Anahtar Teslimi” şeklinde teslim etmeyi vaad ve kabul ettiğini, bu Satış Vaadi Sözleşmesinin, 9. Maddesi uyarınca tapuya “Satış Vaadi Sözleşmesi” olarak şerh edildiğini, daha sonra taraflar arasında Beyoğlu ... Noterliğ'inde .... tarih, .......

        Noterliğinin 15/10/1999 tarihinde düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi akdedildiğini ancak müvekkilinin bu satış vaadinden kısa bir süre sonra Beşiktaş 6. Noterliğinin 8 Kasım 1999 tarih ve 57249 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile aralarındaki gayrimenkul satış vaadinin yoklukla malul olduğunun davacıya bildirildiğini, müvekkilinin satış vaadi işleminin geçersiz olduğunu davacıya ihtar ettiği gibi ayrıca sözleşmede belirtilen bedelin de banka aracılığıyla davacıya iade edildiğini, satış vaadi sözleşmesinden yaklaşık 15 yıl sonra müvekkiline ait yerde mülkiyet iddiasında bulunulmasının iyi niyet kurallarına aykırı bulunduğunu beyan ederek; davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan ilk yargılama sonrasında 06.06.2016 tarih ve 2014/418 E.- 2017/254 K. sayılı kararın istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7....

          Tapuda devrin yapılması için ..., ...’e 19.09.1996 tarihli vekaletname vermiş ise de, tapu kaydında “Projeye uygun bina yapılmadıkça satılamaz” şeklinde şerh bulunması nedeniyle devir gerçekleşmemiş ve anılan şerh 19.10.2004 tarihinde terkin edilmiştir. Tüm bu işlemlerden sonra ...’den, davalı ... tapu kaydındaki satış vaadi sözleşmesi şerhinin kaldırılması ve satış yetkisini içerir 08.10.2007 tarihli vekaletname almış ve 10.10.2007 tarihinde tapu kaydındaki satış vaadi sözleşmesi şerhini terkin ettirerek aynı gün dava konusu taşınmazı davalı annesi ...’a vekaleten devretmiştir. Açıkça görüldüğü gibi, davalı ... tapu kaydındaki 24.02.1988 tarihli satış vaadi sözleşmesi şerhi nedeniyle taşınmazın üçüncü kişiye satışının vaad edildiğini bilmektedir....

            UYAP Entegrasyonu