Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak satış vaadini kabul eden davacı satış vaadinde bulunan davalılar aleyhine tapu iptali ve tescil davası açabileceği gibi bedelin tahsili davası açabilir, satış vaadini kabul eden bu haklardan birini kullanmak üzere zorlanamaz. Ayrıca önceden tapu iptali ve tescil davası açan satış vaadini kabul eden davacı sonradan bu istemini bedele ilişkin olarak değiştirebilir ve davasını bedele dönüştürebilir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 16.05.21956 gün ve 1- 6 sayılı kararında da bu ilkeler aynen benimsenmiştir. Somut olayın incelenmesinde, dava dilekçesinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteminde bulunulduğu, ancak yargılamanın devamı sırasında ibraz edilen 14/05/2018 tarihli ıslah dilekçesiyle davadaki talep sonucunu bütünüyle ıslah ederek bedele ilişkin olarak değiştirdiği (davayı bedele dönüştürdüğü) anlaşılmaktadır....

Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.07.2013 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, terditli talep tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 29.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.04.2004 gününde verilen dilekçe ile gayrımenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 12.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi ve miras payının temliki sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkillerinden ... ile davalılardan ... ve ... arasında yapılan, ... 1....

      Mahkemece taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı 06.01.1993 tarihinden, dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği belirterek davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir. Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 13.01.2003 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Davada 06.01.1993 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 12.160.000 TL değerinde olduğu yazılıdır. Az yukarıda söylendiği üzere dava 13.01.2003 tarihinde açılmış, mahkemeden hukuki himaye bu tarihte talep edilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesince “müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak” harç alınır....

        Mahkemece taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı 07.01.1993 tarihinden, dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği belirterek davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir. Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 13.01.2003 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Davada 07.01.1993 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 340.000 TL değerinde olduğu yazılıdır. Az yukarıda söylendiği üzere dava 13.01.2003 tarihinde açılmış, mahkemeden hukuki himaye bu tarihte talep edilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesince “müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak” harç alınır....

          Mahkemece taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı 07.01.1993 tarihinden, dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir. Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 13.01.2003 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Davada 07.01.1993 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 10.600.000 TL değerinde olduğu yazılıdır. Az yukarıda söylendiği üzere dava 13.01.2003 tarihinde açılmış, mahkemeden hukuki himaye bu tarihte talep edilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesince “müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak” harç alınır....

            Mahkeme de, davacının asıl talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer`i talebi inceleyemez ve karara bağlayamaz. Davacının asli talebi gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılmış tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda Bafra 1....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.05.2010 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 05.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacı 08.06.2005 tarihli satış vaadi sözleşmesi gereğince davalıları hasım göstererek dava konusu taşınmazlardaki miras paylarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalıların vekili, davanın reddini savunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tecil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkil şirketin davalı ... ve dava dışı 3. kişi ... ile dava konusu taşınmaza ortak olduklarını, taşınmazla ilgili gayrimenkul satış vaadi sureti ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği 62/2400 arsa paylı 1. Kat 3 no'lu meskenin davacı uhdesinde bırakılması gerekirken davalı ... uhdesinde bırakıldığını ileri sürerek, davalının ... Tapu Müdürlüğünde ferağ işlemi yapmaya icbar edilmesine, tapunun iptaline ve taşınmazın davacı müvekkil şirket adına tescil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili tarafından, davalı ... aleyhine 19.11.2003 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; birleşen davada davacılar ... vd. tarafından davalı ... aleyhine 19.11.2003 tarihli dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davada davacı ...'in, birleşen davada davacı ...'in 1000/14748 hisselerinin tespitine, diğer talebin reddine dair verilen 20.05.2009 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 08.12.2009 günü murafaa icrasından sonra dosyada görülen eksiklik nedeniyle evrak mahalline iade edilmiştir. Anılan eksikliğin giderilmesinden sonra dosya tekrar Dairemize gönderilmiş olmakla, içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan incelemede hükmü temyiz eden davacılar ... ve ...'...

                  UYAP Entegrasyonu