Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

daki taşınmaz için yapılan değer artış payı alacağı 12.500,00 TL'nin ve bu taşınmazlara alınan ev eşyalarına yapılan katkı için 2.500,00 TL olmak üzere toplam 25.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir....

    katkı miktarını ayrı ayrı saptamak, alımda kullanılan bu miktar bakımından davacı eşin katkı oranını bulmak ve bu katkı oranı bakımından davacı ... lehine kişisel değerden katkı nedeniyle TMK’nun 227.maddesi karşısında değer artış payı alacağı doğacağını dikkate almak, ayrıca alımda kullanılan edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde ödenen peşinat ve tamamı evlilik içinde ödenen kredi toplamı 13.000 TL. bakımından ise bu miktar TMK’nun 219 ve 222. maddeleri karşısında edinilmiş mal niteliğinde olduğundan yine eşler yararına artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı (TMK’nun m.231 ve 236/1) doğurduğu gözetilmesi gerektiği, gerek değer artış payı gerek katılma alacağı hesabında dikkate alınacak değer karar tarihine en yakın piyasa sürüm değeri olacağından, bozma sonrası taşınmazın yeni karar tarihine en yakın güncellenmiş tadilatlı piyasa sürüm değeri de uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenip, belirlenecek bu miktar üzerinden yapılacak hesaplamada 40.000 TL'nin...

      için talepte bulunduğu, daha sonra ıslah dilekçesiyle dava değerini 100.000,00TL'ye yükselttiklerini belirttikleri, daha sonra 28/11/2019 tarihli celsede 100.000,00TL'lik ıslahlarının 70.000,00TL'sinin katılma alacağı, 10.000,00TL'sinin katkı payı, 20.000,00TL'sinin değer artış payı alacağı olduğunu belirttiği, dava konusu taşınmazın ve aracın 2002 tarihinden sonra edinilmesi nedeniyle davacının katkı payı alacağının bulunmadığı, değer artış payı alacağı konusunda ise kişisel mallarıyla taşınmazın ve aracın edinilmesine herhangi bir katkıda bulunduğunu dosya kapsamı ile ispatlayamadığından, değer artış payı alacağının da söz konusu olmadığı, aracın ve taşınmazın edinilme tarihleri itibariyle mahkemece davacının sadece katılma alacağının bulunduğunun tespitinin yapılmasının doğru olduğu ancak davacının katılma alacağı talebinin 70.000,00TL ile sınırlandırması nedeniyle talepten fazlaya hüküm verilemeyeceği anlaşıldığından, davalı vekilinin davacının katılma alacağının bulunmadığına ilişkin...

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; öncelikle, her ne kadar yerel mahkemece katkı payı alacağı yönünde karar verilmiş ise de dava dilekçesinden davacının taleplerinin anlaşılamadığını, zira dava konusu taşınmazın alındığı tarih 1996 yılı olmasına rağmen davacı taraf, bu mala ilişkin 'katılma alacağı, katkı payı alacağı ve değer artış payı alacağı' talep ettiğini, bu üç alacak kaleminin bir arada istenemeyeceğini, davacı tarafın talep sonucunu dava sebebine göre eksik bıraktığını, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, taraflar 1992 yılında evlenmiş olup; dava konusu taşınmaz, 1996 yılında edinildiğini, taraflar arasında mal ayrılığı rejimi geçerli iken edinilmiş olan mal kime ait ise onun olduğunu, bu sebeple davacı taraf katılma alacağı, değer artış payı alacağını mal ayrılığı rejimine göre talep edemeyeceğini, açıkladıkları ilkeler doğrultusunda değerlendirme yapıldığında; üç alacak kalemi (katılma alacağı, katkı payı alacağı ve değer artış payı alacağı) bir...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların 23/04/2017 tarihinde evlendikleri, evlendikleri tarih itibariyle geçerli olan yasal mal rejiminin edinilmiş mallara katılma rejimi olduğu, tarafların başka bir mal rejimini seçtiklerine dair herhangi bir iddia da olmadığı, katkı payı alacağının mal ayrılığı rejiminde talep edilen bir alacak olup, mülga 743 sayılı TKM 181 maddesinde her eşin kendi malını alıp, ayrılması üzerine kurulu mal ayrılığı rejimi tasfiyesi düzenlemesinde, eşlerin birbirlerinin mal varlığına katkıda bulunmaları halinde nasıl bir tasfiye yolu işleneceğine dair açıklama olmadığı, bu nedenle katkı payı alacağının Borçlar Kanunu Genel Hükümlerine göre belirleneceği, 4721 Sayılı yasada düzenlenen değer artış payı alacağı, katkı payı alacağına benzemekte ise de, değer artış payı alacağının 4721 Sayılı TMK'da ayrıntılı olarak düzenlendiği, mal rejiminin tasfiyesine dair kavramların sıklıkla karıştırıldığı, sıradan bir vatandaş tarafından bilinebilmesinin zor olduğu...

      Değer artış payı alacağı; eşlerden birinin diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunması durumunda, tasfiye sırasında bu malda meydana gelebilecek değer artışı için katkısı oranında sahip olduğu alacak hakkıdır (4721 sayılı TMK m. 227). Denkleştirme (TMK m. 230) hariç, tasfiyeye konu malvarlığında katkı tarihine göre değer kaybı söz konusu ise, katkının başlangıçtaki değeri esas alınır (TMK m. 227/1). Böyle bir malın daha önceden ./. elden çıkarılmış olması halinde hakim, diğer eşe ödenecek alacağı hakkaniyete uygun olarak belirler (TMK m. 227/2). Değer artış payı alacağı talep edebilmek için, parasal ya da para ile ölçülebilen maddi veya hizmet değeriyle katkıda bulunulmalıdır....

        Her bir eşin bulunan bu tasarruf oranı, çalışmaları karşılığı elde ettikleri gelirleriyle malın alımına yaptıkları katkı oranı olarak kabul edilerek, tasfiyeye konu malın dava tarihi itibariyle belirlenecek sürüm (rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle katkı payı alacak miktarları hesaplanır. Değer artış payı alacağı; eşlerden birinin diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunması durumunda, tasfiye sırasında bu malda meydana gelebilecek değer artışı için katkısı oranında sahip olduğu alacak hakkıdır(4721 sayılı TMK m. 227). Denkleştirme (TMK m. 203) hariç, tasfiyeye konu malvarlığında katkı tarihine göre değer kaybı söz konusu ise, katkının başlangıçtaki değeri esas alınır (TMK m. 227/1). Böyle bir malın daha önceden elden çıkarılmış olması halinde hakim, diğer eşe ödenecek alacağı hakkaniyete uygun olarak belirler (TMK m. 227/2)....

          Ancak davacının dava dilekçesinde 01/01/2002 yılı öncesi katkı payı alacağı, sonrası ise katılma alacağı talep ettiği, 2002 yılı sonrası katılma alacağı talebinin değer artış payını da kapsadığı, davalı vekilinin dilekçesinde de belirttiği gibi Yargıtay'ın 2002 tarihinden sonra yapılan katkıları değer artış payı kavramı olarak kabul ettiği nazara alınarak davacının talebi katkı, katılım ve değer artış payı olarak değerlendirilmiş, tanık beyanlarında yer alan ve ispatlanan bedeller hesaba esas alınıp ispatlanamayan bedeller hesaba katılmamış, davalının davacının başka bir bayanla yaşadığı, bu bayana Tepeköy'de bir taşınmaz aldığı iddiasının incelenmesinde ise taşınmazın dava konusu olmadığı gibi davacı tarafından alındığı da ispatlanamamış, Bergama 1....

          için ise 35.000 TL katılma alacağı, 5.000 TL değer artış payı alacağı olarak ıslah etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Değer artış payı alacağı ... (...) ile ... aralarındaki değer artış payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 3. Aile Mahkemesinden verilen 21/02/2011 gün ve 607/141 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise katılma yolu ile davacı vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13.12.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti....

              UYAP Entegrasyonu