Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre; mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde (01.01.2002 tarihine kadar) eşlerin ...... ödemelerine yaptıkları katkı oranı, 743 Sayılı TKM, Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri ile Yargıtay ve Dairemizce kabul edilen "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi göz önünde bulundurularak belirlenmelidir. Kişisel mal olarak kabul edilen bu katkı oranı, 01.01.2002 tarihinden sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimi kurallarına göre, hesap edilecek "değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı" miktarlarının tespitinde gözetilecektir. Bunun için, öncelikle iddia ve savunmalar doğrultusunda ...... üyeliğine ve ödemelere ilişkin belgeler, eşlerin katkıda kullandıklarını ileri sürdükleri malvarlıkları (........., bağış vb.) ile mal ayrılığı dönemine ilişkin düzenli ve sürekli gelirlerine (maaş, gündelik, kar payı vb.) ilişkin belgeler bulundukları yerlerden eksiksiz olarak getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde bulundurulmalıdır....

    Mahkemece, davacının katkı payı ve katılma alacağının hesaplanabilmesi için öncelikle yukarıdaki davacının katkı payı ve katılma alacağı oranlarının çarpılacağı miktarlar bulunmalıdır. Bu miktarlar bulunurken, katkı payı alacağı için 01.01.2002 tarihi itibarıyla dava konusu yapılan ....'ta ..... ve.... numaralı,.... Bankasında ise..... ve .....numaralı hesaplar ile.........

      Mahkemece, davanın kabulü ile davaya konu 2726 parsele ilişkin bağ olarak kullanılan tarla niteliğindeki taşınmazın bağ geliri olarak 7.669,85 TL, 1997 model Doğan marka hususi araç yönüyle 500.00 TL ile Mondial marka 2007 model motosiklet yönüyle 375,00 TL katılma alacağı; yine aynı taşınmaza ilişkin boş arazi değeri yönüyle tespit edilen 17.200.00 TL değer artış payı alacağı olmak üzere toplam 25.744.85 TL'nin (dava dilekçesi ve ıslah dilekçesindeki talepler gözönüne alınarak) davalı tarafından alınmak suretiyle davacıya verilmesine karar verilmiştir....

        ispat edilemediğine göre, yerel mahkemece ziynetlerin edinme tarihindeki değerinin, taşınmazın taraflarca bildirilen edinme tarihindeki değerine oranı suretiyle değer artış payı oranının belirlenip, değer artış payı oranının tasfiye tarihindeki sürüm değeri ile çarpılarak değer artış payı alacağının ve taşınmazın sürüm değerinden davacının değer artış payı alacağı düşüldükten sonra kalan miktarın yarısının davacının katılma alacağı olarak hesaplanması ve aracın güncel değerinin yarısının katılma alacağı olarak hesaplanması suretiyle davacının alacağı belirlenerek yazılı şekilde karar verilmesinde ve terditli davalarda kural olarak tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden tapu iptali talebinin reddi nedeniyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde de bir isabetsizlik görülmemiştir....

        DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Değer Artış Payı Alacağı, Katılma Alacağı Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki tapu iptali ve tescil, değer artış payı alacağı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve karşı davanın kabülüne dair ... 6. Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı karşı davacı ... vekili ve duruşmasız olarak davacı karşı davalı ... vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için ... Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden her iki taraf vekili geldiler....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Değer Artış Payı ve Katılma Alacağı ... ile ... aralarındaki değer artış payı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair... 14. Aile Mahkemesince verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde davalı adına satın alınan taşınmazın alınmasında ziynetleri ve ailesi tarafından yapılan yardım ile katkıda bulunduğunu belirterek 5.000,00 TL değer artış payı alacağı ve 10.000,00 TL artık değere katılma alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı ve Katılma Alacağı-Müdahalenin Önlenmesi ve Ecrimisil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından asıl dava konusu tasfiyeye konu 2290 (yeni 10399) ada 94 parsel sayılı taşınmazın değeri ve katkı payı alacağına işletilen faiz yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Somut olayda, mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir. Şöyle ki, 2290 (yeni 10399) ada 94 parsel sayılı taşınmaz için dosya kapsamına alınan değer tespitine ilişkin bilirkişi raporlarında binanın metrekaresinde ve dava tarihindeki arsa ve bina değeri arasında fahiş farklılık olduğu, buna rağmen raporlar arasındaki çelişki giderilmeden son alınan bilirkişi raporuna göre katkı payı alacağı ve katılma alacağının hesaplandığı anlaşılmaktadır....

              Somut olayda, davacının dava dilekçesiyle 10.000,00 TL alacağın tahsilini talep ettiği, 07.12.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle talep miktarını taşınmaz nedeniyle 115.199,47 TL değer artış payı alacağı, 67.048,04 TL toplam artık değere katılma alacağı ile araç nedeniyle 12.0000,00 TL değer artış payı ve artık değere katılma alacağı olmak üzere toplam 194.247,51 TL’ye yükselttiği halde, mahkemece talep aşılmak suretiyle, taşınmaz yönünden 212.898.57 TL değer artış payı alacağı ve 86.422.22 TL katılma alacağına hükmedilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. b- Davacı lehine hükmedilen alacak, değer artış payı ve katılma alacağı niteliğindedir. TMK’nin 239/son maddesinde; “…aksine anlaşma yoksa tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür…” hüküm altına alınmıştır. Yargıtay'ın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihi, karar tarihidir....

                Diğer yandan katkı payı alacağı bakımından TMK.nun 178.maddesinde yazılı 1 yıllık zamanaşımı süresi değil Borçlar Kanununun 125.maddesinde yazılı 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğinden, davalının ıslahla artırılan miktar bakımından zamanaşımı def’inin katkı payı alacağı ile ilgili bu kısım bakımından bir önemi de bulunmamaktadır. Katkı payı ve katılma alacağının dava dilekçesinde ne miktarda oldukları açıklanmadığından davacının katkı payı alacağının belirlenen 55.013,08 TL bölümünün katkı payı alacağına hasredildiği gözetilmelidir. Katkı payı alacağında faize dava veya ıslah tarihinden geçerli hükmedilmesi gerekir ise de davacının talebi tasfiye tarihinden geçerli faize ilişkin olup, mahkemece karar tarihi itibariyle faize hükmedilmesi de doğrudur. Kaldı ki faiz yönünden davacı tarafın bir temyizi de yoktur....

                  Her bir eşin bulunan bu tasarruf oranı, çalışmaları karşılığı elde ettikleri gelirleriyle malın alımına yaptıkları katkı oranı olarak kabul edilerek, tasfiyeye konu malın dava tarihi itibariyle belirlenecek sürüm(rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle katkı payı alacağı miktarları hesaplanmalıdır. Tasfiyeye konu taşınmazın kooperatif üyeliği yoluyla edinilmesi halinde, kooperatife yapılan ödemelerden ve bu ödemelerin isabet ettiği dönemlerden hareketle, mal rejiminin tasfiyesi ile eşlerin alacak miktarları belirlenir. Kooperatif ödemelerinin 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170. maddesi gereğince mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önceki dönemde tamamlanması durumunda, eşler lehine katkı payı alacağı, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden sonraki dönemde tamamlanması halinde ise değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hakkı doğabilecektir....

                    UYAP Entegrasyonu