Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl davada davacı ..., dava konusu 104 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin kendisi tarafından yapıldığının tespitini, TMK'nun 724. maddesince temliken tescilini, tescil talebi olmadığı takdirde bina değerinin tarafına ödenmesini ayrıca arsa bedeli olarak ödediği 180 TL'nin denkleştirici adalet ilkesine göre tahsilini talep etmiştir. Birleştirilen davada ise, 104 ada 12 sayılı parselin elbirliği maliklerinden ... (tereke adına) müdahalenin men'i ve kal isteminde bulunmuştur. Mahkemece, asıl davada temliken tescil talebinin reddine, ikinci kademede 23.617,59 TL bedelin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının ödenen bedelin iadesi konusunda hukuk mahkemesinde dava açmakta muhtariyetine, birleştirilen davada müdahalenin men'i isteminin kabulüne, kal talebinin reddine karar verilmiştir....
Dava, harici satışa dayalı tapu iptali ve tescil, aksi halde alacak isteğine ilişkindir. Kural olarak, 10.07.1940 tarihli ve 2/77 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre harici satışın hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler. Bilindiği üzere geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve eski hale getirmede mal varlığında artış olan tarafın yükümlülüğünün bulunduğunu ifade eder....
Sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, borçlu olunmadığının tespiti, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada Ankara 8. Tüketici ve Yalova 3....
Ödenen miktar, ödendiği tarihten edimin ifasının imkansız hale geldiği tarihteki değerine ulaştırılmalıdır. Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda davacının davalı şirkette pay sahibi olan davalı ... ile davalı ... hesabına yaptığı değişik tarihli ödemelerin 30/06/2005 ve 30/06/2006 tarihlerinde ödendiği kabul edilmiş, bu ödemelerin dava tarihi olan 25/07/2011 tarihindeki TEFE, altın, USD, asgari ücret artışına göre güncel değeri belirlenmiş, anılan rapor mahkemece hükme dayanak alınmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; denkleştirici adalet ilkesine göre tazminat hesabı yapılırken sadece; anılan dört değer esas alınmıştır. Raporda dikkate alınan etkenler, denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplama yapılması için yeterli olmayıp, rapor, hüküm kurmaya elverişli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin ve senetlerin iptali , menfi tespit ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul 7. Tüketici ve Yalova 3....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin ve senetlerin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici ve...3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 8. Tüketici ve ... 3....
Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında tanzim olunan 25/10/2014 tarih İD 6177 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile sözleşme nedeniyle verilen senetler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, peşin ödenen 500,00 TL'nin davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 25.10.2014 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Satım bedelinin iade tarihindeki ulaştığı bedel belirlenirken, ödenen paranın çeşitli ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, ÜFE-TÜFE artış oranları, faiz, altın ve döviz kurlarındaki artışlar, memur maaş ve işçi ücretlerindeki artışlar ve benzeri ekonomik göstergelerin ortalamaları göz önünde tutulmalıdır. Somut olayda; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı tarafından ödenen bedelin, denkleştirici adalet ilkesi uyarınca ifanın imkansız hale geldiği dava tarihindeki ulaştığı değer hesaplanmış, ancak hesaplamada ekonomik etkenlerin tamamı yerine bir bölümü esas alınmıştır. Rapor bu haliyle hüküm kurmaya elverişli değildir....
bedeli adı altında ödenen miktarın taşınmaz payının 1980 yılında piyasa rayiç ederi olduğu yollamasının, zorlama, gerçekçi olmayan bir yollama olup, sebepsiz olarak ödendiği iddia edilen bedelin hakkaniyet ilkesi gereğince ulaştığı gerçek bedeli ararken, yanlış bir veriden yola çıkmanın en büyük hakkaniyetsizlik olacağını, mahkemece hesaplamaya esas alınacak bedelin ödendiği iddia edilen koltuk ve yatak odası takımının 1980 yılındaki ederinin 18/08/2014 tarihindeki ulaştığı gerçek değer olduğunu, mahkemece, dava dilekçesinde davacının ödediğini iddia ettiği 100.000,00TL bedel yönünden aldırılan ek rapora göre her bir davalının geri ödemesi gereken satış bedelinin 2.978,20TL olarak belirlendiğini, bu raporun gerçekçi hesaplama olduğu halde mahkemenin bu raporu hükme esas almadığını ve hükme esas almama gerekçesini de belirtemediğini, mahkemece tapu iptali ve tescil talebi ret edildiği halde, davalı taraf lehine 2022 yılı avukatlık asgari ücret tarifesine göre vekalet ücretine ve yargılama...