Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TERMAL SAĞLIK MERKEZİ” isimli tesiste yer alan ve aşağıda ayrıntıları belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli olan bağımsız bölümlerin devremülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesidir.' şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir....

    kaynaklı ve satın alındığında tespit edilemeyecek nitelikte gizli ayıplar ortaya çıktığını, satışa konu malların, kullanım amacı bakımından değerini ve müvekkilinin ondan beklediği faydaları ortadan kaldıracak şekilde kullanılamaz hale geldiğini, müvekkilinin, dava konusu lastiklerin kullanılamaz duruma gelince davalı şirkete bedel iadesi için şifahi olarak başvurduğunu, davalı yanın lastikler üzerinde yapılan inceleme neticesinde herhangi bir imalat veya işçilik hatası bulunmadığını, hasarın çalışma şartlarından kaynaklandığını öne sürerek iade veya değişimin mümkün olmadığını bildirdiğini, noter ihtarnamesi ile söz konusu lastiklere ilişkin TTK 23/1-c maddesi uyarınca ayıp ihbarı ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin davalıya ihtar edildiğini ancak herhangi bir sonuç alınamadığını, davalı yana ihtarnamenin tebliğinden itibaren tanınan 7 günlük sürenin bitimi olan 01/10/2021 tarihinde yasal olarak temerrüde düştüğünü, tüm bu nedenlerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak...

      Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davacı davalının sağlayıcı olduğu ve Yalova Termal Tatil Hizm. Paz. Tur. Tic. Ltd. Şti.'nin yetkili satıcılığını yaptığı, Kütahya ili, Emet ilçesinde bulunan taşınmaz üzerine yapılacak Emet Termal Palas adlı projeden devremülk satın aldığını, ancak sözleşme şartlarına uyulmaması sebebi ile sözleşmeden caydığını bu sebeple sözleşme bedelinin iadesi amacı ile İstanbul 8....

      DAVALI VEKİLİNİN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; km düşürme işleminin müvekkilinin aracı satın aldığı tarihten önce yapıldığının ortada olduğunu, bilirkişi tarafından tespit edilen 23.000 km düşürülmesi nedeniyle aracın değeri konusunda aşırı bir zarar oluşmayacağının ortada olduğunu, düşük bir zarar sebebiyle TBK 227/3 maddesi gereğince sözleşmeden dönme yerine bedelden indirilmesine karar verilmesinin hakkaniyete daha uygun olacağını, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava; araç sözleşmesinden kaynaklanan ayıp iddiasına dayalı sözleşmeden dönme, bedel iadesi ve tazminat talebine ilişkindir....

      Tüketici ile ... 3. Asliye Hukuk (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -KARAR- Dava, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkindir. ... 3. Tüketici Mahkemesince, davanın taşınmazın aynına yönelik olması nedeniyle taşınmazın bulunduğu ... ... Nöbetçi Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizliğine karar verilmiştir. Karar taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19....

        faizi ile birlikte davalıdan tahsili yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Somut olayda, taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinden cayma hakkı kullanıldığından bahisle ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan ...1. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ...1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 06/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            edildiğinden müvekkilinin sözleşmeden dönme hakkının mevcut olduğunu, müvekkilinin uğradığı zararın davalı tarafından tanzim edilmesi gerektiğini iddia ederek; davanın kabulünü, eser sözleşmesinden dönme talebinin kabulü ile ürünlerin davalı şirket tarafından masrafları davalıya ait olmak üzere iade alınarak ödenen bedelin ödendiği tarihten itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

              Davacı tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunma hakkı olduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmakla, oy birliği ile aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir....

              Tüketici Mahkemesi ile ... 4. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -KARAR- Dava, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi, verilenlerin iadesi istemine ilişkindir. ... 2....

                UYAP Entegrasyonu