İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; devre mülk sözleşmesinin şartlarının yerine getirilmediği iddiasına dayalı olarak sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. 6502 sayılı yasa m.50'de devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri düzenlenmiş olup 50/2 maddesinde; Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Taraflar arasındaki sözleşme adi nitelikte düzenlenmiştir. Sözleşme incelendiğinde satıcının Termal Saray T3 A.Ş. alıcının T1 olduğu, Kuşadası Otel işletmeleri Turizm İnş. Tic. A.Ş.'ye ait Yalova ili, Termal İLÇESİ, Killiorman mevkii, G22D14C2D 424 ada, 23, 25, 27 parsellerin 7/3650 hissesinin satışının vaat edildiği görülmüştür....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının mahkemede ikame ettiği davada davalı şirket ile akdettiği sözleşmenin iptalini ve 54.000 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödenmesini talep ve dava ettiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde yazılı iddia ve taleplerini kabul etmediklerini, taraflar arasında akdedilen devremülk/hisseli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden sonra tapuda dava konusu taşınmaz mülkiyetinin nakleden satış akdini yapmış olduğunu, bu durumda geçerli olan taşınmaz satım sözleşmesinin mevcut olduğunu, taraflar arasındaki akdi bağın bundan ibaret olduğunu ve tüketicinin korunması hakkında kanun hükümlerinin uygulanma olanağının ve davacının bu kanundan doğan cayma ve dönme hakkının bulunmadığını, davacının cayma ve dönme hakkının olduğunun kabul edilse dahi, süresi içerisinde kullanılmadığından davanın reddini talep etmiştir. III....
Tüketici ile Yalova 4. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dava, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi, verilenlerin iadesi istemine ilişkindir. İstanbul 5....
Yukarıda açıklanan nedenlerle ve HMK'nın 355. maddesi gereğince, kamu düzeni ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, davacının istinaf talebinin kabulü ile kamu düzeni de gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri ve bu sözleşmelerle birlikte düzenlenmiş olan yeniden satım, değişim ve ilgili diğer tüm sözleşmeler cayma hakkının kullanılması ile birlikte kendiliğinden sona erer. (7) Tüketicinin ödeyeceği bedel, kısmen veya tamamen satıcı veya sağlayıcı ile kredi veren arasındaki anlaşmaya dayanılarak bir kredi veren tarafından karşılanıyorsa, tüketicinin sözleşmeden cayması ve buna ilişkin bildirimin cayma süresi içinde ayrıca kredi verene de yöneltilmesi hâlinde, bağlı kredi sözleşmesi de herhangi bir tazminat veya cezai şart ödeme yükümlülüğü olmaksızın sona erer. (9) Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, sözleşme bedelinin yüzde ikisine kadar tazminat talep edebilir....
Mahkemece, davanın kabulü ile, 24.500,00-TL‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Uyuşmazlık, taraflar arasında yapılan devremülk satış sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Ancak taraflar arasında düzenlenen devremülk satış sözleşmesinin tapuda resmi şekil şartına tabi olmasına rağmen bu şekil şartına uyulmadığından geçersiz olduğu, mahkemece geçersiz sözleşme nedeniyle de davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda geçersiz satış sözleşmesi nedeniyle taraflar yalnızca aldıklarını iade ile yükümlüdür. Davacı geçersiz sözleşmeye dayalı olarak cezai şart ve sair taleplerde bulunamaz....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Eskişehir Tüketici Mahkemesi ile Yalova 3. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkindir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; devremülk sözleşmesinin feshi ve bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermek için yeterli değildir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu kapsamda, somut dosyada; davalı taraf cevap dilekçesinde ve aşamalardaki savunmalarında, dava konusu devremülkte davacı tarafından yapılan konaklamaların hesaplanarak sözleşme bedelinden indirilmesini talep etmiştir....
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu oturma grubunun ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın gizli ayıp olup olmadığı ve süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı, davacının mobilyanın ayıpsız benzeri değiştirilmesi ve terditli olarak bedel iadesi talebinin haklı olup olmadığı noktasındadır. Davanın Hukuki Niteliği: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı ayıp iddiasına dayalı bedelin iadesi istemine ilişkin tazminat davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 227. maddesindeki; "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme....
KARAR Davacı, davalı ile 18/01/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 8.000 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 18.01.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 8.000 TL'nin avans faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....