Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ile Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, devremülk sözleşmesinden cayma hakkı kullanıldığından bahisle ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dörtyol 1....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2020 NUMARASI : 2019/904 ESAS, 2020/702 KARAR DAVA KONUSU : Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar KÜÇÜKALİ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile T5 T5 Şti. arasında 18/05/2014 tarihinde YLV3819 numaralı Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi isimli 18.500,00- TL bedelli devremülk sözleşmesi imzalandığını, 18/06/2014 tarihinde müvekkili ile Şifa Tur arasında YLV3819A numaralı bir devremülk sözleşmesi...

    Tüketici bu haklardan birisini kullanmakla seçim hakkını kullanmış olur ve artık tercihini değiştiremez. Çünkü satıcı kayıtsız şartsız bildirilen tercihi yerine getirmek zorundadır. Bu nedenle tüketicinin seçim ... bir kez kullanılmakla sona ermekte ve onun yerine geçmektedir. (Tüketici hukuku, Prof Dr. İ. ... ... 2.baskı, sayfa 161) Öyle olunca mahkemece tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemini seçtiği kabul edilmeli ve ıslah dilekçesinin seçimlik hakka ilişkin kısmının dikkate alınmaması gerekir. Mahkemece, ıslah dilekçesinde belirtilen arızalarda dikkate alınarak; sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkını kullandığıda dikkate alınmak süretiyle; 25.5.2004 tarihinde satın alınan aracın ... süresi içinde meydana 2006/16777 2007/4240 gelen arızalar sebebiyle 4077 sayılı yasanın 4. maddeleri ile ......

      DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı tarafın beyanlarının aksine müvekkili şirket 3431 nolu devre mülk sözleşmesi kapsamında müvekkili şirket edimlerini ifa ettiğini ve sözleşme geçerli olarak uygulamaya geçildiğini, 3431 nolu sözleşmede de teslim tarihi sözleşme tarihinden sonra olup ilgili maddeler ve içtihatlar çerçevesinde malın tüketiciye teslim edilmesi hususu dikkate alınması gerektiğini belirtip, usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME-GEREKÇE: Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali ile bedel iadesi ve senetlerin iptali istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355....

      Davacı bu hakkını, sözleşmeden dönme, ödediği bedelin iadesi şeklinde kullandığından ve dava konusu mobilyaların ayıplı olduğu anlaşılmakla, ayıplı malın iadesi ile satış bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 7.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Ancak-----mevcut bilirkişi raporları incelendiğinde davacının bedel iadesi talebinin değerlendirilmediği, ürünlerin kullanılmış olması ve yenileri ile de değiştirilmiş bulunması karşısında bedel tenzili hususunda hiçbir hesaplama yapılmadığı ve bu hususta ek rapor taleplerinin mahkemece yerine getirilmediği de anlaşılmaktadır....

          Mahkemece, davanın kabulüne ürün kullanım bedeli 150.00 YTL'nın mahsubu ile ürün bedeli 1.650.00 YTL'nın ayıp ihbar tarihi 5.9.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı arasında 4.11.2006 tarihli koltuk satış sözleşmesi yapıldığı davacının davalıya yargılama aşaması dahil 1.800.00 YTL ödediği, dava konusu koltukların ayıplı olup, davacının yasal sürede ayıp ihbarında bulunduğu dosya içeriği ile sabit olduğu gibi bu hususlar mahkemeninde kabulündedir. Satılan ürünün ayıplı olması halinde tüketici 4077 Sayılı Yasanın 4.ncü maddesi gereğince, bedel iadesi içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketici bu haklardan istediğini kullanabilir. Somut olayda davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanmıştır....

            Geçersiz olan bu sözleşmeye dayanılarak devre mülk hakkının tapu siciline tescili istenemeyeceğinden, davacının tescil talebinin reddinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. Ancak; Az yukarıda sözü edildiği üzere dayanılan sözleşme geçersiz olduğundan, bu sözleşmeye dayanılarak tescil istenemez ise de, geçersiz sözleşme nedeniyle verilenlerin sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca iadesi talep edilebilir. Sözleşmede yazılı bedel 37.500.000 TL’dir. Somut uyuşmazlıkta davacıya bu bedelin aynen iadesi halinde adalet duygularının zedeleneceği, diğer taraf yararına adil olmayan sonuç yaratılacağı açıktır. Bu bakımdan davacıya iadesi gereken bedelin sözleşme tarihinden dava tarihine kadar yöntemince güncelleştirilerek bulunması ve bulunacak o bedelin hüküm altına alınması gerekir. Ne var ki, bilirkişiler güncelleştirme metoduna uygun hesaplama yapmamış, devremülk hakkının dava tarihindeki rayiç tutarını bularak sonuca ulaşmıştır....

              Sulh Hukuk Mahkemesi ile Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalı ile devremülk sözleşmesi imzalayan davacının, davalının sözleşme şartlarına aykırı davranması sebebiyle ödediği bedelin iadesi istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın devre mülk sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle tüketici mahkemesinin görevli olduğugerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Tüketici Mahkemesince, ayni hak tesis eden devremülk sözleşmelerinin Kat Mülkiyeti Kanununun 57 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, bu nedenle davanın sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın çözümünde Kat Mülkiyet Kanununun değil, genel hükümlerin uygulanması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK' nın 353. Maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. Dava; ayıplı araç nedeniyle, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile uğranılan zararın giderilmesi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin kabulüne, sair taleplerinin reddine karar verilmiştir. Dosyanın istinaf sebepleri ile birlikte HMK nun 355. maddesi çerçevesinde incelenmesi sonucunda; Davacının talebinin ayıplı araç nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile birlikte uğradığı maddi zararların giderimi talebine yönelik olduğu, aracın kilometresinin düşürülmesi nedeniyle, aracın ayıplı olduğu, söz konusu ayıptan satıcının ayıbı bilmese dahi sorumlu olduğu, ancak ilk derece mahkemesinin, davacının ıslah dilekçesinde, maddi zarara yönelik talebinin de bulunduğu dikkate alındığında, ilk derece mahkemesinin davacının taleplerinden bir kısmı hakkında hüküm kurmadığı anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu