Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin feshi ve ödenen bedelin iadesi talepli açılan davada devremülk sözleşmesine konu taşınmaz üzerine tedbir konulması talebinin yerinde olup olmadığı, HMK.'nun 389.maddesinde öngörülen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarındadır. İlk derece mahkemesince, HMK.'nun 389.maddesi gereğince yalnızca dava konusu taşınmaz üzerine tedbir konulabileceği ve eldeki davanın alacak isteminden kaynaklı olması nedeniyle reddedildiği ve bu kararın istinaf edildiği anlaşılmıştır. HMK 389. maddesinde "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." hükmünü düzenlemiştir. HMK.'nun 390....

Mahkemece, Davanın KABÜLÜ ile;Taraflar arasında imzalanan 21/12/2014 tarih İD 07206 Sayılı devremülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Bu sözleşmeye bağlı olarak düzenlenen toplam 28.000,00-TL tutarındaki senetler yönünden davacının davalılara borcunun bulunmadığının tespitine, 250,00-TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş; hükmün davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 21.12.2014 tarihli İD 07206 no lu devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve imzaladığı senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

    Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu; satıcı mülkiyetindeki Hatay İli, Erzin İlçesi, Dümbürdek Mevkii, 363 Parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilmekte olan “ERZİN UMAR SAĞLIK TERMAL MERKEZİ” isimli tesiste yer alan ve ayrıntıları aşağıda belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli olan bağımsız bölümlerin devremülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesidir.' şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

      Bu yetkisizlik kararı taraflarca istinaf yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşmiş ve dava dosyası HMK 20/1 maddesi uyarınca ilgili mahkemeye gönderilmiştir. DAVANIN GÖNDERİLDİĞİ MAHKEME TARAFINDAN YAPILAN İŞLEMLER: Yetkisizlik kararı üzerine dosya kendisine gönderilen Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce dava 2020/601 Esas sırasına kaydedilmiş, mahkemece yapılan yargılamada davalı taraflarca süresinde ve usulüne uygun şekilde yapılmış bir yetkisizlik itirazı bulunmadığı, dava konusu ihtilafın ve davacı talebinin taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu, taşınmaz aynına ilişkin olmadığı, davanın hukuki niteliği gereği kesin yetki kuralı teşkil etmeyen ve süresi içerisinde ileri sürülmeyen yetki itirazı üzerine mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği de nazara alınarak davanın Bursa 4.Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği takdir ve kanaatine varılarak ( Benzer mahiyette Yargıtay 20....

      Hukuk Dairesinin 21/02/2019 tarihli 2018/6789 Esas 2019/2271 Karar sayılı ilamında " devremülk satış sözleşmesinin feshine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı araştırılarak taraf delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Devremülk satış sözleşmesinin feshinin koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde davacı üzerinde yer alan tapunun sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekeceğinden, iadesi gereken taşınmazın Yalova ilinde yer alması nedeniyle taşınmazın aynına ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemeleri HMK.'nun 12/1 maddesi gereğince kesin yetkili olduğu gözetilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiği ...." tespitini yapılmıştır. Bu haliyle taşınmazın aynına yönelik bir hüküm kurulacağından HMK.'daki kesin yetki kurallarının uygulanması ve taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu kabul edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin ve senetlerin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ...14.Tüketici ve ...3....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin ve senetlerin iptali ,borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 9. Tüketici ve ... 3....

          İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketicinin satıcıya karşı açmış olduğu devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davacının aktif husumeti bulunmadığından bahisle davanın reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamında yapılan incelemede; davaya konu feshi talep edilen sözleşmeye bağlı olarak davacıya devre mülkün tapusunun verilmiş olduğu görülmektedir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince davanın sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebine ilişkin olduğu düşünülerek; 6100 sayılı HMK'nın 114.maddesi gereğince dava şartları anlamında inceleme yapılmış olsa da, taşınmaz tapusunun davacı adına tescil edildiğinin ve mahkemenin yetkili olup olmadığının da göz ardı edilmemesi gerekmektedir....

          Bu durumda, taraflar arasında mevcut devremülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devremülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçersiz olan sözleşmenin geçerli hale geldiği, devremülk sözleşmesinin, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşme olduğu ve eldeki davaya konu sözleşme kapsamında tecrübe ve muayenenin gerçekleşmediği, tecrübe ve muayene gerçekleşmediği müddetçe davacının cayma hakkını kullanabileceği gözetilerek, davacı tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmelidir....

          TERMAL SAĞLIK MERKEZİ” isimli tesiste yer alan ve aşağıda ayrıntıları belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli olan bağımsız bölümlerin devremülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesidir.' şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir....

            UYAP Entegrasyonu