WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk derece mahkemesince, 14/02/2017 tarihli İB 208753 nolu devremülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline,sözleşme sebebi ile davacı tarafından ödenen 13.547,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine ve davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiş, davalı tarafça karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur....

ödenen 13.000,00- TL'nin ödeme gününden itibaren işlemiş ticari avans faizi ile birlikte müvekkiline iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

GEREKÇE Dava, taraflar arasındaki devre mülk sözleşmesinin cayma hakkının kullanılmış olmasından kaynaklı feshi ile sözleşme gereği davalıya ödenen bedelin davacıya iadesi talebini içermektedir. 14.11.2015 tarihli dava konusu "Devre Mülk Satış Sözleşmesi" incelendiğinde, satıcının davalı T3 alıcının ise davacı olduğu, sözleşme konusunun Sakarya ili, Taraklı ilçesi, Yukarıcay mevkii, 30- 31 ada 3168 parsellerde kayıtlı buluna arsa üzerine inşa edilecek T3 tesislerine ait değişik dönem devre mülk olduğu anlaşılmaktadır. Devremülk hakkı 634 sayılı KMK'nın 57. ve devamı maddelerinde düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olup, bu hak gayrimenkul hisse devri vaadini de içerdiğinden devrin anılan yasa hükmü ile Türk Medeni Kanunu 706, TK'nın 237, Tapu Kanununun 26 ve Noterlik Kanun'unun 89 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri geçersizdir....

Noterliğinin 21/02/2019 tarih ve 1277 yevmiye sayılı vekaletnamesinin düzenlenerek davalıya teslim edildiğini, bedelin ödenmesine rağmen davalının bugüne kadar sözleşmeden kaynaklı edimlerini yerine getirmediğini, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan fahiş aidatları bugüne kadar eksiksiz ödediğini, buna rağmen 2015 yılından beri sadece bir sefer devremülk hakkını kullanabildiğini, müvekkilinin devremülk hakkını kullanma taleplerinin her defasında reddedildiğini, bu nedenlerle müvekkili adına tescil edile devremülk tapusunun iptali ile davalı adına tesciline ve 22/03/2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptali ile bu sözleşme gereğince ödenen 17.000,00 TL'nin, 16/02/2019 tarihli devremülk sözleşmesinin iptali ile davalıya ödenen 14.000,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK'nın 6/1. maddesi uyarınca "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."...

    Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK'nın 6/1. maddesi uyarınca "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."...

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusunun resmi şekilde yapılması gereken devremülk satış sözleşmesinin iptali olup, talebin bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince ödenmesi talebine ilişkin olduğu, ilk derece mahkemesince yetkisizlik kararı verildiğini, ancak davacı taraf olarak tapu iptali ve tescil taleplerinin bulunmadığını, mahkemenin sözleşmenin iptaline karar verip, bedelin iadesine hüküm kurmasının yeterli olduğunu, karşı taraf isterse yeni dava veya karşı dava açıp, sözleşme iptal edildiğinden gayrimenkulün tapusunu isteyebileceğini, ancak karşı tarafın böyle bir talebi olmamasına rağmen mahkeme tarafından taleple bağlı kalınması gerekirken, talepten fazlaya hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir....

      nin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 01.03.2009 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taraflar arasında 01.03.2009 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanımına ilişkin sözleşmede düzenlemenin yer almadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Somut olayda, dava devremülk sözleşmesinden cayma hakkı kullanıldığından bahisle ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan Kocaeli 8. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Kocaeli 8. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Bedelli devremülk sözleşmesinin iptalini, sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığını tespitini ve ödediği 6.400,00 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....

            UYAP Entegrasyonu