Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bakırköy 6.Tüketici Mahkemesince, davacının tapu iptal ve ödenen bedellerin iadesi talebinin bulunduğu, davanın tapu iptal ve bedel iadesi talebi hakkında olduğu, sözleşmenin iptali ve ödenen bedellerin iadesinin tapu iptali sonucunu doğuracağı ve husumetin kesin yetkili mahkeme tarafından karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesince ,dava konusu ihtilafın ve davacı talebinin taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu, taşınmaz aynına ilişkin olmadığı, davanın hukuki niteliği gereği kesin yetki kuralı teşkil etmeyen ve süresi içerisinde ileri sürülmeyen yetki itirazı üzerine mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Devre Mülk Hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

    Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; tüketicinin ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemiyle açtığı davada, somut olayın özelliklerine göre bedel iadesine karar verilmesinin taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesini bozar mahiyette olduğu ve iyi niyet kuralları ile bağdaşmayacağı, bu nedenle tüketicinin diğer seçimlik haklarından ayıp oranında bedel indirimi ve ücretsiz onarım isteme haklarının da değerlendirilmesi gerektiği yönündeki bozma kararına uyulmasının ayıplı mal bedelinin iadesine karar verilememesi yönünde davalı taraf lehine kazanılmış hak doğurup doğurmadığı noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle kazanılmış hak kavramına kısaca değinilmesinde fayda vardır. Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda (HUMK) ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu’nda (HMK) “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır....

      Bilgisayar iade edildiği takdirde satış bedelinin iadesi borcu muaccel hale gelecektir. Bilgisayar iade edilmediği sürece satış bedelinin iadesi istenemeyecektir. ... çoğunluk mahkemenin bilgisayarın geri verilmesi ... ile bedelin iadesine dair hükmünü usul ve yasaya uygun bularak bozma nedeni kabul etmemiştir. Diğer bir deyişle satıcının bedel iadesi borcunun bilgisayar iade edildiğinde muaccel hale geleceğini kabul etmiştir. Davacı halen bilgisayarı iade etmediğinden davalının bedel iadesi borcu muaccel hale gelmemiştir. Bu durumda bilgisayarın iadesine ilişkin yükümlülük yerine getirilmediği için bedel iadesi istenemediğine göre bunun fer'i olan faizinde istenmesi mümkün değildir. Aksinin kabulü temerrüt müessesinin temel ilkelerine aykırı bir sonuç doğurur. Her ne kadar davacı ihtarnamesinde bilgisayarı iadeye hazır olduğunu bildirmişsede, bilgisayarı fiilen iade etmemiştir. Halen davacının zilyedliğinde ve tasarrufunda bulunduğu sabittir....

        Mahkemece, davanın kabulü ile taraflar arasında yapılan 21/07/2013 tarih ve 9619, 21/07/2013 tarih ve 9620, 30/06/2013 tarih ve 9593 sayılı Devremülk Satış Vaadi Sözleşmelerinin ayrı ayrı feshine, 26.700,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tarafından imzalanan Devremülk Satış Sözleşmesinin feshi ve ödediği bedelin iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki Devremülk Satış Sözleşmeleri imzalanmıştır. Söz konusu sözleşmeler incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu iki tane sözleşme gereği iki taşınmaza ilişkin payın tapusu dava tarihinden önce 09.12.2013 tarihinde davacıya verildiği görülmüştür....

          A.Ş. ile yapılan 07.09.2012 tarihli devremülk sözleşmesi bu sözleşmeye devrolmu, dönem değişikliği yapılmış ve ek ödeme planı düzenlenmiştir. O halde, davalı ... Otel İşletmeleri Tur. İnş. Paz. A.Ş.’nin malik-sağlayıcı olarak yer aldığı ilk sözleşmenin ikinci yapılan bu sözleşmeye devredildiği görülmekle her iki davalı arasında organik bağ bulunduğu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davalı ... Otel İşletmeleri Tur. İnş. Paz. A.Ş. yönünden davanın husumetten reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Davalı Termal ... Otel İşletmeciliği Turizm İnşaat Pazarlama A.Ş. temyiz itirazları bakımından; Dava, davacı tarafından imzalanan devremülk satış sözleşmesinin feshi ve borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki devremülk satış sözleşmeleri imzalanmıştır. Söz konusu sözleşmeler incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu yapılan sözleşmeden önce davacının davalı ......

            ve satış bedelinin iadesi talep edilmekle dava dilekçesinin sözleşmeden dönme beyanı yerine geçtiği ve sözleşmenin dönme ile sona erdirilmesini sağladığı, yukarıda atıf yapılan yargı içtihadının da bu yönde olduğu ve satım sözleşmesine de uygulanabileceği, tüm bu sebeplerle taraflar arasındaki sözleşmenin ayıp nedeniyle davacının (dava dilekçesi ile) dönme yönünde seçimlik hakkını kullanması ve bu beyanın dava dilekçesinin tebliği ile davalıya yöneltilmiş olması nedeniyle sona erdiği, yine bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere dava konusu cihazdan davacının mevcut durumu itibariyle yararlanmasının mümkün olmaması nedeniyle davacının sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanmasının somut olayda dürüstlük kuralına ve hakkaniyete uygun olduğu, tarafların birbirinden aldığı/verdiği edimleri geri iade etmesi/alması gerektiği kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              ve satış bedelinin iadesi talep edilmekle dava dilekçesinin sözleşmeden dönme beyanı yerine geçtiği ve sözleşmenin dönme ile sona erdirilmesini sağladığı, yukarıda atıf yapılan yargı içtihadının da bu yönde olduğu ve satım sözleşmesine de uygulanabileceği, tüm bu sebeplerle taraflar arasındaki sözleşmenin ayıp nedeniyle davacının (dava dilekçesi ile) dönme yönünde seçimlik hakkını kullanması ve bu beyanın dava dilekçesinin tebliği ile davalıya yöneltilmiş olması nedeniyle sona erdiği, yine bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere dava konusu cihazdan davacının mevcut durumu itibariyle yararlanmasının mümkün olmaması nedeniyle davacının sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanmasının somut olayda dürüstlük kuralına ve hakkaniyete uygun olduğu, tarafların birbirinden aldığı/verdiği edimleri geri iade etmesi/alması gerektiği kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Bunun sonucu olarak, yürürlükteki Kanun’a göre tüketici, satış sözleşmesinden dönme veya bedelden indirim isteme haklarından birini kullanması halinde kredi verene başvuruda bulunabilecektir. Bu kapsamda, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 30, f. 4, c. 2’ye göre “Tüketicinin bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde bağlı kredi de bu oranda indirilir ve ödeme planı buna göre değiştirilir. Tüketicinin sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, o güne kadar yapmış olduğu ödemenin iadesi hususunda satıcı, sağlayıcı ve kredi veren müteselsilen sorumludur.” hükmü düzenlenmiştir. Her ne kadar yürürlükteki kanun hükmünde de açıkça kredi ödemelerinin durdurulabileceğinden söz edilmese de tüketiciye tanınan seçimlik hakların niteliği gereği bu sonuca ulaşılmaktadır....

                  Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise; alıcı ancak, sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." Yasal düzenleme açıklanan şekilde olup dosya kapsamına göre, davacının seçimlik hakkını aracın tamiri yönünde kullanarak aracı davalıya bıraktığı, aracın dava tarihinden önce tamiri yapılarak onarıldığı ve davacıya davadan önce teslim edildiği sabittir. Seçimlik haklar yenilik doğurucu haklardan olup bir kez kullanılmakla tükenen ve geri alınamayan haklardandır. Davacının ihtilafa konu olan ayıplı motosikletin onarımını seçerek ücretsiz onarım hakkını kullandığı ve seçimlik hakkını tükettiği, dava tarihinde devam eden bir arızanın/ayıbın bulunmadığı, bu nedenle sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kullanılamayacağı sonuç ve kanaatine varılmakla davacının sözleşmeden dönme ve ücret iadesi talebinin reddine karar verilmiştir....

                    Buna göre yüklenicinin temel borcu, yükümlendiği işi sözleşmeye, amacına uygun tamamlayarak teslim etmek, iş sahibinin temel borcu ise iş bedelini ödemektir.Sözleşmeden dönme, sözleşmeyi sona erdiren ve tarafların iradelerine bağlı sebeplerden birisidir. Bedel karşılığı eser sözleşmelerinde dönme beyanı tek taraflı bozucu yenilik doğuran bir irade beyanı olduğundan, karşı tarafa ulaşması ile hukuki sonuçlarını doğurur (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 17/03/2010 gün, 2010/98-1538 sayılı kararı). Fesih veya dönme sözcüğü kullanılmasa da iş bedelinin geri istenmesi gibi dönme iradesini gösteren beyanlarda bulunulmuş ise sözleşmeden dönme iradesinin bildirildiğinin kabulü gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10/02/2010 gün, 2010/19-38 ve 2010/69 sayılı kararı)....

                      UYAP Entegrasyonu