Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu araç yönünden sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talepli olarak açtıkları dava sırasında yargılama devam ederken aracın üçüncü kişiye satılması nedeniyle dava ıslah edilerek ayıplı oranında satış bedelinden 20.000,00- TL ayıp oranında bedel indirimi talep edildiğini, mahkemenin ise dava konusu araç yönünden dava dilekçesi ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep edildiği, seçimlik hak yenilik doğurucu hak olduğundan kullanmakla tüketildiği daha sonra ıslah suretiyle veya aracın üçüncü kişiye satışının yapılması halinde tüketilen hakkın tekrar gündeme gelemeyeceği, dirilemeyeceği gerekçesiyle davanın konusuz kaldığına karar verdiğini, davacının Karaman 1....

ve sözleşme incelenip değerlendirilmek suretiyle ayıbın niteliği ile davacı iş sahibinin sözleşmeden dönme ve ayıplı imalâtın giderilmesi için tazminat istemekte ya da bedelde indirim veya ücretsiz onarım istemekte haklı olup olmadığı, miktarı ile ilgili gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi yerine, talimat yoluyla alınan teknik konularda uzmanlığı bulunmayan hukukçu bilirkişinin raporuna itibar edilerek davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....

    Kişiye devir ve teslimi nedeniyle tesliminin mümkün olmadığı gibi davacı tarafın sözleşmeden dönme talebinin yerinde olduğu, sözleşmeden dönme ile tarafların aldıklarını birbirlerine vermekle yükümlü olduğu, davacı tarafın bedel iadesi talebinde davalının temerrüt süresinin tebliğden itibaren 7 günlük sürenin dolmasından sonra başlayacağı, alacağın likit olması ve davalının itirazında haksız olması nedeniyle icra inkar tazminat şartının oluştuğu, kötüniyet tazminatının yasal şartlarının oluşmadığı, davalı tarafın, sözleşme hükümleri de dikkate alınarak, davacı tarafça ödenen paranın cezai şarta ilişkin ödeme olduğuna yönelik savunmalarına itibar edilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, Davalının Büyükçekmece ...... İcra Müdürlüğünün .........

      Mahkemece yapılan yargılama sonucu; "davanın kabulüne" dair verilen 30/06/2020 gün ve 2019/523 E.-2020/163 K. sayılı karar, taraf vekillerince istinaf edilmekle, istinaf incelemesi sonucu Dairemizin 18/11/2020 gün ve 2020/1275 E.-2020/1944 K. sayılı kararı ile özetle, "...Bu itibarla, yukarıdaki Yargıtay kararlarına göre somut olay değerlendirildiğinde, her ne kadar taraflar arasında adi yazılı şekilde yapılan devremülk satış sözleşmesi geçersiz ise de, yerel mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, dava konusu devremülk tapusunun davacıya devredildiği anlaşılmış olmakla, geçersiz olan sözleşme geçerlilik kazanacağından, şu durumda yerel mahkemece öncelikle, yapı kullanma izin belgesi ile kullanıma ilişkin iskan ruhsatının olup olmadığı, inşaatın tamamlanıp tamamlanmadığı ve devremülk satış sözleşmesinin feshine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı (yapı kullanma izin belgesi, iskan ruhsatı ve onaylı mimari proje ile varsa tadilat projelerinin de keşif öncesi ilgili yerlerden eksiksiz olarak...

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının ödediği miktarın 9.500,00 TL olmasına ve bu değerinde kabul edilmiş olmasına rağmen usul ve yasaya aykırı olarak güncel değer hesaplaması yapıldığını, bu değer üzerinden de davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenilmiştir. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dairemizce HMK'nın 355.maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; devremülk sözleşmesinden kaynaklı ödenen bedelin iadesi menfi tespit ve tazminat istemine ilişkindir....

      Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK'nın 2. ve TBK'nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde bedel iadesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici mah.sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Tüketici ve ... 2....

          KARAR Davacı, davalı ile devremülk sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede belirtilen tarihte devremülkün teslim edilmediğini, bu nedenle hakkını kullanamadığını, sözleşme uyarınca davalının belirleyeceği başka bir termal tesiste konaklama hakkı da verilmediğini, sözleşmeden dönmek istediğini belirterek davalıya ... olduğu 17.500,00-TL'nin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın kabulü ile; taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinden cayma hakkının kullanıldığının tespiti ile 17.500,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödediği bedelin iadesi istemine ilişkindir....

            Davacı iş sahibi ruhsat alma yükümlülüğünü yerine getirmemiş ve tek taraflı irade beyanıyla sözleşmeyi feshetmiştir. Bu durumda sözleşmenin 8. maddesine göre davacı iş sahibinin dönme cezası ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Sözleşmenin feshinde davalı yüklenici şirketin bir kusuru bulunmadığına göre, davalı yüklenici şirket sözleşmenin 8. maddesinde belirtilen dönme cezasını mahsup etmekte haklıdır. Sözleşmenin 8. maddesinde inşaat başlamadan önce sözleşmeden dönen iş sahibinin %10 oranında ceza ödemesi kararlaştırılmıştır. Aynı maddede inşaatın başlamasından sonra dönme halinde oran %30'a çıkarılmıştır. Bu olayda ruhsat alınmadan ve inşaat başlamadan önce davacı iş sahibi sözleşmeden döndüğüne göre %10 oranında dönme cezasıyla sorumludur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca ve davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile 23.01.2011 tarihinde devremülk satış sözleşmesi imzaladığını, 6.700,00 TL ödeme yaptığını, devremülk tapusunun bugüne kadar verilmediğini belirterek 23.01.2011 tarihli devremülk sözleşmesinin iptali ile sözleşmede 30.08.2013 tarihinde kadar teslim gerçekleşmediğinde bedel iadesinin 15.000,00 TL olarak yapılacağının belirtilmesi nedeniyle 15.000,00 TL'nin 30.08.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                UYAP Entegrasyonu