Devre eve ilişkin 31/07/1992 tarihli Devre Tatil Sözleşmesinin Feshine; 25.128,71 TL devre tatil bedeli alacağının; 5.000,00 TL'sinin dava tarihinden 20.128,71 TL'sinin ıslah tarihi olan 01/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine; karşı davanın reddine ... " karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
KARAR Davacı, davalı ile 17/12/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 17.12.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini ve sözleşme sebebiyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
KARAR Davacı, davalı şirket ile devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 9.600 TL bedeli ödediğini, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek sözleşmenin iptalini, yaptığı ödemenin iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile, taraflar arasında imzalanan 09/02/2013 tarihli 3394 sayılı devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, 9.600,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 09.02.2013 tarihli 3394 no'lu devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
KARAR Davacı, davalı ile 13/12/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 200 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 13.12.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 200 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden ötürü borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
KARAR Davacı, davalı şirket ile 30/09/2012 tarihinde 8709 no'lu devre mülk satış sözleşmesi ve senetleri imzaladığını, 11.300 TL ödediğini, geriye kalan kısmını taksitlendirdiğini, 18 adet toplam bedelleri 6.200 TL bedelli bonoları imzaladığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek devremülk satış sözleşmesinin iptalini, sözleşme sebebiyle imzalanan senetlerin iptalini, 11.300,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....
Devre eve ilişkin 04/09/1990 tarihli Devre Tatil Sözleşmesinin Feshine; 21.819,36 TL devre tatil bedeli alacağının; 5.000,00 TL'sinin dava tarihinden 16.819,36 TL 'sinin ıslan tarihi olan 01/11/2019 tarihiden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, Karşı davanın REDDİNE ... " karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı/karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Taraflar arasında imzalanan 27.02.2016 tarihli Hisseli Gayrimenkul Satış sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde "İş bu sözleşmenin konusu Yalova İli Termal İlçesi Killi Orman Mevkii G22D14C2D pafta 424 ada 23, 24 ve 27 parsellerinden birinin üzerinde kurulu bağımsız bölümlerden birinin 7/3650 hissesinin satışı, satış bedeli, teslimi, site aidatı, resim, harç ve vergilerin ödeme koşulları ile ilgili alıcı ve satıcı arasındaki karşılıklı taahhütleri kapsar." şeklinde ifade edilen hükümle tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği (Y.13. HD. 21.6.2018 T, 2016/8215- 2018/6992 sy.k) anlaşılmaktadır....
Devre mülk satın alan kişinin tüketici, diğer tarafın satıcı olduğu durumlarda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50.maddesi ile ilgili yönetmelikteki hükümlere uyulması da gerekecektir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 57.vd maddeler, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50’nci maddesi ve Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği ile devre mülk hakkının 7 günden az olmayan bir süre için imzalanan devre mülk sözleşmesinin resmi senede eklenip tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesiyle kurulacağı, aksi resmi senette kararlaştırılmadıkça devre mülk hakkının bağlı olduğu pay, devrelerinin sayı ve süreleri esas alınarak eşit bir biçimde belirleneceği, sağlayıcı veya satıcı tarafından bir ön bilgilendirme formunun tüketiciye verilmesinin zorunlu olduğu, tüketicinin cayma hakkını noterlikler aracılığıyla satıcı veya sağlayıcıya yöneltilmesinin gerektiği düzenlenmiştir....
Devre Tatil tanıtımı amacıyla götürüldüğünü, hiç niyeti yokken psikolojik baskı yapılarak yılda yedi günlüğüne toplam 10.500 TL'lik Devre Mülk Sözleşmesi imzaladığını, sözleşme bedelinin tamamını ödediğini, 04/08/2015 tarihli cayma bildirimini davalıya gönderdiğini, bu güne kadar tatil hizmeti almadığını belirterek 23/05/2014 gün MİEMT949 sayılı Sözleşmenin feshine, ödemiş olduğu 10.500 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, tapunun davacıya devredildiğini ve fesih gerekçelerinin oluşmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın kabulüne, Taraflar arasında imzalanan 23/05/2014 gün MİEMT949 sayılı ....l .... Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin feshine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, davacı tarafından imzalanan devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesine ilişkindir. Taraflar arasındaki 23.05.2014 tarihli devremülk satış sözleşmesi imzalanmıştır....
Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra ,davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 20.8.2004 tarihli devre tatil sözleşmesini 2010/16334-2011/12959 Imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını, devre tatil ünitelerinin bulunduğu tesislerin yapı kullanım izinlerinin bulunmadığını öğrendiğini belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin 145-146 parsel üzerinde bitmiş, 154 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır....