A.Ş. arasındaki devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, 1999 yılında ... Tatil Köyünü kiraladıktan sonra devre tatil hakkı sahiplerine aynı hizmeti vermeye devam ettiklerini, 8.7.2003 tarihinde ise adı geçen yerin üst hakkını da alarak “Club Voyage Sorgun” adlı beş yıldızlı otel hizmetine geçtiklerini, bu sistemin devre tatil ile bağdaşmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, taraflar arasında düzenlenen 9.11.1993 tarihli devre tatil sözleşmesinin feshine, davacının yararlanamadığı 2004 yılı devre tatil bedeli olan 4.289,00 YTL ile dava tarihinden itibaren 31.12.2022 yılına kadar devre tatil bedeli olan 30.705,00 YTL nin dava tarihinden itibaren değişken reeskont faiz oranı uygulanmak sureti ile hesaplanacak faizi ile birlikte davalılardan mütesilsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya yönelik isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, Davalı ......
Nitekim TBMM Devre Mülk ve Devre Tatil Sektörlerinde Yaşanan Mağduriyet İddialarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Alt Komisyonunun 08.01.2019 tarihli tutanaklarına göre de (www.tbmm.gov.tr /develop/owa/ komisyon_tutanakları), komisyonda görüş bildiren yetkililer devre tatil sözleşmesinin şahsi hak olarak nitelendirilebilecek olanlarının devre tatil sistemleri, diğerlerinin de ayni hak tanıyan, kişiye mülkiyet hakkı tanıyan ve onun üzerinde sınırsız tasarruf imkânı veren devre mülk sistemleri olarak iki ana gruba ayrıldığını, devre mülk sistemlerinin de kendi içerisinde devre mülk, ya da müşterek mülkiyet payına bağlı olarak paylı sistem, dönem mülk veya hisseli gayrimenkul olarak tanımlandığını açıklamışlardır. 6502 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir...
KARAR Davacı, davalı ile 11/04/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 2.200 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 11.04.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 2.200 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile sözleşme gereğince verilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde karar verilmiştir. Tüketici Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesinin haricen yapıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile sözleşme gereğince verilen para ve senetlerin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, devre mülk sözleşmesinin haricen yapıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....
A.Ş. arasındaki devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, 1999 yılında ... Tatil Köyünü kiraladıktan sonra devre tatil ... sahiplerine aynı hizmeti vermeye devam ettiklerini, 8.7.2003 tarihinde ise adı geçen yerin üst hakkını da alarak “...” adlı beş yıldızlı otel hizmetine geçtiklerini, bu sistemin devre tatil ile bağdaşmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....
Davacı 23.07.2009 tarihinde davalı şirketin temsilcileri tarafından Kuşadası HLC Termal isimli tesise devre tatil tanıtımı amacıyla götürüldüklerini, hiç niyeti yokken psikolojik baskı uygulanarak toplam 4.950 Euro bedelli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, devre tatil hakkını hiç kullanmadığını, sözleşme yapılırken satın aldıkları hakkın başkasına satılmasına yardımcı olacaklarını belirtmelerine rağmen daha sonra böyle bir birimin olmadığının söylenmesi nedeniyle şirkete karşı güveninin sarsıldığını ileri sürerek sözleşmenin iptali ile ödediği 2.140 Euro bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı, davalı ile imzalanan devre tatil sözleşmesinin iptali, takibe konulan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve tarafına iadesi, davalıya haksız olarak ödenen 8.140,00 TL nin davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının sözleşmenin imzalanmasından itibaren dönem dönem çeşitli konaklamalar yaptığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının sözleşmenin feshini istemesinde sebep, davalı tarafa ödenen senet bedellerine rağmen aynı senetlerin takibe konulmasına dayanmaktadır....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, devre tatil satış sözleşmesinin iptali ve sözleşmeden kaynaklı ödenen bedelin iadesine ilişkin alacak istemidir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. 6502 sayılı yasanın 50.maddesi uyarınca devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. 50.maddesinin 6.fıkrası uyarınca tüketici, on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. İlk derece mahkemesince tespit edildiği üzere taraflar arasında 24/08/2010 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalanmıştır....
A.Ş. ile 02.01.1992 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmesi gereğince 30 yıllık devre tatil hakkını ve RCI üyeliğini ......