Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

MAHKEME: "........Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinden; her ne kadar davacı vekilince devre mülk sözleşmesi akdedildiği ileri sürülmüş ise de dava dilekçesi ekinde sunulan 12/05/2018 tarihli sözleşmenin hisseli gayrimenkul satış vaadi olarak düzenlendiği, ve dosya kapsamında yapılan incelemede bu sözleşmenin içerik olarak devre tatil sözleşmesi olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşme neticesinde verilen vekaletname uyarınca davacı adına dava konusu taşınmazdan hisse satın alındığı, bu tip satışların tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğu, bu nedenle cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacağı ve bu süre içinde sözleşmenin askıda olacağı, taraflar arasında akdedilen devre tatil sözleşmesinde devre tatil hakkını kullanacağı dönemin yaz döneminde 7 gün olduğu, tarih aralığı belirtilmediği, davalı tarafça davacının bu süreler içinde tatil hakkını kullandığı yönünde bir iddiasının bulunmadığı...

Asıl dava yönünden istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesi neticesinde; Davacı-karşı davalı tüketici ile devre tatil sağlayıcısı konumundaki davalı-karşı davacı şirket arasında 12/09/1990 tarihinde Bolu ili, Merkez ilçe, Ömerler köyü İkisuarası mevkiinde kain 1406 parsel sayılı taşınmaz üzerinde D bölgedeki 77 kapı numaralı 4. devre evi toplam eski para ile 8.375.000,00 bedelle Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme konusu devre tatil bedelinin 1.250.000 TL'sinin peşin alındığı, geriye kalan bedelin (30) ayda ödeneceğinin, sözleşmenin 17. maddesinde öngörülen (99) yıllık devre tatil süresinin sona ermediği ve davalı şirket tarafından davacıya gönderilen ve dava dilekçesinde bahse konu 29/09/2015 tarihli davalı şirket yazısı ile davacı tüketiciden dava konusu tesisin bulunduğu tatil köyünden faydalanmaya devam edebilmeleri için devre kullanımlarına ilişkin olarak belirlenecek devre servis bedeli (DSB) ile Bolu 2....

Sağlık Turizm A.Ş. arasında düzenlenen 16/11/2013 tarih ve 12007 sözleşme nolu Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi başlıklı sözleşmenin tüm hüküm ve sonuçları ile geçersizliğine, 7.300,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davalının elindeki tüketiciye ait senetlerin iptali ile davacıya iadesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 16.11.2015 tarihli 12007 no lu devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve imzaladığı senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2021/152 ESAS - 2021/457 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinin Feshi - Alacak KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 30/12/2012 tarihli 01591 numaralı devremülk satış sözleşmesinin imzalandığını, söz konusu sözleşmeye istinaden müvekkilinin davalıya toplam 5.000,00 TL ödeme yaptığını, devremülk tapusunun ise 18/03/2013 tarihinde müvekkiline verildiğini, müvekkili tarafından süresinde cayma hakkının kullanıldığını, resmi şekilde yapılmayan devremülk satış sözleşmelerinin Kanunun emredici hükümleri uyarınca geçersiz olduğunu, davaya konu devremülk sözlemesine dayalı satışların aynı zamanda tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğunu, cayma hakkının ancak hizmetin ifasından yani sözleşmeye uygun tatil hakkının kullanılmasından sonra başlayacağını ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, taraflar arasında imzalanan 30/12/2012 tarihli 01591 numaralı...

    da herhangi bir tapu kaydı olmadığı bu şekilde davacı tarafından ödenen bedellerin TKHK gereğince davacıya iade edilmesi gerektiği ayrıca Devre Tatil sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6.maddesi gereğince devre tatil sözleşmelerinde cayma süresinin on gün olduğu ancak bu sürenin hizmet ediminin tüketiciye ifa edildiği tarihte işlemeye başlayacağı, davacının devre tatil hakkını kullanmadığı sabit olduğuna göre, bu süre henüz işlemeye başlamadığı ve sözleşmenin bu süre içerisinde askıda olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 50/6 maddesinde " tüketicinin , tecrübe ve muayene ettiği tarihten itibaren 14 gün içinde her hangi bir sebep göstermeksizin ve hiç bir hukuki ve cezai sorumluluk üstlenmeksizin cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanılması ile devre tatil ve buna bağlı diğer sözleşmelerin sona ereceği" hüküm altına alındığı, öncelikle davacı tüketicinin hiç tatil yapmadığı ve fiili kullanım başlamadığı ve fiili...

    Hisseli Gayrımenkul Satış sözleşmesinin feshine, Davacı tarafça ödenmiş 12.000,00 TL bedelin davalıdan tahsiline, Sözleşme gereği düzenlenmiş 30/06/2014 ödeme tarihli, 2.250,00 TL bedelli senedin davalıdan davacıya iadesine, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve imzaladığı senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, yanlar arası sözleşmenin niteliğinin Devre tatil sözleşmesi niteliğinde olduğu, davacının sözleşme hükümlerine göre alması gereken hizmetten faydalanmaya başlamadığı, bu süreçten önce cayma hakkını usulünce ortaya koyduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

      K A R A R Davacı, 21.02.2010 tarihli sözleşme ile Değirmendere Mahallesi 16 nolu parselde bulunan 6 nolu dairede 4 kişilik devre tatil ile aynı tarihli sözleşme ile aynı parselde bulunan 9 nolu dairede devre tatil haklarını içeren sözleşme imzaladıklarını, devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış niteliğinde olup, bu tür satışlarda tüketiciye 7 günlük tecrübe ve muayene süresi sonuna kadar malı kabul veya hiçbir gerekçe göstermeden reddetme hakkı tanındığını, ilgili taşınmazda kendisine verilen devremülkü hiç kullanmadığı için cayma hakkı süresinin devam ettiğini, 25.02.2013 tarihli ihtarnameyle sözleşmeyi haklı sebeple feshettiğini ileri sürerek, davaya konu AOT9883 ve AOT9884 nolu sözleşmelerin iptali ile davalıya ödediği meblağların ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

        Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile; taraflar arasındaki 10.09.2011 tarih 021439 sayılı Devre Mülk Satış Sözleşmesini iptali ile davacı tarafından ödenen toplam 17.788,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kira tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 10.09.2011 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesini ve kullanamamasından kaynaklı kira bedelinin tazmini istemiyle eldeki davayı açmıştır....

          Davacı 3.6.2004 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek; sözleşmenin feshi ile ödemiş olduğu bedelin ile aidatın iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesine konu tesise ait olduğu bildirilen benzer dosyalara ibraz edilen Kuşadası Belediyesinin 4.10.2007 tarihli yazısında; Prestij clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiğini bildirmiştir....

          Mahkemece, taraflar arasında 03/08/2013 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanımına ilişkin sözleşmede düzenlemenin yer almadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu ... OTEL İŞLETMELERİ TURİZM İNŞAAT TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’ne ait... ili ... ilçesi ......

            UYAP Entegrasyonu