Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesince davanın; 1- Davacının davasının, davalı GEO T4 Kiralama ve Danışmanlık Hizmetleri Tic.AŞ T4 AŞ yönünden pasif husumet noksanlığından REDDİNE, 2- Davacının davasının T7 yönünden KABULÜNE, A)Taraflar arasında akdedilen AD01- 4072A ve AD01- 4072 sözleşme numaralı Yalova Thermal Palace Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin feshine, B) Ödenen 12.640- TL'nin dava tarihi olan 15.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, bu karara karşı T7 Şirketi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....

Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 31.5.2003 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını,tesisin kullanıma hazır olduğunu savunmuştur....

    Termal Tatil Sitesi Tesisinden devre mülk tatil alamı için taraflar arasında imzalanan 08/04/2012 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin feshine, davacı tarafın ödemiş olduğu, toplam 275,000,00-TL bedelin 18/04/2012 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, 9.400,00-TL cezai şartın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, ... ili ... ilçesi, ... Mah. Su Deposu .. mevkiinde Tapu da 919 ada 1 nolu parselde kayıtlı A Blok 4....

      KARAR Davacı, davalı ile 30/12/2012 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 11.000 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 30.12.2012 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 11.000 TL nin yasal faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, DAVANIN KABULÜ ile; taraflar arasında akdedilen 30/12/2012 tarih ve 2175-A nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline ve davacının sözleşme nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, Toplam 11.000,00-TL alacağın davalı ... ... Termal Sağlık Turizm A.Ş.'...

        KARAR Davacı, davalı ile 30/11/2013 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 4.050 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 30.11.2013 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 4.050 TL nin yasal faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, DAVANIN KABULÜ ile; Taraflar arasında akdedilen 30/11/2013 tarih ve 12438 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline ve davacının sözleşme nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, Davacı tarafından davalıya ödenen 4.050,00-TL satış bedeli'nin davalı ... ... Termal Sağlık Turizm A.Ş.'...

          KARAR Davacı, davalı ile 21/09/2013 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 9.968 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 21.09.2013 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve ödediği 9.968,00 TL nin yasal faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, DAVANIN KABULÜ ile; Taraflar arasında akdedilen 21/09/2013 tarih ve 10151 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline ve davacının sözleşme nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafından davalıya ödenen 9.750,00-TL satış bedeli ile 218,00-TL aidat bedeli ödenen toplam 9.968,00-TL alacağın davalı ... ... Termal Sağlık Turizm A.Ş.'...

            devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, daha önce kira sözleşmesine istinaden devre tatil hakkını kullandırdığını, üst hakkını devralarak burada tesisi inşaa ettiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, 8.633 TL. Davacılar zararının dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm; davacılar ile davalı......

              Tüketici Mahkemesi, 2016/1950 E. 2017/1210 K. 24.05.2017 T.) davacıya sözleşmeye konu tapunun devri gerçekleştirildiğine göre, müstakar Yargıtay kararlarına göre davaya konu sözleşme de geçerli ve tarafları bağlayıcı nitelikte olduğunu, sözleşme geçerli olduğuna göre şartları oluşmayan surette Tapu Müdürlüğünde yapılan devre ilişkin cayma hakkı kullanılamayacağını, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Devre Tatil Yönetmeliği yeniden değiştiğini, değişikliklere kadarki tüm uygulamalara ve tecrübelere nazaran yasa koyucu ısrarla ve yine gerek kanunda, gerekse yönetmelikte, cayma hakkı süresinin sözleşme tarihinden itibaren başlayacağını düzenlendiğini, davacının haksız ve kötüniyetli iddialarına karşılık Devre tatil ve Uzun Süreli Tatil Sözleşmeleri Yönetmeliği 10....

              Davacı kurumun esas faaliyetinin devre tatil pazarlaması işi olduğu ve bu işin esas ticari faaliyet olarak yürütüldüğü de dikkate alındığında, anılan işi " devre tatil hakkı satışı" olarak nitelendirmek yerinde olacaktır. Bu durumda, ticari kazançta esas olan tahakkuk esası da dikkate alındığında, sözleşmenin yapıldığı tarihte satış gelirinin tahakkuk ettiği sonucuna varılmaktadır. O halde, sözleşmenin yapıldığı tarih itibarıyla tahakkuk etmiş bulunan devre tatil hakkı satış gelirinin, kira geliri addedilerek, toplam gelirin yüzde birinin ilgili yıla gelir yazılması, kalanının ise gelecek yıllara ait gelirler olarak avans hesabında izlenmesi yerinde değildir. Yine bu bağlamda, devre tatil hakkı satış bedelleri için döviz cinsinden alınan alacak senetlerinin de yıl içinde tahsili veya yıl sonu değerlemesi sonucu ortaya çıkan kur farklarının da, doğdukları yılın geliri olarak kabulü zorunludur....

                Davacı kurumun esas faaliyetinin devre tatil pazarlaması işi olduğu ve bu işin esas ticari faaliyet olarak yürütüldüğü de dikkate alındığında, anılan işi " devre tatil hakkı satışı" olarak nitelendirmek yerinde olacaktır. Bu durumda, ticari kazançta esas olan tahakkuk esası da dikkate alındığında, sözleşmenin yapıldığı tarihte satış gelirinin tahakkuk ettiği sonucuna varılmaktadır. O halde, sözleşmenin yapıldığı tarih itibarıyla tahakkuk etmiş bulunan devre tatil hakkı satış gelirinin, kira geliri addedilerek, toplam gelirin yüzde birinin ilgili yıla gelir yazılması, kalanının ise gelecek yıllara ait gelirler olarak avans hesabında izlenmesi yerinde değildir. Yine bu bağlamda, devre tatil hakkı satış bedelleri için döviz cinsinden alınan alacak senetlerinin de yıl içinde tahsili veya yıl sonu değerlemesi sonucu ortaya çıkan kur farklarının da, doğdukları yılın geliri olarak kabulü zorunludur....

                  UYAP Entegrasyonu