TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2020/383 ESAS - 2021/329 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı, süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dava dosyası incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmelerinden kaynaklanan sözleşmenin iptali, ödenen bedelin iadesi, mahrum kalınan gelir talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/12/2019 NUMARASI : 2018/255 ESAS 2019/370 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Tarsus 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 05/12/2019 tarih ve 2018/255 Esas 2019/370 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Müvekkili ile davalı şirket arasında 18/05/2014 tarihinde 17.952,00 TL karşılğında 02660 Sözleşme numaralı Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili tarafından 17.952,00 TL davalı şirkete müvekkili tarafından ödendiğini, müvekkili ile sözleşme yapılmış olmasına rağmen resmi şekilde yapılmamış olması ve tapuda şerh işleminin yapılmamış olması nedeniyle yapılan sözleşmenin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Yargıtay İçtihatlarına göre hukuken geçersiz olduğunu ve resmi şeklide yapılmayan devre mülk sözleşmesinden tüketici cayma süresi ile bağlı...
K A R A R Davacı,davalıdan 5.400 TL ödeyerek devre tatil satın aldığını,19.1.2015 tarihinde henüz tatil hakkını kullanmadan cayma hakkını kullanarak ödemelerinin tahsilini talep ettiği halde ödenmediğini bildirerek sözleşmenin feshinin tesbiti ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı,cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece,davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı,davalıdan satın aldığı devre tatil sözleşmenin cayma hakkı kullanılmak suretiyle feshedildiğinin tesbiti ile ödemelerinin tahsili için eldeki davayı açmıştır.Mahkemece davanın kabulüne karar verildiği halde davacı taraf yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMUK’un 438/7 maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: KARAR Dava, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi, verilenlerin iadesi ve borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.... 6. Tüketici Mahkemesince, sözleşmenin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi başlıklı olarak yılın belli döneminde konaklama imkanı veren devre tatil sözleşmesi mahiyetinde olduğu, devre tatil sözleşmesi için mevzuatta gerekli hükümlere uyulmadığı, bu şekilde esasen batıl olduğu, teslim gerçekleşmeden bir süreye tabi olmadan cayma hakkının kullanılabileceği, davalı adına yapılan tapu devrinin dava dışı ... Turizm ... A.Ş.'...
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkin olduğu ve davalıya ödenen bedelin iadesinin istendiği anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacılar, 01.05.2011 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve devre mülkün teslim edilmemesinden kaynaklı cezai şart istemiyle eldeki davayı açmıştır....
O halde devre tatil alanı için yapı kullanma izninin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu hali ile, davacının yapı kullanma izninin bulunmadığı tesiste tatil hakkını kullanma ve sözleşmeyi ayakta tutma zorunluluğu yoktur. Bu nedenle , mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 30.6.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; davacı alıcı ile davalı şirket arasında devre tatil satış sözleşmesi düzenlendiği, düzenlenen sözleşme gereğince devre mülkün tamamlanarak eksiksiz olarak devrinin amaçlandığı, davalı tarafın, sözleşmenin kendisine yüklediği sözleşme konusu devre mülkü kullanıma elverişli olarak davacı tüketiciye teslim etme edimini yerine getirdiğini ispat edemediği, davalı tarafından devre mülke ilişkin inşaatın bitirilerek davacıya teslimin yapıldığına ilişkin herhangi bir teslim belgesinin bulunmadığı, davacı adına dava konusu devre mülkte konaklama yapıldığına ilişkin konaklama belgelerinin sunulmadığı, davacının dava konusu devre mülkten yararlanmadığı ve herhangi bir kullanımının bulunmadığı, bu haliyle taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile davacının bu sözleşme nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafından davalıya ödenen 13.050,00- TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan...
Noterliği tarafından çekilen ihtarname ile devre tatil sözleşmesinden cayıldığını, ihtarnamenin taraflara 04.12.2017 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalılarca ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediği gibi iadesi talep edilen 4.000,00- TL nin halen taraflarına iade edilmediğini, geri gönderilmesini istenen tüketici tarafından satıcı/ sağlayıcıya verilen 9.000,00- TL değerindeki senet ve tüketiciyi borç altına sokan diğer belgeler tüketiciye gönderilmediğini, belirtilen nedenlerle davalarının kabulü ile 16.06.2017 tarihli devre tatil sözleşmesinden caymış olduklarından davalılara ödenen 4.000- TL ' nin cayma bildiriminin yapıldığı 04.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak taraflarına iadesini, cayma bildirim için yapılan 337,25- TL noter masrafının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak taraflarına iadesini, 16.06.2017 tarihli devre...