Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, mahrum kalınan kira bedeline dair talebin reddine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş hüküm, davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan, kat malikinin icra tehditi altında fazla ödediği aidat bedellerinin iadesi, mahrum kalınan kira gelirlerinin tahsili ve manevi tazminat istemli alacak davasıdır. Hüküm davacı vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiş olup, dava fazla ödenen aidat bedellerinin iadesi, mahrum kalınan kira gelirlerinin tahsili ve manevi tazminat istemine ilişkin olmakla, yönetim aleyhine açılan davada, mahkemece ....Apartmanı Yönetim Kurulu Başkanlığı adına Muhittin Oruç hakkında açılan davanın reddine, davacıdan fazladan alınan aidat bedeli ve faiz toplamı olan 20.000,00.-TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'...

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2018 NUMARASI : 2017/448 ESAS, 2018/435 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin İptali ve Ödenen Bedelin İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve ödenen bedelin iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar Küçükali tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; 05/06/2017 tarihinde telefonunu arayan ve kendisini Yalova Termal İşletmeciğinden tanıtan bir kişinin bedava tatil kazandınız denilerek kendisini toplantıya davet ettiklerini...

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, olayda kullanım gerçekleştiğini, cayma hakkının süresinde kullanılmadığını, zamana aşımı süresinin dolduğunu, mahkemenin eldeki davada yetkili olmadığını, sözleşmenin geçerli olduğunu, ödenen bedelin güncellenmiş haline hükmedilemeyeceğini, sözleşmenin kapıdan satış niteliğinde olmadığını, tapuyu davacının kendi iradesiyle devralmadığını, olayda 6502 sayılı yasanın değil, 4077 sayılı yasanın uygulanması gerektiğini belirterek, verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi ile tapu iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Bakırköy 6.Tüketici ve Yalova 1....

      Dava, devre mülk sözleşmesininin iptali ve sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Konu ile ilgili benzer mahiyette bulunan Yargıtay 13. HD'nin 21/02/2019 gün ve 2018/6789 E.-2019/2271 K. sayılı kararı özetle; "Davacı, davalı şirketin termal kaplıca tesisinden bir adet 31/05/2015 tarihinde yapılan sözleşme ile devremülk satın aldığını, 9.875,00- TL ödeme yaptığını, ancak sözleşmeden hiç yararlanmadığını, 05/06/2015 tarihli cayma ihtarı ile sözleşmeden döndüğünü ve bedel iadesini istediğini davalıya bildirdiğini, olumlu cevap alamadığını, bunun üzerine bedel iadesi için takip başlattığını, takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, tapunun davacıya devredildiğini ve fesih gerekçelerinin oluşmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, .... İcra Dairesinin .......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİMahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve tapu iptal istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Asliye Hukuk ( Tüketici mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesi ile .... 1....

        İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile , taraflar arasında imzalanan 11/06/2016 tarihli Yalova Termal palace hisseli gayri menkul satış sözleşmesinin iptali ile davacı tarafından davalıya ödenen 14.750 TL nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, karar süresinde davalı tarafından istinaf edilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satış sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki 11/06/2016 tarihli GA01- 0798 numaralı sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmaza ilişkin tapunun, dava tarihinden önce davacı adına tescil edildiği görülmüştür....

        Dosya kapsamından, uyuşmazlık taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. 2. 6502 sayılı Kanun'un 73 üncü maddesinin beşinci fıkrasında tüketici davalarının, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabileceği belirtilmişse de bu kural 6100 sayılı Kanun'un yetkiye ilişkin kurallarının yanında bir ek yetki kuralıdır. 3. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer. 4. Somut olayda, yerleşim yeri ......

          Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre mülk sözleşmesinin imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre mülk sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi 2013/4117-18427 imzaladığını savunmuştur. Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi ile davacıya 9 nolu dairenin tapu devrinin taahhüt edildiği ve 6. Döneminin kullanımının tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının, MK.706, BK.213, Tapu K.26 ve Noterlik K.60 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersizdir. Bu nedenle taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi de tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup geçersizdir....

            K A R A R Davacı, davalı ...Ş. ile 19.02.1992 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmesi gereğince 30 yıllık devre tatil hakkını ve RCI üyeliğini ......

              UYAP Entegrasyonu