Tatil Sözleşmesi gereğince 31.12.2020 tarihine kadar devre tatil hakkını ve RCI üyeliğini ... isimli Tatil Köyündeki B43 no’lu stüdyo daireyi her yılın 27. haftasında kullanmak üzere satın aldığını, devre tatil hakkını kullandığı tatil köyünün davalı satıcı ... A.Ş’den davalı ...Ş’nin mülkiyetine geçtiğini, bu davalının da diğer davalılar ... Örme A.Ş ve bünyesinde kurulan ... A.Ş’ye devrettiğini, yeni işleticilerin yıllık bakım aidat bedellerini talep etmeleri üzerine bedellerini yatırarak 2004 yılı 27. hafta tatilini de kullandığını, ancak 2005 yılı tatil hakkının, tesisin diğer davalı Tezişler A.Ş’ne geçtiğinden bahisle kullandırılmadığını, davalılara çektiği ihtardan sonuç alamadığını, ileri sürerek Sözleşmenin feshi ile, 50.000,00 YTL manevi tazminat ve haksız fesih nedeniyle kullanamadığı 15 yıllık devre tatil hakkı bedelinin tespiti ile fazlası 2007/7613-11518 saklı 5.000,00 YTL’nin tahsilini istemiş, ıslah dilekçesi ile talebini 11.327,00 YTL’ye çıkarmıştır. Davalı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ... Ltd. Şti. ile 21.4.2000 tarihinde ...Villaları, 30 yılık Uluslararası Devre Tatil Sözleşmesi imzaladığını, 500 dolar peşinat ile 30.05.2000 tarihinden başlamak üzere 24 adet lehdarı ..., borçlusu ... olan senetler verdiğini, yapılan icra takipleri ile ilk 6 ayın senetleri karşılığı 478.950.000 TL ödediğini, ancak sözleşmenin alelacele imzalatıldığını, okuyup anlama fırsatı bulamadığını, hataya düştüğünü, sözleşmenin geçersiz bulunduğunu, ......
Taraflar arasındaki tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket ile 30.9.2001 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzaladığını, sözleşmenin 15.maddesinde yıllık bakım aidatının 15 yıl oyunca 100 dolar olarak belirlendiği halde, 3.12.2008 tarihli yazı ile 150 dolar aidat talep edildiğini, bu nedenle 2008 yılından itibaren devre tatilini kullanamadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile sözleşme bedelinden 8 yıllık kullanım bedelinin mahsup edilerek bakiye bedelin faizi ile ödetilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 31.7.2008 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine 2012/9589-22798 tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....
Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 20.7.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, 2011/15311-2012/10848 ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 19.6.2008 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile yapılan ödeme tutarı 2200 euronun davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra ,davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 15.8.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine 2011/1607-14371 tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin 145-146 parsel üzerinde bitmiş, 154 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır....
Mahkemece hükme esas alınan 22.9.2010 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; 2010 yılı devre aidatının tesbitinde başka dosyalarda belirlenen bedeller ve hakkaniyete uygun olarak 150,00 TL.olarak tesbitinin uygun olduğu açıklanmıştır. Taraflar arasında düzenlenen 5.9.1996 tarihli devre tatil sözleşmesinin 27.maddesinde, "Devre tatil sahipleri, Naturhausların ve Naturland içindeki ortak bölgelerin tüm altyapı ve çevre tesislerinin tamir, bakım, yenileme ve düzenleme masrafları ile kalite artırıcı ve kullanıma yeni menkul değerler katıcı giderlere katılmakla, yükümlüdürler. Bu konulara ait giderler işletmeci tarafından tespit edilerek, devre tatil sahiplerine kullandıkları naturhaus büyüklüğü ile devre zamanı dikkate alınarak, paylaştırılır. Diğer yönden tüm işletme yönetim giderleri aynı yöntemle tespit edilir ve paylaştırılır....
Manevi tazminatın dava tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalı ile imzalamış olduğu, devre mülk sözleşmesi gereğince, Harem Tatil Köyünde tatil hakkını kullanmakta iken, 2004 yılında devre tatil hakkını kullanmak üzere tatil köyüne gittiğinde içeri alınmadığını belirterek, manevi tazminat ile, sözleşmenin feshini eldeki dava ile talep etmiştir. Mahkemece manevi tazminata da hükmedilmiştir. Davacının tatil için geldiği halde işletmeye alınmadığı kanıtlandığı taktirde davacının manevi tazminat isteyebileceğinin kabulü gerekir. Ne var ki, mahkemece bu hususta taraf delilleri toplanmadan davacının soyut beyanına itibar edilerek hüküm kurulmuştur....
Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davacı, Devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle davayı açmıştır....